Cumhurbaşkanı Erdoğan: Togg için araç bedelinin yüzde 50'si tutarında 36 ay, 0,99 oran ile kredi kullandırılacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kamu bankalarımız, Togg için araç bedelinin yüzde 50'si tutarında 36 ay, 0,99 oran ile kredi kullandıracak." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinginde vatandaşlara hitap etti.
Yaklaşık 8 ay önce bir toplu açılış töreni vesilesiyle yine Manisalılarla buluştuklarını ve hasret giderdiklerini dile getiren Erdoğan, bugün de Türkiye Yüzyılı'nın muştusu olacağına inandıkları 14 Mayıs seçimleri öncesinde Manisalılarla bir kez daha kucaklaşmak, ahit yenilemek istediklerini söyledi.
"Sen ki Şehzadeler, Han'lar şehrisin, cananlar şehrisin, canlar şehrisin, gonca güller, gülistanlar şehrisin. Manisa sevmelere doyulmaz. Ben ayrılsam, gönül senden ayrılmaz." ifadelerini kullanan Erdoğan, Manisa'yı sevmeye doymadıklarını, doymayacaklarını belirtti.
Manisa'nın yol arkadaşlığında 21 yıldır Türkiye'ye hizmet ettiklerini, eser kazandırdıklarını, nice mücadelelerden alınlarının akıyla çıktıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ülkemizin demokrasisini ve kalkınmasını güçlendirirken Manisa'yı da 21 yılda yaptığımız 97 milyar liralık yatırımla geliştirdik, büyüttük. Şehrimize eğitimde 5 bin 112 yeni derslik kazandırdık. Gençlik ve sporda 8 bin 668 kişi kapasiteli yüksek öğrenim yurt binaları açtık. İki stadyum dahil farklı branşlarda toplam 122 spor tesisi inşa ettik. Sosyal yardımlarda şehrimizdeki ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza yaklaşık 7 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Sağlıkta 2 bin 415 yataklı 28 hastaneden oluşan 73 sağlık tesisini tamamlayıp hizmete sunduk.
Çevre ve şehircilikte TOKİ vasıtasıyla 8 bin 104 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik, 2 bin 883 konutun yapımına devam ediyoruz. 'İlk evim' projemizle Manisa'da toplam 4 bin 100 yeni konut ve 'ilk işyerim' projemizle 350 yeni iş yeri inşa edecek, 'ilk arsa' projemizle 18 bin konutluk altyapısı hazır arsa vereceğiz. Kentsel dönüşümde şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 11 bin 695 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Millet bahçesi projelerimizden dördünü tamamladık, kalanlarıyla ilgili çalışmalara devam ediyoruz."
Manisa'da ulaştırma alanında, 81 kilometreden devraldıkları bölünmüş yol mesafesini toplamda 627 kilometreye çıkardıklarını belirten Erdoğan, Manisa'ya da hizmet eden İstanbul-İzmir Otoyolu'nu ve İzmir-Manisa yolunda inşa ettikleri Sabuncu Beli Tüneli'ni hizmete sunduklarını anımsattı.
Akhisar Çevre Yolu'nun kalan kesimlerini bu yıl tamamlayacaklarını bildiren Erdoğan, Ankara-Manisa-İzmir Yüksek Hızlı Tren Hattı'nın yapımının da devam ettiğini dile getirdi.
Son 21 yılda Manisa'ya 31 baraj, bir içme suyu tesisi, 46 sulama tesisi, 76 dere ıslahı, 11 gölet, 14 yer altı depolama tesisi ve 2 hidroelektrik santrali yaptıklarını ve 238 bin dekar araziyi sulamaya açtıklarını belirten Erdoğan, Manisalı çiftçilere 4,5 milyar lira tutarında tarımsal destek verdiklerini ifade etti.
Üzüme verdikleri destekleri devam ettirdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Toprak Mahsulleri Ofisimiz üzüm alımını sürdürecek. Zeytine sağladığımız tane desteğine de devam edeceğiz." dedi.
Sanayi ve teknoloji alanında 3 yeni organize sanayi bölgesi bir teknopark, 30 araştırma-geliştirme merkezi, 5 tasarım merkezi kurduklarını anımsatan Erdoğan, enerjide ise 217 bin abonesi olan şehre, 13 ilçesiyle birlikte doğal gaz arzı sağladıklarını belirtti.
