Kılıçdaroğlu: İktidar olduğumuzda kimse iktidarı eleştirdi diye hapse atılmayacak

Kılıçdaroğlu: İktidar olduğumuzda kimse iktidarı eleştirdi diye hapse atılmayacak

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti'ye birtakım eleştirilerde bulunduktan sonra "Allah'ın izniyle iktidar olduğumuzda hiç kimse iktidarı eleştirdi diye hapse atılmayacak, gözaltına alınmayacak" dedi. Kılıçdaroğlu, bu sözü noter huzurunda verebileceğini söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulundu. 

Eski CHP lideri Deniz Baykal'ın odağında bulunduğu tartışmalara değinen Kılıçdaroğlu, "Son günlerde garip bir tartışma var. Önce kendi ailemize seslenmek zorundayız. Mustafa Kemal Atatürk’ten bu yana CHP’de genel başkanlık yapmış olan herkesin başımızın üstünde yeri vardır. Türkiye’nin bu kadar derdi varken olayı getirip başka bir tartışma atmosferine çekmek hem partiye hem de Türkiye’ye ihanettir. CHP, onlar gibi değil tertemiz bir partidir, verilmeyecek hiçbir hesabımız yoktur" dedi.

Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) HDP'li Ömer Faruk Gergerlioğlu hakkında hak ihlali kararı vermesine de değindi. Kılıçdaroğlu, "Ömer Faruk Gergerlioğlu, bir tweeti paylaştı diye dokunulmazlığı kaldırıldı. AYM oy birliğiyle bir karar aldı. Hakkı ihlal edilmiştir dedi. Hala içeride. Bu mudur adalet? Benden olunca derhal serbest bırakın, benden olmayınca mahkeme kararına uymayın" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu "Sen pirüpak olsaydın eleştirilmezdin. Hala rüşvet alan adamı saklıyorsunuz, isim vermiyorsunuz. Eğer rüşvet alan birisini koruyorsan sen de onun bir parçasısın zaten. Bahçeli de onun bir parçası" diye eleştirdi. 

Milletvekillerinin gerçekleştirdiği ilçe ziyaretlerine değinen Kılıçdaroğlu, "Çalışıyoruz, bütün milletvekilleri arkadaşlarımız, belediye başkanlarımız, hep birlikte çalışıyoruz. Türkiye'nin üzerine bir karabasan çökmüşse bize sorumluluk düşüyor. Esnaf kardeşimiz 'Söylemlerinizi biraz daha sertleştirmeniz ve masaya yumruğunuzu daha sert vurmanız gerekiyor' diyor. Masaya yumruğu vuracağız da kaçıyorlar. Kaçmasalar sorun yok" diye konuştu. 

'AK Parti'ye geçmişte oy veren kardeşlerime sesleniyorum, sen hala gidip ona oy veriyorsan sen de günah işliyorsun'
Kılıçdaroğlu, hükümetin ekonomi politikalarına yönelik eleştirilerini ise şöyle dile getirdi:

"Tasarruf genelgesi çıktı. AK Parti iktidarı 2003 yılından bu yana tam 6 kez tasarruf genelgesi çıkardı. Niçin uyulmuyor bu genelgelere? Yukarıya bakıyorlar. (İki fotoğraf gösteriyor) Erdoğan'ın yayınladığı yeni tasarruf genelgesi bu, yeni bir saray. AK Parti'ye geçmişte oy veren kardeşlerime sesleniyorum, israf haramsa, israf günahsa, sen hala gidip ona oy veriyorsan sen de günah işliyorsun kardeşim. 
Türkiye’de doğuştan işitme engelli 40 çocuk var; 4 yaşına kadar bunlara implant takılması lazım. Bu 40 çocuğa sahip çıkan devlette kimse yok. Bunu anlatırken utanıyorum. Dünyanın harcamalarını yapıyorlar. Bunlar tedavi etmezse 40 çocuğu da biz tedavi edeceğiz.

Öyle bir düzen inşa ettiler ki, haramilerin düzeni. Bakın TL döviz karşısında eriyor. Bunlar ne diyorlar? Biz yerli ve milliyiz. Ne yerliler ne milliler. TL sürekli değer kaybediyorsa ortada bir sorun var demektir. Bunların anladığı... Yerliden yemek anlıyorlar. Y harfiyle başlıyor. Milliden de malı götürme anlıyorlar. Faizler artıyor mu sürekli, artıyor. 'Faiz sebep, enflasyon sonuç' diyordu. Büyük devlet adamı, büyük iktisatçı. O zaman faizi sıfır yap, enflasyonu da sıfır oldur. Niye yapmıyorsun? Söylediğinin yanlış olduğunu o da artık öğrenmeye başladı.

'Türkiye bir enflasyon sarmalı içine girdi'
İşsizlik artıyor, 10 milyonu buldu. Yoksulluk artıyor. Yolsuzluklar zaten herkes onu artık biliyor. Fiyatlar da artıyor. En ağır vergi hangisi? Enflasyon vergisi. Türkiye bir enflasyon sarmalı içine girdi. Her yaz normalde fiyatlar düşer, şimdi bırakın fiyatların düşmesini, bütün fiyatlar artıyor. Sonbaharda ne olacak? Kışın ne olacak? Adam kendisine yazlık saray yaptırıyor. Millet açlıktan ölmüş, umurunda değil.

