CHP’li İzmir Büyük Şehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi Neptun Soyer, Peygamberimize yönelik hakaret içeren karikatürü yayınlayan Charlie Hebdo dergisine destek veren paylaşımda bulunmuştu...
Yazıklar olsun...

Böylesi durumları gören bazı çevreler "Türkiye’ye, İslam’a kim düşmansa CHP onun dostudur" diyerek tartışabiliyorlar.
Bu iddiadakilere bilerek malzeme vermek, hele bunu bilinçli yapanlar CHP aleyhine çalışan işbirlikçilerdir...

3 Kasım 2020 Cuma 16:44
İzmir Köy-Koop Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi Neptün Soyer, geçmiş yıllarda Hz. Muhammed’i hedef alan Charli Hebdo dergisi ile çekildiği fotoğraf üzerinden gelen eleştirilere detaylı yanıt verdi. Soyer, "Peygamberimiz Hz. Muhammed'e saygısızlık benim de kırmızı çizgimdir" ifadelerini kullandı.

GERÇEK İZMİR 
Köy-Koop Başkanlığı görevini yürüten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi Neptün Soyer,  yayınladığı karikatürlerle Müslüman dünyasının tepkisini çeken Fransız Charlie Hebdo dergisi ile verdiği poz sosyal medyanın gündemine oturmuştu.
Neptün Soyer'den 'Charlie Hebdo’ açıklaması: Hz. Muhammed'e saygısızlık kırmızı çizgimdir!"

Kırmızı çizginiz şimdi mi ortaya çıktı. 5 yıl önce yok muydu?

Kendinizle birlikte Köy-Koop'u da zan altında bırakmış olmadınız mı? 
Köy-Koop'un onurlu isminin, değerinin ardına sığınarak sevgili Mahmut
Türkmenoğlu'nun hatırasına zarar verirken "ağır eleştiriye uğradım" diyerek mağdur konumda olamazsınız! Yapılan eleştiriler az bile.

Köy-Koop ve dokunduğunuz, iliştiğiniz, bu konuda üzdükleriniz asıl mağdurlardır! 
   
Köy-Koop'tan istifanız gerekmiyor mu? 
   
Köy-Koop'taki yerinizi karı koca alışverişlerinize borçlu olduğunuzu düşünüyor musunuz?
 
Eskiden beri varolan kocanızın Fransız Masonları'na olan yakınlığı zaman içinde sizi değerlerimizden uzaklaştırarak Peygamberimize yönelik bu saygızlığa, alaya, aymazlığa itmiş olabilir mi?

Haksız yere ağır eleştirilere maruz kaldım diyerek "yavuz hırsız ev sahibi" misali mağduru oynamak 5 yıldır süren paylaşımınızla yaptığınız, başka hiçbir paylaşımınızda kullanmadığınız şekildeki ifadeniz, gazetenin arkasından çirkin gülümsemeyi, sırıtmayı aklayamaz, mazur gösteremez!

Basitçe herkesin anlayabileceği şekilde "Fransızca bilmememden bu hatam, yanlışım oldu. Dolayısıyla konuya hassasiyet gösterenlerden özür dilerim. Beni bu yanlışımdan dolayı uyaranlara da teşekkür ederim." gibi benzeri bir ifade kullanılabilirdi. 
   
Peygamberimize saygıyı net olmayan, içinde çok anlam taşıyan kırmızı çizgi ile tanımlamak yerine ben de Peygamberimizi çok severim, saygılıyımdır. Yani Peygamberimize saygı, sevgiyle birlikte anılmalıdır. Yanlızca saygı, sevgiden behsedilmezse soğuktur ve içten değildir, mekanik olur.
    
"Bütün internet ortamı paylaşımımı ben yönetmiyorum, destekçi arkadaşım hata yapmış."
 Veya basitçe "Yaptığım hatadan dolayı özür dilerim."
   
Ama yukarıdaki ifade örneklerinin ortak yönü hata yapmış bir insanın ifadesidir. Siz ise hata yapmayan mükemmel bir insansınız... 
   
İçten bir özürü bile çok görüyorsunuz!
Şato'nun irtifası sizin kibirinizi arttırmış görünüyor!
Hatasız olmalısınız ki; önümüzdeki dönemlerde milletvekili hatta bakan adayı olabilesiniz! Halka, çiftçiye, tarıma yönelik olarak İBB olanaklarını kullanmadaki asıl nedeniniz bu değil mi? 
     
Önce içimizdeki Fransızların, İsraillilerin, Almanların fişini çekmek lazım. Bunların bu yaptıklarına devletimiz bişey yapamıyor mu zoruma gidiyor? Bu ülkenin ekmeğini, suyunu, maaşını, şatosunu kullan sonra da devletimize milletimize, bu topraklarda yaşıyan insanlara ihanet et... 
Yazıklar olsun sizlere. 
     
Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla dönemin Başbakanı da Paris'te düzenlenen Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırıyı kınama yürüyüşüne katılmıştı. Evet Davutoğlu oradaydı. Peygamberimize yapılanı desteklemek için değil terörü lanetlemek için oradaydı. Ayni tarihlerde Paris'te olduğunuza göre siz neden terörü lanetleyen bu yürüyüşe katılmak zahmetini göstermediniz?
Charlie Hepdo dergisinin yeni sayısının peşinde miydiniz?
"5 yıl önce yaptığım sonrasında kaldırdığım paylaşımı" diyerek akıl ve izandan yoksun bir yanıltmacaya teşebbüs edilmiştir.
5 yıl boyunca ilgili sitede yayınlanan paylaşım yine kısa bir süre sonra yani 5 yıl önce kaldırılmış gibi yansıtılmak istenmiştir. Basit bir özür dilememek için bu şekilde dolambaçlı yola girmek, kandırmaya teşebbüs kimseyi ikna etmeye yetmez!
     
Charlie Hepdo dergisinin son sayısından da haberdar olduğunuza göre demek ki dergiye aboneliğiniz devam ediyor. Bu dergi Türkiye'de yayınlanmadığına göre Fransa'dan abone olmak sizin için zor olmasa gerek.

"Benim adım üzerinden üstelik dini değerlerimiz kullanılarak ayrıştırıcı, bölücü kampanya yürütmek Türkiye'nin hayrına değildir." derken kimse bu değerler üzerinden size yönelik kampanya düzenleyemez. Çünkü siz bu değerlerin temsilcisi sayılmazsınız!

Çiftçi kadınların öncüsü gibi davranırken, size zeytinlik içine yaptığınız kaçak inşaatınızı hatırlatırım.

Önder çiftçi kadın görüntünüzü kocanızın makamına ve kocanızın sizin isteğiniz üzerine yaptığı usulsüzlüklere borçlusunu!.
Özetle kocanız yoksa siz de yoksunuz!
   
Daha dikkatli olmanızı ve bu konuda basit bir şekilde "Hatalıyım, rencide ettiklerimden özür dilerim" demeniz uygun olacaktır.