Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik: "Artan yağışlar ve sulama sezonunun sona ermesi Büyük Menderes Nehri'nin debisini arttırmış, böylelikle Bafa Gölü'ne gelen su miktarı da artmıştır. Göldeki su artışıyla bulanıklıktaki azalmayı da görebiliyoruz. Bu da göldeki canlılığı tekrar getirmiş ve balıkçılık faaliyetleri de artış kazanmıştır. Balıkçılarımız gölün her bölümünde avlanabiliyorlar"
Yaz aylarında etkili olan kuraklık nedeniyle suların çekildiği Bafa Gölü'nün, yağışlarla eski haline dönmeye başlaması, çevre sakinleri ve balıkçıları sevindirdi.
Eşsiz doğal güzellikleri, biyolojik çeşitliliği ve çevresindeki tarihi kalıntılarıyla bilinen Bafa Gölü, uluslararası öneme sahip sulak alanlar arasında yer alıyor.
Balıkçılar, gölde yılan balığı başta olmak üzere farklı türleri avlayarak kazanç sağlıyor.
Kuş cenneti Bafa, foto safari için bölgeye gelen fotoğrafçılar için de çekim merkezi konumunda.
Milattan sonra 3. yüzyıla kadar Ege Denizi'nin bir koyu olan ancak Büyük Menderes Nehri'nin getirdiği alüvyonların birikmesiyle göle dönüşen Bafa, aralarında nesli tükenmekte olan kuşların da bulunduğu 261 kuş türüne üreme ve kışlama ortamı sağlıyor.
Muğla ile Aydın sınırlarında yer alan ve "Latmos" olarak bilinen 8 bin yıllık kaya resimlerinin bulunduğu Beş Parmak Dağları'nın gölgesinde, ziyaretçilerine eşsiz bir manzara keyfi sunan Bafa Gölü, balıkçılığın da önemli merkezlerinden.
Yazın kurak geçmesi nedeniyle suların 20-30 metre çekildiği göl, son günlerdeki yağmurlarla eski günlerine dönmeye başladı. Temizlenen gölde çok sayıda kuş türünün yanı sıra flamingolar da görüntülendi.
Balıkçılar da Gölyaka ve Kapıkırı kıyılarından teknelerle avlanmak için açıldı.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, AA muhabirine, körfezin ağzının, Büyük Menderes'in getirdiği alüvyonlarla zamanla kapandığını ve Bafa Gölü'nün oluştuğunu anlattı.
Batı Akdeniz havzasında geçen yıl gözlenen şiddetli kuraklık neticesinde rezervuarların büyük oranda kuruduğunu, Ege Bölgesi'nin en büyük doğal gölü olan Bafa Gölü’nde de su seviyesinin metrelerce çekildiğini belirten Özçelik, gölde oksijen miktarının düştüğünü, bunun da biyolojik çeşitliliğin azalmasına yol açtığını kaydetti.
Özçelik, gelinen noktada özellikle kasım ayı sonunda ve aralık başında düşen yağışlarla birlikte durumun tersine dönmeye başladığını belirterek, şöyle konuştu:
"Artan yağışlar ve sulama sezonunun sona ermesi Büyük Menderes Nehri'nin debisini arttırmış, böylelikle Bafa Gölü'ne gelen su miktarı da artmıştır. Göldeki su artışıyla bulanıklıktaki azalmayı da gözle görebiliyoruz. Bu da göldeki canlılığı tekrar getirmiş ve balıkçılık faaliyetleri de artış kazanmıştır. Balıkçılarımız gölün her bölümünde avlanabiliyorlar. Ciddi bir artış meydana gelmiş durumda. Diğer taraftan da bölgedeki kuş hareketlerini de bir görsel olarak gözleyebiliyoruz."
Gölde kefal ve levrek bolluğu yaşanıyor
Bafa Gölü'nde balıkçılık yapan Güray Çakır ise yağışlarla gölün dolmaya başladığını ve yaz aylarında görülen kuraklığın ortadan kalktığını söyledi.
Gölün kendini yenilemesiyle Bafa Gölü'nde yılan balığı, kefal ve levreklerin çoğaldığını belirten Çakır, "Şu anda gölde kirlilik yok ve herkes balığa gidiyor. Daha önce kirli olduğu için balık tutamıyorduk. Kirlilik ağların ağızını kapatıyordu ama şu an su temiz olunca balık geçmeye başladı. Bugünlerde her balıkçı 40-50 kilo balık getiriyor." dedi.
Çakır, gölün temizlendiğini ve su seviyesinin yükseldiğini, balıkçıların da özellikle yılan balığı, kefal ve levrek tutmaya başladığını söyledi.
Bafa Gölü'nün şu an çok temiz olduğunu vurgulan Çakır, "Bundan 10 gün önceye kadar gölde hiçbir görüntü yoktu ama şu an pırıl pırıl. 30 metreye kadar rahat görebilirsiniz. Su kirli olmadığı için ağlara bol balık geliyor." diye konuştu.