Soyer’in iki yüzü
Kararın metni geçtiğimiz 30 Nisan akşamı valiliğin internet sitesine konuldu.
ERHAN GÜLENÇ
Bir dönemin kurt politikacısı Süleyman Demirel'in "Dün dündür, bugün bugündür" sözünün geçerli olduğu Türkiye çok eskilerde kaldı. Değişen Türkiye'de siyasetçi her şeyden önce ilkeli ve tutarlı olacak. Halk politikacılardan artık bunu bekliyor. Politikacıların arada rol kapıp "ucuz kahramanlığa" soyunmasına da asla prim vermiyor. Çünkü samimiyetsizlik halkın nazarında hemen sırıtıyor. Maalesef İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer, bu "ilkeli olma, tutarlılık ve samimiyet" sınavından sürekli zayıf not alıyor... Çünkü işi gücü küçük icraatlar üzerinden ucuz kahramanlık taslamak... İşte buna son örnek, 17 günlük tam kapanma sürecinde getirilen içki satış yasağı konusunda yaptıkları.
DANIŞMANI 'ONAYLAYACAK' DEDİ
Vali Yavuz Selim Köşger başkanlığındaki İl Hıfzıssıhha Kurulu, İçişleri Bakanlığı'nın genelgesi çerçevesinde 17 gün boyunca kentte içki satışının yasaklanmasına karar verdi. Bir Vali Yardımcısı'nın görüştüğü Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer'in danışmanı, Soyer'in de bunu imzalayacağı söylenince karar kamuoyuna "oybirliği" ile alındığı şeklinde duyuruldu.
Kararın metni geçtiğimiz 30 Nisan akşamı valiliğin internet sitesine konuldu.
Bu süreçte CHP, içki satışı yasağına karşı çıktı. Kurul kararının da oybirliği ile alındığı açıklandığı için CHP'li Soyer de kendi parti tabanında eleştirilerin odağı haline geldi.
Soyer'e tepki yağdı.
O da kararın internet sitesine konulmasından 2 gün sonra "Bunda benim imzam yok" şeklinde açıklama yaptı. Böylece kendi kitlesinin ve CHP'nin gözünde kahramanmış havasına bürünmeye çalıştı.
İŞTE ISLAK İMZALI BELGE
Ancak dedik ya siyasetçi herşeyden önce ilkeli ve tutarlı olacak diye... Soyer'in eleştiri gelince nasıl çark ettiğini gösteren çok önemli bir belge çıktı ortaya...
İşte size Soyer'in ıslak imzalı 'içki yasağına onay' belgesi. İl Hıfzıssıhha Kurulu 10 Aralık 2020 tarihinde toplandı ve o dönem hafta sonları uygulanan sokağa çıkma yasağında açık kalmasına izin verilen her türlü market, bakkal ve benzeri işyerlerinde alkollü içki satışı yapılmasını yasakladı.
CHP'li Soyer de bu karara imzayı hemen çaktı ve karar 'oybirliği' ile alındı.
KAYGISI ÖZGÜRLÜKLER DEĞİL
Çünkü o dönem CHP'nin şu an yaptığı gibi bu yasağı 'Kişisel özgürler kısıtlanıyor' şeklinde algı operasyonu malzemesi yapan kimse yoktu.
Soyer de paşa paşa imzaladığı belgeden rahatsızlık duymadı.
Bu son kapanmada getirilen içki yasağı kararı üzerinden yapılan algı operasyonuyla toplumun hassas sinir uçları ile oynanmaya çalışıldı.
Tunç Soyer de CHP tabanından gelen tepkilere dayanamayıp bunda imzası olmadığını açıkladı.
Peki Soyer'in derdi kişisel özgürlükler mi?
Nerede... Eğer kaygısı gerçekten 'kişisel özgürlüklert' falan olsaydı 10 Aralık'taki o belgeyi de imzalamazdı. Bu yasak kişisel özgürlükleri sınırlıyor da o karar sınırlamıyor muydu?
İşte bu Soyer'in iki farklı yüzü... Maalesef, bu 'iki farklı yüzün' küçük politika oyunlarına önümüzdeki 3 yıl boyunca daha çok şahit olmak zorundayız!
YENİ KARARDA SOYER İMZALI BELGEYE ATIF YAPILIYOR
Bu arada İl Hıfzıssıhha Kurulu'nun aldığı son kapanma çerçevesindeki içki yasağı kararında çok ilginç bir ayrıntı var. O da şu: Kararda açıkça Tunç Soyer'in de ıslak imzasının bulunduğu 10 Aralık 2020 tarihinde alınan içki yasağı kararına atıfta bulunuluyor. Yeni yasak kararının da o karara istinaden alındığı ifadesi kullanılıyor. Yani Soyer'in ıslak imzasının olduğu karar, bu yeni karara da dayanak oluşturuyor. Soyer de şimdi çıkmış yeni karara imza atmadığını söyleyerek politika yapmaya çalışıyor. Tabii, İzmirli bunları yemiyor. Böyle olduğu da görülecek.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.