Erdoğan, "Önümüzdeki dönemde Demirci, Köprübaşı, Sarıgöl ve Selendi'ye doğal gaz arzını sağlamayı hedefliyoruz. Gördüğünüz gibi ne kadar özetlersek özetleyelim, şehrimize yaptığımız hizmetler anlatmakla bitmiyor. Allah'ın izniyle 14 Mayıs'tan sonra Türkiye Yüzyılı'nı da Manisa ile birlikte inşa edeceğiz." diye konuştu.
"İnanıyorum ki Manisa bu seçimi kazaya bırakmaz"
Meydanda bir genç tarafından açılan, "Namazın kazası var, bu seçimin kazası yok" yazılı pankartı okuyan Erdoğan, "Doğru. Ben inanıyorum ki Manisa bu seçimi kazaya bırakmaz." ifadesini kullandı.
"14 Mayıs'ta çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor muyuz?", "14 Mayıs'ta 21 yıllık kazanımlarımızı daha da ileriye taşıyor muyuz?", "14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı'nın inşası için Bismillah diyor muyuz?" "14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı için doğru adımlarla yola devam diyor muyuz?" sorularına "Evet" yanıtını alan Erdoğan, şunları söyledi:
"Maşallah, Manisa kararını vermiş. Bunun için seçim gününe kadar durup dinlenmeden çalışmaya devam, durmak yok. Gönlünü kazanmadığımız tek kişi bırakmayana kadar her bir insanımıza yaptıklarımızı anlatacağız, Türkiye Yüzyılı'nda yapacaklarımızı anlatacağız. Ben sizleri Allah için seviyorum. Bu yolda beraber yürüyeceğiz. Ne diyor şair, 'Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan. Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan. Elde sensin, dilde sen, gönüldesin baştasın. Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın.'"
Erdoğan, Cumhuriyet'in ilk asrını geride bırakıp Türkiye Yüzyılı'nın kapılarını araladıkları bir yılda olduklarına işaret etti.
Manisa'nın, vatan topraklarındaki bin yıllık hükümranlığın sınamalarından biri olan Milli Mücadele'de en çok bedel ödeyen ve katkıda bulunan şehirlerden olduğunu belirten Erdoğan, "Manisa, öyle sıradan bir il değil. Bunun için Manisa, istiklalin ve istikbalin kıymetini çok iyi bilir. Son bir asırdır istiklalimize yönelik pek çok sinsi saldırıyla mücadele ettik. Rahmetli Menderes'in 'Yeter, söz milletindir.' diyerek milli iradenin üstünlüğünü, ülke yönetiminde hakim kılma mücadelesi başta olmak üzere bu doğrultuda atılan her adımın önü kesilmeye çalışıldı." diye konuştu.
Erdoğan, ülke yönetimini üstlendikleri 2002'den beri hayata geçirdikleri demokrasi ve kalkınma atılımlarına karşı da güçlü bir dirençle karşılaştıklarını söyleyerek, şöyle devam etti:
"Vesayetiyle, terör örgütleriyle, darbecileriyle, ekonomik tetikçileriyle, siyasi ve ekonomik bütün mühendislik gayretleriyle boğuşa boğuşa bugünlere geldik. Kendini gelişmiş olarak tanımlayan kimi ülkeler, asırlardır dünyanın tüm imkanlarını kendi güvenlik ve refahları için kullanırken bizim vaktimizi ve enerjimizi, kendi sorunlarımızla harcamaya mahkum ettiler. Bizim milletimize en büyük hizmetimiz, Milli Mücadele'nin ardından kurduğumuz yeni devletimizin ayaklarına vurulan tek parti faşizmi ve geri kalmışlık zincirlerini kırdık mı? Bu ülkedeki her bir vatandaşımızın anasının ak sütü gibi helal olan hak ve özgürlüklerini dilediği gibi yaşayabilmesini sağladık mı? Bu ülkedeki her bir vatandaşımızın eğitimden sağlığa, ulaştırmadan enerjiye, sanayiden spora her alanda hakkı olan eserlere, hizmetlere kavuşabilmesini sağladık mı? En önemlisi bu ülkedeki her bir vatandaşımızın hem sınırlarımız içinde hem de dünyada güvenle, huzurla, gururla başı dik şekilde dolaşabilmesini sağladık mı?"
