Türkiye hangi ülkeden ne kadar plastik atık ithal ediyor?
Türkiye hangi ülkeden ne kadar plastik atık ithal ediyor?
TURAN SALCI
Türkiye, 2020 yılında Avrupa’dan 659 bin 960 ton plastik atık ithal ederek Avrupa’dan en çok atık alan ülke oldu. Bu ithalat halen sürüyor ve çevreye verdiği zarar uluslararası çevre örgütü Greenpeace’in yayınladığı raporda ortaya çıktı. Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Dursun Kahraman, bu ithalatın derhal durdurulması gerektiğini söylüyor.
Greenpeace'in yayınladığı 'Atık Oyunu' başlıklı rapor, ithal edilen plastik atıkların yasadışı biçimde çevreye dökülmesi ve açık alanda yakılması sonucu, Adana'daki beş bölgede tehlikeli kimyasallar ve ağır metaller tespit edildiğini ortaya koydu. Çevreye ve insan sağlığına birçok ağır zarar veren bu atıklar Türkiye’ye özel şirketler eliyle ithal ediliyor.
İlk sırada İngiltere var
Greenpeace Akdeniz Biyoçeşitlilik Kampanya Lideri Nihan Temiz Ataş, Sputnik’e, Türkiye’nin hangi ülkelerden ne kadar atık ithal ettiğini şöyle anlattı:
2019 yılında Avrupa’dan Türkiye’ye gelen plastik atık miktarı 582 bin 296 tondu. 1 yılda plastik atık ithalatı yüzde 13 arttı. Türkiye’ye 2020 yılında en çok plastik atık gönderen ilk beş ülke: İngiltere (209.642 ton), Belçika (137 bin 71 ton), Almanya (136 bin 83 ton), Hollanda (49 bin 496 ton) ve Slovenya (24 bin 884 ton) oldu. 2021 senesine ait atık ihracat verileri hala global kaynaklarda açıklanmış değil ancak Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’ne göre 2021’de ithal edilen toplam plastik atık 685 bin 443 ton. Yani tüm düzenlemelere, frenlemelere rağmen geçtiğimiz seneden çok da farklı değil. Bunun en büyük sorumlularından biri son 3 sene yaklaşık 481 ton çöpünü aldığımız İngiltere. Ocak-Kasım 2021 arasında İngiltere,Türkiye'ye 117 bin 678 ton plastik atık ihraç etti. İngiltere’den Türkiye'ye ihraç edilen karışık plastik atık hacmi, Mayıs 2021'de Türkiye’nin getirdiği atık ithalatına ilişkin kısıtlamanın ardından dramatik şekilde düştü. Ancak Temmuz 2021'den bu yana rakamların her ay giderek arttığı gözleniyor. Kasım 2021 ihracat toplamı (4 bin 126 ton), Temmuz toplamının (484 ton) neredeyse on katı olarak gerçekleşti.
‘Biz henüz kendi atıklarımızın üstesinden gelemiyoruz’
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dursun Kahraman da Türkiye’nin atık değerlendirme teknolojisini de atıkları da bu Avrupa ülkelerinden aldığını belirterek, "Burada ne gibi bir fayda var ki onlar bunu kullanmasını beceremiyor da bu iş bize kalıyor? Biz henüz kendi atıklarımızın üstesinden gelemiyoruz” ifadelerini kullandı.
Sputnik’e konuşan Kahraman, bu konuda büyük bir pazar olduğunu söyleyerek şunları kaydetti:
Bu pazarın ilk lokomotifi Çin'di ve bu işi çok büyük düzeylere çıkardılar. Bundan birkaç yıl önce baktı ki kazın ayağı öyle değil bir takım sınırlamalar getirmeye başladı. Bu sefer de gördüler ki bu sınırlamalar illegal bazı yöntemlere yol açtı. Dolayısıyla onun da çözüm olmadığını anlayınca bu işte çekildi. Oradaki pazar payını bölüşmek için Muson havzasındaki birkaç ülke ve Türkiye bu işe girdi. Muson havzasının ülkelerinin birkaçı da çekildi veya sınırlamalar getirdi fakat Türkiye bu işin merkezinde. Biz kendi atıklarımızın hakkından gelemezken böyle bir ithalatın yanlış bir şey olduğunu vurguluyoruz. Kamuya başka türlü aktarılsa da bunun arka yüzü farklıdır. Adana’daki sonuç bunun bir göstergesi. Dolayısıyla derhal durdurulması gerektiğini düşünüyoruz.
‘Engellenmemesinin sebebi buradaki finans kaynağı’
“Atık ithalatı özel şirketler tarafından gerçekleştiriliyor fakat direksiyonda siyasi irade var. Bunun engellenmemesinin sebebi ise buradaki finans kaynağının yani rantın büyüsüdür” diye devam eden Kahraman, şunları ekledi: Geçtiğimiz aylarda plastik atık ithalatına bir sınırlandırma getirildi. Sadece 8 gün dayanabildiler sonra bir toplantı yapıldı, bu toplantıda sınırlama kaldırıldı. Toplantıya; atık konusundaki işverenler ve siyasi irade temsilcileri katıldı. Bu toplantıda Çevre Mühendisleri Odası yoktu. Dolayısıyla bunun sorumlusu sermaye güdümündeki siyasi iradedir.
Türkiye’ye gelen atıklar ne oluyor?
Greenpeace’den Nihan Temiz Ataş, ayrıca, “Çoğu plastik geri dönüşmüyor. 1950’den bu yana üretilen plastiklerin sadece yüzde 9’u geri dönüştü. Bir de eğer yasadışı şekilde bertaraf edildiyse hem doğa hem de insan sağlığında geri dönüşü mümkün olmayan hasarlara yol açıyor. Adana’da 5 bölgeden alınan toprak, kül ve nehir dibi çamuru örneklerinde birçoğunun plastiklerin yanması sırasında üretildiği bilinen çok geniş bir yelpazede zehirli kimyasalların bulunduğu tespit edildi” bilgisini paylaştı.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Kahraman da “Biz atıkları para ödeyerek almıyoruz onlardan para alıyoruz. Dolayısıyla buraya geldiğinde içinden iki paralık bir menfaat sağlayabilirse o artısı oluyor geri kalanın ticari olarak bir anlamı yoktur. Onu ya bir yere bırakıyorlar ya yakıyorlar ya da gömüyorlar. Avrupa ülkeleri ise bunları çevresel zararlarından sakındıkları için satıyorlar” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.