Sorduk 128 milyar doları ne yaptınız diye. Türkiye'de açlığı ve yoksulluğu tamamen bitirecek bir para. Ne oldu? Kime satıldığı belli değil. 15 Temmuz gazi ve şehitlerinin paralarına çöktüler. Bir de 15 Temmuz diye ortalıkta geziniyorlar."

Kılıçdaroğlu, Sakarya'daki tank palet fabrikasıyla ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulundu. Bu konuda bir video izleten Kılıçdaroğlu, "Hayatımda bu kadar, 180 derece farklı şeyler söyleyen kişiyle karşılaşıyorum. Ne demek tank-palet fabirkası, niçin üzerinde bu kadar duruyoruz" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin tank yapma kapasitesi var. 2007 yılında Türkiye düğmeye basıyor, 495 milyon dolara anlaşılıyor.. Bir firma ile sözleşme imzalanıyor. MKE ile tankın topu için imza atılıyor. Tankın zırhı Roketsan ile protokol tamam. Atış kontrol sistemleri için ASELSAN'la anlaşma yapılıyor. Arifiye'de tank-palet fabrikasında yapılması için anlaşma yapılıyor. 2007'de ilk ihale yapılıyor 6,5 yıl sonra 5 Altay tankı üretiliyor. Üretildi ama bu tanklar ordunun istediği niteliğe sahip mi değil mi? Şereflikoçhisar'a götürülüyor, hepsi başarılı. Türkiye seri üretime başlayacak noktaya geliyor 2014 yılında. Ama Erdoğan bunu istemiyor. Tank üretilmesini istemiyor.

'Türkiye'ye bu kadar çok zarar verecek olaya ilk kez tanık oluyoruz'
Ne yapıyor, 'yeni ihale açacağım' diyor. 'BMC'ye Ethem Sancak'a vereceğim' diyor. Olağanüstü teşvikleri olan bir karar çıkarıyor, ama yapamıyor. Talip Öztürk'le ihaleyi alıyorlar. 'Param yok' diyor 'Katarlılar var' diyor. Ama Katarlılar 5 kuruş bile vermiyor. 2018'de BMC'ye 'Sen kazandın, gel al' diyorlar. Ortada tank yok. Bu temel bir milli güvenlik sorunudur. Türkiye Cumhuriyeti'ne tank yaptırmama girişimidir. Bunun bir numaralı aktörü Recep Tayyip Erdoğan, iki numaralı aktörü Devlet Bahçeli'dir. Şimdi Tosyalı'ya hisseleri sattılar. Türkiye'ye bu kadar çok zarar verecek olaya ilk kez tanık oluyoruz.

'Ağrıma giden, Milli Savunma Bakanı'nın bütün bu olaylara tanık olması ve sesini çıkarmaması'
Bir ülkenin tank üretmemesi için özel çaba harcamak ne demektir, özel güçlere teslim olmak demektir. Ağrıma giden, Milli Savunma Bakanı'nın bütün bu olaylara tanık olması ve sesini çıkarmamasıdır. Bizim iktidara ihtiyacımız var, şanlı ordumuza bu fabrikayı teslim edeceğiz. Erdoğan'a sesleniyorum; 'Eğer yürekli ve namuslu birisiysen, benim önüme kim yalan söylüyor kim söylemiyor istediğin televizyona çıkalım tartışalım. Türkiye Cumhuriyeti devletine tank ürettirmemek ne demektir, vatana ihanet demektir. Biliyorum yine tazminat davası açacak, dava açacağına karşıma çık.

Ben ülkemi seviyorum, insanlarımı seviyorum. Ülkem için canım feda. Ordumu da seviyorum, polislerimizi de seviyorum. Her birisi kendi ülkesine hizmet etmek için her türlü çabayı gösterir. En büyük engel sarayda oturan kişidir. Görev yapmalarını engelliyorlar. Tank üretecek engelliyorlar, uyuşturucu kaçakçılarını yakalayacaklar engelliyorlar. Bunlarda ahlak var mı ya?"

Kılıçdaroğlu, sözlerini "Allah'ın izniyle iktidar olduğumuzda hiç kimse iktidarı eleştirdi diye hapse atılmayacak, gözaltına alınmayacak. Onun bütün tweetlerini ben okuyacağım. Okuyacağım ve ders çıkaracağım. Noter istiyorsanız noterde vereceğim bu sözü" diye noktaladı.

POLİTİKA Haberleri

Bahçeli çağrıda bulunmuştu, Tuncer Bakırhan açıkladı: 'İmralı'ya gitmek için başvuracağız'
Bahçeli: İmralı'yla DEM Grubu arasında yüz yüze temasın yapılmasını bekliyor, çağrımızı kararlılıkla tekrarlıyoruz
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Netanyahu ve katliam şebekesi için çember giderek daralmaktadır
Dışişleri Bakanı Fidan, NATO Genel Sekreteri Rutte ile görüştü
CHP'li Günaydın duyurdu: Bakanlıktan belediyelere kreş talimatı