"Yine yürüyeceğiz ve bu hizmetlere de devam edeceğiz"
Erdoğan'ın konuşmasının arasında AK Parti tarafından yapılan hizmetlerin gösterildiği video yayımlandı. Videonun ardından konuşmasına devam eden Erdoğan, "Allah'ıma hamdolsun, bu eserleri inşa ve ihya etme fırsatını bizlere verdi. Allah'ıma hamdolsun, sizin gibi yol arkadaşlarını bizlere lütfetti. Şimdi yeni bir fırsat, 14 Mayıs. İnşallah milletim bizlere 'Yürü' derse, biz yine yürüyeceğiz ve bu hizmetlere de devam edeceğiz." dedi.
Katılımcılara "Ben size inanıyorum." diyen Erdoğan, "Allah göstermesin, bunların eline bu ülke kalırsa ne hale geleceğimizi düşünün. Bunlar emri nereden alıyor? Kandil'den alıyor. Ne diyor bu bay bay Kemal? Bunlar Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizi öldürdüler. O Selo var ya Selo, Edirne'de cezaevinde. Şimdi ne diyorlar: 'Gelir gelmez Selo'yu çıkaracağız. Evlat katili Apo'yu çıkaracağız.' Bunlara fırsat verecek miyiz?" diye sordu.
Miting alanındakilerin "Hayır" diye yanıt vermesinin ardından Erdoğan, şöyle konuştu:
"Öyleyse çok çalışmamız gerekmiyor mu? Bunlar yatıyor kalkıyor, bizi Kürt kardeşlerimizden ayrı göstermeye gayret ediyor. Ey zillet ittifakı, ey cumhura karşı olan ittifak, şunu bilin, biz Allah'ın kulları arasında ayrım yapmayız. Biz ne Arap'ın beyaza, ne beyazın Arap'a üstünlüğüne inanmayız. Üstünlük sadece Allah'a olan yakınlıkladır. Bunu siz bilmezsiniz ama bizim buna imanımız var ve yola da böyle devam ediyoruz, böyle devam edeceğiz. Çıkmış bay bay Kemal, Alevilikten, şundan bundan bahsediyor. Bizim mezhep ayrımı diye bir derdimiz yok. Bizim ne Alevilik dinimiz var ne Şia dinimiz var ne şu dini ne bu dini, bizim tek dinimiz var, İslam ve Müslümanlık. Başka bir dinimiz bizim yok. Asırlık ihmal ve eksikleri sadece 21 yılda tamamlayarak ülkemizi küresel sistemin en üst ligine çıkardık. Gençler, şimdi Türkiye Yüzyılı'yla ülkemizi nereye tırmandıracağız? Dünyada biliyorsunuz ilk 20 içindeyiz. Yeter mi? Daha iyisi olacak, daha güçlü hale geleceğiz. Buna müsait bir ülkeyiz. Önümüzü kimse kesemez. Yeter ki bu namertlere bu ülke bırakılmasın."
TCG Anadolu gemisi
14 Mayıs seçimlerinin büyük önem taşıdığını belirten Erdoğan, "Çünkü karşımızda bırakınız Türkiye'yi daha ileriye götürmeyi, ülkenin mevcut kazanımlarına bile göz dikmiş bir muhalefet var. Milletimizin gönül dünyasında artık hiçbir karşılığı olmayan etnik ve mezhebi ayrımcılığı tahrik ederek, kaşıyarak, kabuk bağlamış yaraları tekrar kanatarak insanlarımızı birbirine düşürmenin peşindeler." dedi.
TCG Anadolu gemisinin dün 23 Nisan'da Sirkeci'den kalkarak Karadeniz'e hareket ettiğini, çocuklarla uğurladıkları geminin dönüp geldiğini anlatan Erdoğan, geminin bir hafta, 10 gün içinde İzmir'e demirleyeceğini belirtti. İzmir'in de bu muhteşem eserle müşerref olmasını istediklerini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gezsinler, görsünler. İzmir'e en ufak bir gayreti dokunmayan bay bay Kemal'e gereken dersi TCG Anadolu ile versinler. Bu bizim uçak gemimiz. Yeterli değil. İnşallah 14 Mayıs'tan sonra bunun daha büyüğünü yapacağız ve bu konuda görüşmelerimi daha önce yapmıştım, seçimden sonra adımlarını atacağız. Kalkınmamızın sembol yatırımlarına ve onları ülkemize kazandıranlara adeta savaş açarak, geçmişlerindeki eser ve hizmet fukaralığını örtmeye çalışıyorlar.
