Türkiye’nin birçok noktasında çıkan orman yangınlarına ilişkin konuşan CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Erdoğan, ülkede ne zaman bir felaket olsa birkaç gün ortadan kayboluyor. Ondan sonra da ortaya çıkıyor, milletin kafasına çay paketi atıyor. Millet, kendine yapılan bu saygısızlık nedeniyle, severek içtiği çaydan bile olacak hale geldi” dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) gündemini kamuoyuyla paylaştı.
'Yangına müdahale etmek kimin görevi?'
Öztrak orman yangınlarına müdahale konusunda eleştirilerde bulundu:
"Ortaya çıkan felaketin boyutu ve mücadelede yaşanan kargaşa karşısında milletimiz haklı olarak soruyor; bu ülkede orman yangınlarının çıkmasını engellemek kimin görevi? Yangın çıkarsa en hızlı ve etkin şekilde müdahale etmek kimin görevi? Bu ülkeyi kim yönetiyor? Elbette Erdoğan şahsım hükümeti. Son 20 yılda milletten 2 trilyon 330 milyar dolar vergi topladı. Yurt dışından 109 milyar dolar, milletten de 51 milyar dolar borç aldı. 62 milyar dolarlık da özelleştirme yaptı. Atadan, deden kalan malları sattı. Toplamda 2.5 trilyon dolar parayı topladı ve harcadı. Şimdi milletimiz, ‘bu kadar parayı topladınız, harcadınız. Neden bu yangınlara mani olamıyorsunuz? Neden söndüremiyorsunuz' diye sorunca, havaya bakıp ıslık çalıyor. Bunların kullandığı kaynaklar çok, yetkileri çok ama nedense sorumlulukları hiç yok."
CHP Sözcüsü Öztrak'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
Erdoğan, ülkede ne zaman bir felaket olsa, ne zaman bir kriz yaşansa önce birkaç gün ortadan kayboluyor. Ondan sonra da ortaya çıkıyor, milletin kafasına çay paketi atıyor. Millet, kendine yapılan bu saygısızlık nedeniyle, severek içtiği çaydan bile olacak hale geldi.
İki ay öncesine kadar Ay'a gideceğiz diyenlerin ellerinde yangın söndürmeye uçak yok. Nereye gitti bu trilyonlarca dolar? Beyefendi itibarı için uçan saraylara milyarlar yatırmış ama orman yangınlarını söndürmek için ihtiyaç duyulan uçakların bakımını yapmamış, hurdaya çıkarmış, yeni uçak da almamış. Yangın söndürmeye uçak yok ama yangın seyretmek için uçan sarayları var.
Organ işçilerimizin ve vatandaşlarımızın sahadaki fedakar çalışmalarını koordine edecek, organize edecek doğru dürüst bir kriz merkezi, kriz masası yok. Tek adamın ağzından çıkacak talimat bekleniyor. Talimat beklendikçe de yangın ve kargaşa daha da büyüyor.
Kurumlar Erdoğan'dan talimat almadan yasal, rutin görevlerini bile yerine getiremez hale geldi. Böyle bir kurumsal iflasla daha önce hiç karşılaşmamıştık. Bu ülkede, otomobilin yangın söndürme tüpü olmasa muayeneden geçemez.
Ama son yangınlarda gördük ki bir otomobil için alınan tedbir kadar tedbir koskoca ülke için maalesef alınmamış. Hükümet işte böyle zamanlar için vardır ama hükümet yerine ortada ciddi bir yönetim krizi var.
Yangın yerlerinde trafik oluşmasın diye millet aracıyla yola çıkarılmıyor ama beyefendi Marmaris'te yüzlerce araçlık konvoylarla dolaşıyor.
Beyefendinin konvoyu geçebilsin diye yangın söndürme araçları yollarda bekletiliyor. Böyle bir kibir, böyle bir milleti umursamazlık ne görüldü, ne de duyuldu.