‘’Atatürk’ün Adımlarıyla Karşıyaka’’ adlı kitabın, yazarları Sayın Ahmet Gürel ve Feruz Bozaslan’dır. Belgesel türündeki kitap, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Karşıyaka’ya gelişinin onuruna ve milli egemenliğinizin yüzüncü yılı anısına Haziran 2020’de basıldı. Sadece Karşıyakalıların değil Atatürk’ün izinden giden herkesin arşivinde bulunmalıdır.

Aradan geçen üç yılın ardından; değerli bu eser, okurların karşısına bu kez Atatürk’ümüzün ölümsüzlüğünün 85. yılında sesli kitap olarak çıktı. Eser, pek kıymetli bir Cumhuriyet hanımefendisi olan Deniz Köksal tarafından seslendirildi. Deniz hanım, Atatürk’ün Karşıyaka Spor Kulübü’nün armasına ay-yıldızı taşıma onurunu verdiği dönem, o şerefli formayı giyme fırsatı bulan efsanevi kaleci Malik Yaylım’ın torunudur.

Bugün de sevgi ve saygıyla anılan Malik Bey, oldukça başarılı bir kalecidir. Memleket ve Karşıyaka sevgisinden ödün vermeyen Yaylım, Arsenal gibi birçok kulüpten gelen teklifleri kabul etmemiştir.. Çok sevdiği Karşıyaka’sında noktalamıştır kariyerini. Futbolculuğu dışında müzisyen kimliği ve saygın kişiliğiyle de yediden yetmişe herkesin sevdiği bir isim olarak gönüllerde taht kurdu. Böylesine önemli bir şahsiyetin torunu olarak Deniz hanımın, kitabı seslendirmesi çok anlamlı ve doğru bir karar. Ahde vefa ile Deniz hanıma bu teklifi sunan kitabın yazarlarından Feruz Bozaslan başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.

Atatürk’ün, Karşıyaka’ya ilk ziyareti İzmir’in kurtuluşundan bir gün sonra, yani 10 Eylül 1922 tarihinde gerçekleşti. Üç gün boyunca Karşıyaka’da kalan Atatürk, İplikçizade Köşkü’nde ağırlandı. Karşıyaka’da Atatürk’ün diğer adımları sırasıyla şöyledir; annesi Zübeyde Hanım’ın mezarını ziyaret (27 Ocak 1923) , Latife Hanım ile birlikte Zübeyde Hanım’ın mezarını ziyaret (31 Ocak 1923), Karşıyaka tren istasyonunda Karşıyakalılara seslenişi (11 Ekim 1925), Karşıyaka Spor Kulübü ziyareti ( 13 Ekim 1925), İzmir Kız Muallim Mektebi ziyareti (13 Ekim 1925), KSK’ya 2. Ziyaret (24 Haziran 1926), Zübeyden Hanım’ın mezarını ziyaret (3 Mart 1930), İzmir Kız Muallim Mektebi’ne 2. ziyaret (2 Şubat 1931), Karşıyaka Halk Evi Ziyareti (2 Şubat 1931).

Bu ziyaretler ile Karşıyakalılar sadece Atatürk’ün bir asker ve devlet adamı oluşuna değil, O’nun özel yaşantısına da tanıktır. Annesi Zübeyde Hanım’ı Karşıyakalılara emanet edişi, eşi Latife Hanım ve ailesiyle tanışması, Zübeyde Hanım’ın hayatının son yirmi sekiz gününü Karşıyaka’da geçirmesi ve mezarının başında milli egemenlik yemini edişi gibi tarihi gelişmeler bize bunu anlatmaktadır. Her silinmez iz de Karşıyaka ruhunu ve duruşunu yaratmıştır. Bu nedenledir ki; Karşıyaka, Atatürk’tür.

Atatürk’ün ilk ziyaretine tanık olan İplikçaze Köşkü, korunarak günümüze dek yaşatılamadı. İşgal yıllarında Yunan Kralı Konstantin ve eşini ağırlayan köşk, Haçlı Seferleri zamanında da önemlidir. Üç yıl süren işgalin ardından Atatürk için hazırlanan köşk, hepimizin çok iyi bildiği ve Ata’mızın bütün dünyaya ders verdiği olayın baş tanığıdır. Yunan Kralı Konstantin’in bayrağımızın üstüne basması, esaret altında yaşayan Türk Milleti’nin adeta kanına dokunmuştur. Atatürk’ün ziyaretiyle sanki intikam alınmak istenmiştir. Önüne savaştığı ülkenin bayrağı serilen Atatürk ise; aynı yanlışı tekrarlamamış, ‘’Yurtta Barış, Dünyada Barış’’ sözünün sözde değil özde olduğunu göstermiştir.

Ata’mızın bir milletin değerlerine değer verişine önem verdiğini anlatan bir başka olayda yine İplikçizade Köşkü’nde yaşanmıştır. Atatürk için hazırlanırken köşkte Yunan Kralı Konstantin’in eşi Kraliçe Sofia’nın bir fotoğrafı yatak odasında unutulmuştur. Fotoğrafı kaldırmak isteyenleri durduran Atatürk, bu olayı hoş görüyle karşılayarak insanlık dersi vermiştir. (Devam edecek.)