Ege Denizi ile Akdeniz'in buluştuğu yerde küçük bir ada olan Sömbeki'de Ege'nin ortak kültürü yaşatılıyor.

Sömbeki Adası, Datça'ya 8, Marmaris Bozburun'a ise 6,5 kilometre uzaklıkta bulunuyor.

Türk yarımadalarının çevrelediği ada, en yakınındaki Rodos Adası'na 41 kilometre uzaklıkta, Yunanistan ana karasına ise 601 kilometre mesafede yer alıyor.

Birçok ülkeden turisti ağırlayan Sömbeki, Türk yat ve yelkencileri için de sıklıkla ziyaret edilen bir yaz durağı oluyor.

Muğla'nın Marmaris ve Datça ilçeleri başta olmak üzere Ege kıyılarına tatile gelen yerli ve yabancı turistler, gerek günübirlik gerekse de konaklamalı olarak adaya geçiyor.

Sadece 57 kilometrekare büyüklüğündeki, 2 bin 500 nüfuslu Sömbeki'de çoğunlukla turizmle uğraşan ada sakinleri, balıkçılık ve ticaretle de geçimlerini sağlıyor.

Adanın "U" şeklindeki liman rıhtımına yaklaşanları, peşi sıra dizilmiş yatlar, yelkenliler, balıkçı tekneleri ile biri gidip biri gelen kruvaziyerler karşılıyor.

Adaya ayak basılan noktada ise zamanın ünlü heykeltıraşlarından Costas Valsamis tarafından yapılan saat kulesi göze çarpıyor.

Datça ve Bozburun yarımadaları ile çevrili Sömbeki, 400 yıl hakimiyetinde kaldığı Osmanlı döneminden bugüne ulaşan ortak kültürün de izlerini barındırıyor.

Adada, Ege mutfağının eşsiz lezzetlerinin sergilendiği restoranlarda yer bulma telaşı yaşanıyor.

Kartpostal güzelliğindeki sahilin kenarına dizilmiş rengarenk yüzlerce yıllık onlarca ev, neo-klasik mimarinin en güzel örneklerini sergiliyor. Denizin maviliği ile bütünleşen pastel renkli bu evler, Venediklilerden günümüze orijinal mimarileri ile ulaşıyor.

Adeta bir resim tablosunun içindeymiş hissi veren Sömbeki limanında yürüyüş yapanlar, sarı, pembe ve mavi evleri bir birbirine bağlayan dar sokaklarda yüksek merdivenleri çıkarak gün batımının eşsiz güzelliğini de izleme fırsatı buluyor.

Liman boyunca sıralanan hediyelik eşya dükkanlarında turistleri bekleyen esnaf, vitrinlerini süsleyen ve adadan bolca çıkan sünger ürünleri ile deniz kabuklarından yapılmış hediyelikler hakkında bilgi veriyor.

Deriden yapılmış takılar ve ada mimarisinin örneği maket evler, turistlerin hediye tercihi oluyor. Yürüyüş güzergahında alışveriş için irili ufaklı birçok butik, market, pastane ve kafe bulunuyor.

Pirografi sanatçısı Takis, deriyi ısıyla nokta nokta işliyor

Sömbeki Adası'nda sıkça ziyaret edilen noktalardan birisi de 64 yaşındaki deri pirografi sanatçısı Takis Psarros'un sanat galerisi ve iş yeri oluyor.

Her sabah özenle açtığı limandaki iş yerinde sanatını icra eden Takis Psarros, AA muhabirine, Türkiye'den gelen tatilcileri adada görünce mutlu olduğunu söyledi.

Atölyesinde yaptığı deri tasarımların adaya gelen turistlerin ilgisini çektiğini ifade eden Psarros, "İğne uçlu aletlerle deri yüzeyine nokta nokta ısı uyguluyorum. Bu şekilde deri üzerine doğa manzaraları, mitolojik tablolar, dünyaca ünlü sanatçıların portreleri ve hayvan figürleri gibi farklı çalışmalar yapıyorum. Milyonlarca nokta ile eserlerimi hazırlıyorum. Mitolojik eserim için iki yıl çalıştım. Bu en büyüğü Guinness Rekorlar Kitabı'na da girdi." diye konuştu

Çok sayıda Türk arkadaşı olduğunu ve iyi dostluklar kurduklarını belirten Takis Psarros, adanın ve sanat galerisinin mutlaka görülmesi gereken yerlerden olduğunu kaydetti.

Adanın tarihi

Sömbeki Adası, Roma İmparatorluğu ve daha sonra Bizans İmparatorluğu'nun parçası iken 1373'te St. John Şövalyeleri tarafından ele geçirildi. Ada, 213 yıl süren Rodos Şövalyeleri'nin hakimiyetinin ardından Osmanlı'nın 21 Aralık 1522'de Rodos'u fethetmesiyle Osmanlı hakimiyetine girdi. Rodos sancağına bağlı bir kaza olan Sömbeki, 1522'den 1912 yılına kadar Menteşe Adaları (Oniki Ada) olarak Türk hakimiyeti altında ve Osmanlı temsilcileri tarafından 4 asır yönetildi.

Ada, Oniki Adalar ile birlikte 20. yüzyılda pek çok kez el değiştirdi. 1912 yılında İtalyanlar tarafından işgal edilen ada, 1923'te İtalyanlara bırakıldı. Sömbeki'ye 1948 yılında Yunanistan bayrağı çekildi.