Rönesans yeniden başladı, ama bu defa sıfır ve birlerle! NFT sayesinde dijital ortamda ürettiğiniz herhangi bir şeyi satışa çıkarabiliyorsunuz. Şu an binlerce dijital sanatçı bu şekilde dünyalığını yapıyor. Gelin biraz NFT konuşalım ve bu yolla nelerin paraya çevirilebileceğine bir bakalım.
Bu sorunun cevabına köşemizde yer vermiştik. NFT’yi ilk defa duyduysanız veyahut ne olduğunu halen tam kavrayamadıysanız, NFT nedir içeriğimize göz atmanızda yarar var.
Herkes NFT’yi anneye anlatabilecek kadar hakimse başlayabiliriz:
Einstein’a atfedilen o meşhur sözü anmadan olmaz: “Eğer bir şeyi 6 yaşındaki bir çocuğa anlatamıyorsanız, onu anlamamışsınızdır”
NFT ile dijital ortamda olması şartı ile her şeyi satabilirsiniz:
Bunun için satacağınız şeyin sizin tarafınızdan üretilmiş olması gerekiyor. Ardından eseriniz için bir token üretip ilgili platformlarda satışa koyuyorsunuz. Attığınız bir tweet, çektiğiniz kısa bir video klip, sıkıntıdan defterinize karaladığınız Süngerbob çiziminin JPEG hali, kısacası dijital olan her şeyi NFT’ye dönüştürülebilir ve satışa koyabilirsiniz.
Satışa konmasına konur da, rağbet görüp göreceğinin bir garantisi yok elbette. Zaten neyin var ki? Olayı enteran bir dijital muamma olarak görmek yerine, sanat üretiminin ve sanat eserlerinin mübadelesinin bir uzantısı olarak görürseniz sorun kalmıyor.
Peki bir sanat eserini değerli yapan şey nedir?
Las Meninas
Zor soru, ancak iyi bir başlangıç. Cevap olarak sanatçının kişisel serüveni, toplumdaki konumu, eseriyle kurduğu ilişki, eserin ortaya çıktığı toplum nezdindeki anlamı gibi cevaplar verilebilir ancak, ne kadar ikna edici olur bilinmez.
Kafanız mı karıştı? Çayınızı kahvenizi alın ve Jackson Pollock’un 140 milyon dolara satılan bu tablosuna bakarak bu meseleyi biraz daha düşünün:
“Bunu ben de yaparım.”
Pollockvari ekspresyonistlerin acayip eserlerine bu yorum hep yapılır. İşte NFT’de olan biten şeyin bundan pek farklı olduğu söylenemez. Pollock’un eserini 140 milyon dolar yapan şey ne ise, 50 saniyelik Grimes video klibini 390 bin dolar yapan, veyahut Twitter’da atılmış ilk tweet’i 3 milyon dolarlık bir mezata çeviren de o.
Sizi tutan yok. İstediğiniz şeyi yapabilirsiniz. Belki iyi para kazanırsınız. Ama önce insanları eserinize çekmeniz gerekiyor. Bunun için de bir hikayenizin olması iyi bir başlangıç olabilir. Tüm iyi sanatçıların iyi birer hikayesi vardır. İnsanların satın almak için birbirini ezdiği eserlerin de öyle.
NFT neden önemli?
NFT sanatın özgürleşmesi açısından muazzam bir potansiyel taşıyor. Tarih boyunca sanatçılar sermayedarların veyahut kalabalıkların takdirini toplayabildikleri nispette sanatlarından para kazanabildiler. Rönesans’ın İtalya’da, bilhassa Floransa’da ortaya çıkışının da sebebi buydu. Da Vinci, Michelangelo, Botticelli gibi sanatçılar, Medici ailesinin sipariş ettirdiği eserlerle para kazanıp, kariyerlerini inşa etmişlerdi. Bugün dahi bir sanatçının sanatından para kazanabilmesi büyük ölçüde patronaj sistemiyle mümkün olabiliyor.
İşte NFT’yi heyecan verici yapan şey, tam da bu bin yıllık patronaj sistemini ortadan kaldırma potansiyeline sahip olması. Zira NFT üzerinden eserini satan sanatçı, o token’ın sonraki her satışından pay almayı sürdürüyor.
Adınızı duyan eden yok. İlk şarkınızı YouTube’a yüklediniz. Aradan 1 yıl geçti ve şarkınız bir şekilde YouTube’da 50 milyon dinlenmeye ulaştı. Böyle bir senaryo için bir süre öncesine kadar tek bir ihtimal vardı: Bir plak şirketiyle anlaşma imzalayıp albüm yapmak ve bu yolla para kazanmak ve gelirinizin büyük bir bölümünü plak şirketiyle paylaşmak durumunda kalmak.
Oysa şimdi işler değişti. İlk şarkınızı dua ve dilekler eşliğinde YouTube’a yüklerken bir de NFT’lediğinizi varsayalım. Onu dinleyip beğenen bir arkadaşınız da 20 dolara satın almış olsun. 1 yıl içinde 50 milyon dinlenmeye ulaşan bir sanatçının eserinin NFT’sine olan rağbet artacaktır. Zira 1 yılda 50 milyon dinlenen birinin 10 yılda 1 milyar dinlenmesi ve haliyle bir müzik efsanesine dönüşmesi ihtimali bir hayli yüksektir.
Böylece arkadaşınızın 20 dolarlık NFT’si kısa sürede el değiştirecek, yuvarlanan kartopu misali git gide değer kazanacaktır. Böylece eser sahibi de (evet, siz) yapılan her satıştan pay aldığı için herhangi bir plak şirketine ya da patrona mahkum olmayacak, sanatını özgür biçimde icra edebilecektir.
Erkam Evilce - Webtekno