Ya bay Kemal sen anlamazsın bu işlerden, sen bu ülkede memurluk bile yapamadın. SSK'nın başındayken, ah Savaş Ay, ah sağ olsaydın da bu adamla yaptığın o video çekimini tekrar bir anlatsaydın. Biliyorsunuz değil mi onu? Ya bunun SSK başında olduğu zamanda hastanede ölenler rehin alınıyordu, rehine alınıyordu. Şimdi böyle bir şey var mı? Şimdi bizim Şehir Hastanelerimiz muhteşem, en ufak bir sıkıntı yok ve hastanelerimize gelenleri kapıdan geri çeviremezler, yasaktır. Egemenlik haklarımızı uzunca bir aradan sonra bölgesel ve küresel düzeyde kullanabilmemize imkan sağlayan milli dış politikamızı ters yüz etmenin hesabı içindeler. Ne diyor? İngiltere'den, Londra'dan 300 milyar dolar getirecekmiş. Sevsinler seni bay bay Kemal. Yani Londra tefecilerinin bu kadar kayıp parası mı vardı da sana gönderecekler? Adamın devlet yönetiminden haberi yok. İnanın buna 5 tane keçi verin kaybeder gelir, yapacak bir şey yok. Sırf uzantılarının siyasi desteğini alabilmek için milletimizin güvenliğini ve devletimizin bekasını tehlikeye atma pahasına, PKK'dan FETÖ'ye tüm terör örgütlerine göz kırpıyorlar. Kandil'den her gün Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığına, terörist başı, 'Biz Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceğiz.' diyor. Kandil'den gelen desteğe 'evet' diyebilir miyiz? Söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduğunu. Arkadaşı Kandil olanlara, benim milletim destek verir mi? Öyleyse durmak yok, durmak yok, durmak yok. Bu ittifak boşuna mı? Öyleyse bunu bozacağız."
"Benim sevgili milletim bunlara oy vermez"
Erdoğan, yurt içi ve dışındaki FETÖ'cülerin milletin ve devletin başına çökmek için heyecanla seçim gününü beklediğini belirterek, şunları söyledi:
"Türkiye'nin artık kendilerini dinlemediğini söyleyen emperyalistler boşuna mı ellerindeki mecraları Kılıçdaroğlu'nun, İnce'nin, CHP'nin başını çektiği ittifakın emrine veriyorlar? Ülkemizi diledikleri gibi soyamayan Londra tefecileri, boşuna mı umutlarını Kılıçdaroğlu'na bağladı? Kardeşlerim, terör örgütleri ve dışarıdaki güçler kendi çıkarlarının gereği umutlarını Kılıçdaroğlu'na bağladılar diyelim; bu ülkenin ekmeğini yiyip, suyunu içen, havasını soluyan, her türlü imkanından herkesten daha fazla faydalanan bazılarına ne oluyor? Ülkemiz kendi doğal gazını çıkartıyor, bunlar rahatsız oluyor. Ülkemiz kendi savunma sanayi ürünlerini, kendi teknolojisini geliştiriyor, bunlar rahatsız oluyor. Ülkemiz sınırları ötesinde harekatlar düzenleyip terör örgütlerini inlerinde vuruyor, bunlar rahatsız oluyor. Cudi'de bunları vurduk mu? Gabar'da bunları vurduk mu? Bestler deresinde bunları vurduk mu? Değerli kardeşlerim bunları başka kim vurur? Ancak biz vururuz, biz. Bay bay Kemal onlarla resim çektiriyor. Bay bay Kemal'in yanındakiler onlarla Kandil'de resim çektiriyor. Benim sevgili milletim bunlara oy vermez ve 14 Mayıs'ta da vermeyecek."
Türkiye'nin üretimini, istihdamını, ihracatını artırmasından; asrın felaketi depremlerin yıkımlarını kısa sürede kaldırarak inşa ettiği konutları teslim aşamasına getirmesinden muhalefetin rahatsız olduğunu söyleyen Erdoğan, "Ülkemiz afet risklerine karşı Cumhuriyet tarihinin en büyük dönüşüm kampanyalarını başlatıyor, bunlar rahatsız oluyor. Daha yaptığımız, okullara, üniversitelere, şehir hastanelerine, yollara, tünellere, köprülere, havalimanlarına, barajlara, fabrikalara, spor tesislerine karşı sergiledikleri hazımsızlığı saymıyorum." diye konuştu.
