İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'deki nüfusun yüzde 70'i yerinden edildi

İsrail'in 19 gündür bombaladığı abluka altındaki Gazze Şeridi'ndeki nüfusun yüzde 70'inin yerinden edildiği belirtildi.

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Başkanı Selame Maruf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde 1 milyon 400 bin insanın evlerini terk ederek barınma merkezlerine göç etmek zorunda kaldığını söyledi.

Maruf, İsrail saldırıları nedeniyle yerinden edilenlerin bölgedeki nüfusun yüzde 70'ini oluşturduğunu ve bu kişilerin ağır insani şartlar altında yaşadığını kaydetti.

"Yerinden edilenler, okullar, kiliseler, hastaneler ve sağlık merkezlerinden oluşan 223 barınma merkezine dağıldı." diyen Maruf, barınma merkezlerindeki Filistinlilerin en temel ihtiyaçlardan bile yoksun olduğunu ifade etti.

İsrail'in Gazze'ye saldırılarında son durum

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlattı.

İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırıya başladı.

Gazze'den düzenlenen saldırılarda 308'i asker 1400 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 İsraillinin yaralandığı aktarıldı.

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında 2 bin 704'ü çocuk ve 1584'ü kadın, 364'ü yaşlı olmak üzere 6 bin 546 kişinin öldüğünü, 17 bin 439 kişinin yaralandığını duyurdu.

İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 100’ün üzerinde Filistinlinin öldüğü belirtildi.

Çatışmalarda 20'si Filistinli, 3’ü İsrailli ve biri Lübnanlı olmak üzere 24 gazeteci yaşamını yitirdi.

İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda ise 43 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi’nden 6, Hamas’tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti.

Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.

Uluslararası Af Örgütü: Gazze'nin kuzeyinin boşaltılması baskısı savaş suçu sayılabilir

Uluslararası Af Örgütü, İsrail ordusunun, Gazze'nin kuzeyinin terk edilmesi yönünde baskı yapmasının savaş suçu sayılabileceğini bildirdi.

İngiltere merkezli Örgütten yapılan açıklamada, İsrail ordusunun 21 Ekim'de Gazze'ye havadan attığı broşürlerde, Gazze'nin kuzeyindeki bölgelerin boşaltılmasına yönelik ifadelerin yer aldığı belirtildi.

Açıklamada, "Bu broşürlerle orada yaşayanlara derhal bölgeyi terk etmesi uyarısı yapıldı, hayatlarının tehlikede olduğu kaydedildi ve Gazze Vadisi'nin güneyine gitmemeyi seçenlerin terör örgütünün suç ortağı olmakla suçlanabileceği ifade edildi." denildi.

İsrail'in Gazze'ye giren insani yardımı güney bölgelerinde dağıtma uygulamasının da kuzeyde yaşayanlara yönelik bir baskı aracı olarak kullanıldığı belirtilen açıklamada, "Af Örgütü, İsrail'e, zorunlu yerinden etme emirlerini iptal etme, Gazze halkında korku ve panik yaratmayı amaçlayan tehditlere son verme çağrısını yineliyor." ifadesi kullanıldı.

Açıklamada ayrıca, insani yardım dağıtımına ilişkin koşulların da kaldırılması talebi yinelenerek, Gazze'ye herkese yetecek acil yardım girişinin önünün açılması çağrısı yapıldı.

Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Uluslararası Af Örgütü danışmanlarından Donatella Rovera da tüm bir şehrin ya da bölgenin askeri hedef ilan edilmesinin uluslararası insancıl hukuka aykırı olduğunu belirtti.

Rovera, "Ayrım ilkesini ihlal ederek sivilleri veya sivil yapıları hedef almak, sivilleri öldüren ve yaralayan, ayrım gözetmeyen saldırılar gerçekleştirmek bir savaş suçudur." ifadesini kullandı.

Havadan atılan broşürlerin etkili bir uyarı olarak nitelendirilemeyeceğini kaydeden Rovera, bu broşürlerin, İsrail'in Gazze'deki sivilleri zorla yerinden etmeye yönelik kanıtlar olduğuna işaret etti.

Rovera, İsrail'in bombardımanı altındaki Gazze'de gidecek yeri olmadığı için evlerinde kalanları işlemedikleri eylemden sorumlu tutup topluca cezalandırmanın savaş suçu sayılabileceğini belirtti.

İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin birçok noktasını vurmayı gece boyunca sürdürdü

İsrail savaş uçaklarının, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırıları sonucunda büyük yıkımın yanı sıra ölü ve yaralıların olduğu bildirildi.

Gazze'deki Filistin İçişleri Bakanlığının Telegram sayfasında yapılan anlık kısa bilgi paylaşımlarına göre İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentindeki el-Astal Ailesi'nin evine hava saldırısı düzenledi.

Şihab haber ajansı, Astal Ailesi'nden 18 kişinin hayatını kaybettiğini, ölenlerin çoğunun çocuklardan oluştuğunu yazdı.

Han Yunus'un doğu kesimlerindeki yerleşim yerleri, hava saldırılarının yanı sıra yoğun topçu atışlarıyla da vuruldu.

Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahya bölgesinde el-Ran Ailesi'nin evine ve kentin orta kesimlerinde Nafak caddesinde Ebu Hasira ve Abdullatif ailelerine ait iki binaya düzenlenen hava saldırılarında ölü ve yaralılar bulunuyor.

Saldırının olduğu bölge yakınlarındaki depo ve dükkanlarda yangın çıktı, sivil savunma ve itfaiye ekipleri, yangına müdahale ediyor.

İsrail hava saldırısı, Gazze'deki Kemal Hastanesi yakınında bulunan Rezzan gökdeleninde bir daireyi hedef aldı. Hava saldırısına maruz kalan yerde ölü ve yaralıların olduğu kaydedildi.

Ayrıca, Gazze'nin orta kesimindeki Deyr Belah bölgesinde bulunan Aksa Şehitleri Hastanesi yakınında bir ev, İsrail uçakları tarafından hedef alındı.

Yine Gazze'nin orta kesimlerindeki Zevayde bölgesini vuran İsrail uçakları, saldırının gerçekleştiği mahalleyi yerle bir etti. Zevayde bölgesindeki saldırı sonucu büyük yıkımın yanı sıra ölü ve yaralıların olduğu ifade edildi.

Öte yandan Şifa Hastanesinin Müdürü, basına, bir binanın vurulmasının ardından kendilerine 50 cenazenin ulaştığını açıkladı.

DÜNYA Haberleri

Almanya'da Göttingen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Tolan, görevden alındı
Putin, Kuzey Kore'ye aslan ve bozayı dahil 70'i aşkın hayvan hediye etti
Pentagon, UCM'nin Netanyahu hakkındaki tutuklama emrine karşı çıktı
Pentagon, Rusya'nın Ukrayna'da kıtalararası balistik füze kullandığını doğruladı
ABD yönetimi, UCM'nin Putin kararında farklı, Netanyahu kararında farklı tavır takındı