Dünyayı değiştirmeye ve yeni bir düzen kurmaya çalışan küreselciler hiç durmuyor. Bu kez Haşmet Babaoğlu’nun da değindiği gibi 2030’da ‘bağımsız büyükşehirler’ kurma hayalleri içindeler. Bu planın Türkiye’deki ayakları ise CHP’li başkanların yönettiği İzmir ve İstanbul

Aziz Kocaoğlu, Ahmet Piriştina'nın 2004'teki ani vefatının ardından piyangodan çıkmış bir belediye başkanıydı. Tokat Erbaalı'ydı. Bornova esnafıydı. Vizyonu ve dünyası da bu çerçevede şekillenmişti. Fakat seçim öncesi localardaki fotoğrafları ortaya saçılan şu anki CHP'li Başkan Tunç Soyer, öyle piyangodan falan çıkmadı. 10 yıldır bu görev için Seferihisar'da yetiştirildi. Esnaf bir başkanın ardından göreve gelen Soyer, Uluslararası Cittaslow Birliği gibi birçok uluslararası kurum ve kuruluşla ilişki içindeydi. Söylemleri de vizyonu da hep İzmir'i Türkiye bütününün bir parçası olmaktan daha çok bağımsız bir kent haline getirme söylemi üzerine kuruluydu.

PARA, BAYRAK VE EYALET
Kafasında İzmir ayrı bir devlet gibiydi. Nitekim, İzmir parası, İzmir bayrağı gibi söylemleri büyük yankı uyandırdı. Turizmcilerle yaptığı bir online toplantıda ağzındaki baklayı şöyle çıkarıverdi: "Bir hocamız İzmir bayrağıyla ilgili bir çalışma yaptı. 1800'lerde hatta biraz daha öncesinden itibaren İzmir'in bir bayrağı olmuş. Benim aklımda bir 'İzmir parası' çıkarmak vardı, hatta buna İZCOİN diye bir isim de koymuştum. Sonra bayrak da çıkınca arkadaşlar beni uyardılar ve 'Senin bir eyalet kurma çaban olduğu' anlaşılır, sonuçta İzmir'i memleketten koparacak bir çalışma olarak algılanır' dediler." Haklı olarak kıyamet koptu. Şimdi de Soyer, kurdurduğu Dünya Kenti İzmir Derneği üzerinden Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde İzmir ofisleri açmaya başladı. İlk etapta Almanya'da 5 ayrı şehirde açıldı. Ayrı bir derneğe İzmir Büyükşehir Belediyesi kurumsal kimliği de kullanılarak açtırılan bu ofisler kafalarda soru işaretleri oluşturdu. Sanki İzmir, Türkiye'nin, Ege'nin bir parçası değil ayrı bir cumhuriyet... Türkiye Cumhuriyeti'nin büyükelçilik ve konsolosluklarının yanı sıra İzmir'in kendi temsilcilikleri de var... Üstelik bunların nasıl finanse edildiği de bir muamma... Bu konuda kafamızda oluşan soru işaretlerini hep gündeme getirdik.

Tarihte kullanılan İzmir bayrağı.

BAĞIMSIZ BÜYÜKŞEHİR İTTİFAKI
Dün meslek büyüklerimizden Haşmet Babaoğlu'nun Sabah Gazetesi'ndeki köşe yazısını okuyunca bir an şimşekler çaktı kafamda. "Dünya değiştiriliyor, değiştirilecek" diyordu Babaoğlu ve şöyle devam ediyordu: "Bizi oyalarken, küreselcilerin 2030 planında özel bir yeri bulunan "bağımsız büyük şehirler ittifakı"na uygun yürüyüşlerini sürdürüyorlar, fark etmiyoruz. Oysa artık iç politika yok! Bitti o dünya! İç, dış hepsi bir. Bütün politikalar ya küreselcilere teslim olma ya da milletlerin direnişine yol açma noktasına gelip dayandı!" 'İşte' dedim Soyer'in bu icraatlarıyla ulaşmak istediği yerin adı: 'Bağımsız büyükşehirler ittifakı'... Evet tam olarak bu...

"TUNÇ SOYER CHP'Lİ BİLE DEĞİL"
Babaoğlu'nu aradım ve bu çıkarımımı kendisiyle paylaştım. Soyer'in icraatları onun da radarında. "Önce şunu söylemek gerekir" dedi ve şöyle devam etti: "Bakın Tunç Soyer CHP'li bile değildir. Ruşen Çakır, Nevşin Mengü gibileri ne kadar CHP'liyse, o kadar CHP'lidir. İçerisiyle olan ilgisi küreselci 'yeni dünya düzeni'ne olan bağlılığının yanında çok zayıf kalır. Bunu eski CHP'li yerel yöneticilerle farkına bakarak dahi anlamıştır İzmirliler diye düşünüyorum. Ama diyeceksiniz ki, bugünün CHP'si de ne kadar CHP ki... Eh, haklısınız."

ANA AYAKLAR İSTANBUL VE İZMİR
İzmir ve İstanbul'un 2030 sonrası apaçık hale gelmesi planlanan "bağımsız küresel şehirler" platformunun Türkiye'deki ana ayakları olduğunu vurgulayan Babaoğlu, şunları söyledi: "Soyer'in seçildiği günlerde bayrak konusunun gündeme gelmesi ve hemen ardından İzmir parası tartışması elbette anlamlıydı, bir projenin parçasıydı. Şimdi deyim yerindeyse büyükelçilikler açıyor... Ne yazık ki, kendini 'ayrı' görmeyi seven hemşerilerinin bir bölümü de bunları hoş buluyor... Dünya Ekonomik Forumu ve G-20 işe önce 40 şehirle başlanacağını iddia ediyor. Karbon ayak izi ve akıllı yaşamda dünyaya şehir yönetimlerinin öncülük edeceği düşünülüyor. İstanbul bu şehirler arasında.. İzmir hangi listeye girer, bilemiyorum ama Soyer'in 'Çav bella'lı 'ecnebi'liğinin birçok kapıyı açacağı düşünülüyor."

ULUS DEVLETLERİ KÖŞEYE SIKIŞTIRMA HESABI
"Bağımsız şehirler ittifakı"nın altında ulus devletleri köşeye sıkıştırma hesabı olduğunu dile getirdi Haşmet Babaoğlu. Pandemi, iklim mutabakatı ve bağımsız şehirler gibi kavramları hep birlikte düşünmek gerektiğine işaret etti. Evet, Soyer'in icraatlarını İzmirliler olarak, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'in ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğuna inananlar olarak bu açıdan da değerlendirmeli ve uyanık olmalıyız.

ERHAN GÜLENÇ