Göreve geldiklerinde 26 olan havalimanı sayısının bugün 58 olduğuna işaret eden Erdoğan, şehir hastaneleriyle Türkiye'nin genelinin donatılmaya başlandığını ifade etti.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bir masa kurmuşlar, yedili masa, maşallah evlere şenlik. Önce 6 kişiydi, sonra masanın altındaki HDP'yi de dahil ederek, 7 oldular. 7 kişi kurbanda bir danaya girse tamam da ülkenin yönetiminde aynı şeyi yapmaya kalkmak milli iradeye saygısızlıktır. Türkiye geçmişte ikili, üçlü, dörtlü koalisyonları bile kaldıramayıp, siyasi ve ekonomik krizler yaşadı. Hatırlayın bu ülkede ömrü 2 ay, 3 ay, 5 ay, 8 ay olan bir sürü koalisyonlar kuruldu. Bürokrat ataması konusunda anlaşılamadığı için bozulan koalisyon hükümetleri oldu. Daha bakanlar koltuklarına oturmadan dağılan koalisyonlar sebebiyle ülkemiz altın değerinde yıllarını kaybetti."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları sırasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü dönemine ait görüntülerin yanı sıra muhalefetin kentsel dönüşüm, terörle mücadele, 15 Temmuz darbe girişimi ve dış politikaya yönelik açıklamalarının bulunduğu görüntüler izlettirildi.
Erdoğan, video üzerine, "Söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduğunu. Arkadaşı bu terörist başı olandan, bir şey olur mu? Apo'nun heykelini dikecekmiş, heykelini. Yüz yıllık Cumhuriyetimizi değiştireceklermiş. Bunlar 15 Temmuz'da FETÖ'cülerle işbirliği yaparak, tankların arasından Bay Kemal kaçtı. Nereye gitti? Bakırköy Belediye Başkanının evine gitti. Ondan sonra bir de utanmadan, sıkılmadan diyor ki 'Ben Cumhurbaşkanının havalimanında olduğunu bilseydim gitmezdim.' İnanıyor musunuz? Ama yuh yetmez, yuh sandıkta. Sandıkta bunlara hadlerini bildireceğiz." diye konuştu.
Muhalefetin kendisini devirmek dışında hiçbir projesi bulunmadığını, eveleyip, geveledikleri konularda söylediklerinden ve söylediklerinin neye tekabül ettiklerinden haberleri olmadığını, bunun hesabını kitabını çıkarma niyetleri olmadan sadece söyleyip geçtiklerini kaydeden Erdoğan, "Son mahalli seçimlerde belediyelerinin ulaşımı, suyu, sütü bedava yapacakları, kimseyi işinden etmeyecekleri, herkese traktör dağıtacakları, sözünü verip sonra kulaklarının üzerine yatmaları gibi..." ifadelerini kullandı.
"Togg için araç bedelinin yüzde 50'si tutarında 36 ay, 0,99 oran ile kredi kullandırılacak"
Manisa'ya Gemlik'teki Togg'un elektrik enerjisi ile ilgili yeni tesisinin temel atma töreninden geldiğini belirten Erdoğan, "Biz durmuyoruz, çalışıyoruz ve kamu bankalarımız Togg için araç bedelinin yüzde 50'si tutarında 36 ay, 0,99 oran ile kredi kullandıracaklar. Yani bir puan. Ziraat Bankası böyle bir destek verip, 36 ay vadeyle bu krediyi kullandıracak ve Togg satışlarını bu şekilde yapacaklar." dedi.
Erdoğan, Gemlik'te Togg'u tekrar kullandığını, Gemliklilerin, Bursalıların kendilerini bırakmadığını, vatandaşların kendilerini karanfile boğduğunu belirterek, "Durmak yok' dediler, 'Yola devam' dediler. 'Önümü kesmeyin' dedim. 'Nasıl duralım?' dediler Miting alanına o şekilde geçtik. Resmi rakamı aldım 60 bin kişi dediler. Burası da muhteşem. Manisa da muhteşem. Gümbür gümbür 14 Mayıs'a gidiyoruz." diye konuştu.
