İsrail'de Netanyahu hükümetinin politikalarına karşı kitlesel gösteriler 11'inci haftasında
İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu'nun, yargının yetkilerini kısıtlayan yasa teklifi ve sağ politikalarına karşı çıkan on binlerce kişi, gösterilerin 11'inci haftasında da ülke genelinde meydanlara indi.
Netanyahu hükümeti, tartışmalı yargı düzenlemesine devam edeceği mesajını verirken bunu "yargıya müdahale" olarak değerlendiren grupların ülke genelinde düzenlediği kitlesel protestolar 11'inci haftasına girdi.
Netanyahu hükümeti karşıtı protesto grubu, ülke genelinde büyük kentler ve küçük yerleşimlere dağılmış onlarca noktada protesto gösterileri planladıklarını açıkladı.
Gösterilerin odak noktası başkent Tel Aviv'de polis kent merkezinde geniş önlemler aldı. Tel Aviv'deki protestoların merkezi Kaplan Caddesi çevresinde yollar trafiğe kapatıldı.
Tel Aviv’de Kaplan Caddesi'ne kurulan farklı sahnelerden müzik çalındı. Netanyahu karşıtı protesto hareketi, aktif siyasette bulunan isimlerin bu hafta Tel Aviv'de kurulan sahnelerde konuşma yapmayacağını ve bu adımla "gösterilerin siyasi partilerden uzak tutulmasının amaçlandığını" duyurdu.
İsrail bayrakları taşıyan göstericiler de sık sık "demokrasi" ve hükümete hitaben "Utanın" sloganları attı. Gösteri alanında Netanyahu'nun Başbakanlığı aleyhinde sık sık kullanılır hale gelen, İngilizce "Suç Bakanı" (Crime Minister) yazılı büyük bir pankart açıldı.
Netanyahu'nun iktidar koalisyonunda yer alan, aşırı sağcı ve ırkçı politikalarıyla öne çıkan Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich aleyhinde yazılmış dövizler ve karikatürler göstericiler arasında dikkati çekti.
Binlerce kişilik grup Tel Aviv kent merkezindeki işlek Dziengoff Caddesi'nden Kaplan Caddesi'ne doğru yürüdü. Göstericilerden bazıları, Netanyahu hakkında devam eden yolsuzluk davalarına işaretle çizgili mahkum kostümü giyerek yüzlerine Netanyahu maskesi taktı.
Göstericiler, Yahudi yerleşimcilerin saldırdığı Huvvara beldesinde İsrail askerlerinin bu saldırıyı engellememesine işaret ederek, polislere karşı "Huvvara'da neredeydiniz?" diye slogan attı.
Başta Tel Aviv olmak üzere, Hayfa, Batı Kudüs gibi büyük kentler dahil ülke çapında onlarca noktada gerçekleştirilen gösterilere on binlerce İsrailli katıldı.
İsrail'in güneyindeki Hura beldesinde yaşayan yaklaşık 50 kişilik bedevi grup da yargı düzenlemesi karşıtı protesto gösterisi düzenledi. İsrail basını, bedevi gösterici grubunun "Burası hepimizin evi", "Herkese eşit haklar" yazılı pankart taşıdığı fotoğraflar paylaştı. İsrail'in güneyinde yaşayan İsrail vatandaşı bedevi Arapların daha önceden hükümet karşıtı protestolara katılmadığına dikkat çekildi.
Adalet Bakanı'nın evini boyayan yaşlı adam gözaltına alındı
İsrail basınındaki haberlere göre, Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesinin mimarı olarak kabul edilen Adalet Bakanı Yaariv Levin'in Modiin kentindeki evinin dışına kırmızı boyayla "Halk düşmanı" yazdığı şüphesiyle 60'lı yaşlarında bir adam gözaltına alındı.
Öte yandan, ABD'de yayınlanan bir televizyon dizisinden esinlenerek kadın göstericilerin Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı kırmızı pelerin ve beyaz boneler takarak yürüyüşleri, bu hafta da tekrar edildi. İsrail medyasında, ülkenin birkaç farklı noktasında kadınlar kırmızı pelerin beyaz bone kostümleriyle yürüyüş yaptığı görüntüler yer aldı.
İsrail'in kuzeyinde gösteri yapan yüzlerce kişilik bir grup ülkenin kuzey-güney hattını bağlayan otoyolunu trafiğe kapattı. Polis göstericilere cop ve TOMA'lardan sıktığı pis kokuyla müdahale etti.
İsrail'in kuzeyindeki Or Akiva kentinde, Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı protesto yapan grup ile hükümet destekçisi grup aynı bölgede gösteri yaptı. Netanyahu destekçisi gruptan karşı tarafa yumurta atıldı. Polis, üç kişiyi gözaltına aldı.
İsrail'deki tartışmalı yargı düzenlemesi
Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir "yargı reformu" planladıklarını duyurmuştu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclis'e devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı merci olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclis'in çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclis'in çıkardığı kanunları bozma yetkisinin büyük ölçüde elinden alınacağını belirtmişti.
Hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yargının yetkilerini kısıtladığı gerekçesiyle yoğun şekilde eleştirilmişti.
İsrail'de Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı kitlesel protestolar, haftalardır devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un, taraflara "iç savaş" uyarısı yaparak sunduğu alternatif tasarı da iktidar tarafından reddedilmişti.
İsrail ordusunda aralarında savaş pilotları, denizaltı subayları, siber güvenlik uzmanları, özel kuvvetler gibi birimlere bağlı yüzlerce yedek asker hükümetin tartışmalı yargı düzenlemesini uygulaması durumunda görevlerine devam etmeyeceklerini veya eğitimlere katılmayacaklarını açıklamıştı.
İsrail'de iç ve dış istihbarat teşkilatları, diğer güvenlik kurumlarının çalışanları da yaptıkları açıklamalarla hükümetin yargı düzenlemelerine karşı itirazlarını duyurmuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.