Muhalefetin verdikleri sözleri tutmadığını, tutmadıkları sözlerin hesabını millete vermediklerini ifade eden Erdoğan, "Bugün de aynısını yapıyorlar ama daha vahimi ülkenin ve milletin güvenliğini, huzurunu, elindeki tüm kazanımlarını tehlikeye atacak pazarlıklara girişmiş durumdalar. Bu pazarlıklar yüzünden 14 Mayıs seçimleri, ülkemizin sadece önümüzdeki 5 yılını değil, gelecek çeyrek asrındaki, yarım asrındaki seyrini belirleyecek bir yol ayrımına dönüşmeye başladı." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, CHP ve onunla birlikte hareket eden diğer partilere gönül veren vatandaşlara seslenmek istediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Kendinizin ve evladınızın geleceğini bu yedili kavga masasına emanet eder misiniz? Ülkenizin güvenliğini, huzurunu, akıbetini, kendi deyimleriyle bu kumar masasına emanet eder misiniz? Buradan milletimin tüm fertlerine sesleniyorum. Hanımlar, bakkala süt almaya bile göndermeyeceğiniz birine ülkeyi emanet edebilir misiniz? Beyler dükkanınızı, atölyenizi, tezgahınızı 5 dakikalığına bırakmayacağınız birine ülkeyi emanet edebilir misiniz? Gençler dersinize yardım etse, verdiği bilgilerin doğruluğuna şüpheyle bakacağınız birine kendi geleceğinizi teslim edebilir misiniz? Benim çiftçi kardeşim önüne 5 keçi katsanız, akşama hepsini de kaybedip geleceğini bildiğiniz birine ülkenizin geleceğini teslim edebilir misiniz? İşveren kardeşim kendi müessesenizde vasıfsız bir eleman olarak dahi çalıştıramayacağınız birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misiniz? Emekli kardeşim oturduğum apartmana yönetici olarak seçmeyeceğim birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misiniz? İşte bunun için 14 Mayıs'ta tercihimizi doğrudan yana yapmalıyız. Manisa'nın 14 Mayıs'ta tercihini Cumhur İttifakı'ndan, bizden yana yapacağından şüphe duymuyorum. Ülkemiz geliştikçe, büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe ortaya çıkan kazancı 85 milyon vatandaşımızın her birinin hayatına yansıtıyoruz."
"Aile ve Gençlik Bankası kuruyoruz"
Geçen 21 yılda milyonlarca kişiyi iş, ev, araba sahibi yaparken bu anlayışla hareket ettiklerini ifade eden Erdoğan, bugün de aynı anlayışla yeni programları hayata geçirmeye hazırlandıklarını dile getirdi.
Karadeniz gazının, Türkiye'nin enerji güvenliği bakımından hayati öneme sahip olduğunu belirten Erdoğan, keşfin ardından rekor sürede karaya çıkartılarak kullanıma girmesini sağladıkları bu gazın sevincini milletle paylaştıklarını anımsattı.
Bu sevinci sadece sözde bırakmadıklarını, evlerdeki tüketime de yansıttıklarını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Konutlardaki ilk bir aylık tüketimi tamamen, bir yıllık tüketimi de mutfak ve sıcak su kullanımı kadarıyla ücretsiz yaptığımızın müjdesini milletime ilan ettim. Rezerv değeri 500 milyar dolarla 1 trilyon dolar arasında hesaplanan bu gazın ülkemize sağlayacağı kazanç, sadece cari açığımızı azaltacak, enerji güvenliğimizi artıracak olması değildir, bu gazın gelirinden elde edilecek kaynakla toplumun temeli olarak gördüğümüz aile yapımızı ve gençlerimizi destekleyecek yeni bir adım atıyoruz. Kaynağını Karadeniz gazı gibi ülkemizin doğal zenginliklerinden alacak bir 'Aile ve Gençlik Bankası' kuruyoruz. Kaynak nereden? Londra tefecilerinden değil, bizim Karadeniz doğal gazından. Bu bankayla aile kurumunu güçlendirecek, gençlerimizi destekleyecek çalışmaları finanse edeceğiz. Mesela ev kadınlarımızın emekliliğine, priminin üçte birini ödeyerek destek vereceğiz. Böylece isteyen her ev hanımımız oldukça kolay şartlarla emekli olarak kendi gelirine kavuşacak. Gençlerimizin eğitiminden istihdamına, iş kurmasından evlenmesine, hayata başlarken attığı her adımda yanında olacağız."
Çocuklara sıraların üzerinde kitapların ücretsiz verildiğini hatırlatan Erdoğan, "Biz okurken kitap bulabiliyor muyduk? Teksir kağıdını satın almaya çalışıyorduk. Ama şimdi kuşe kağıttan, birinci hamurdan ücretsiz olarak yavrularımızın kitaplarını veriyoruz. Artık böyle bir sıkıntı kalmadı. Geldiğimizde kaç üniversite vardı? 76. Şimdi 208 üniversite var. Üniversitesi olmayan ilimiz var mı? Biz buyuz. Laf değil iş ürettik." diye konuştu.
Erdoğan, konuşmasını "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız" sözleriyle sonlandırdı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.