Özellikle sıvı tüketimi ile yakından ilişkili böbrek, tansiyon, kalp hastalarını oruç tutmamaları konusunda uyaran Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dilem İrkin Koçan, “Sıcakların etkisiyle vücutta fazla su kaybı meydana gelmesi sonucunda bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri baş gösterebilir. Özellikle terleme ile artan sıvı kaybını karşılamak amacıyla günde 2-2,5 litre su içilmeli. Oruç ile artan sıvı ihtiyacı gün içinde enerji düşüklüğü, baş ağrısı, tansiyon düşmesi gibi sağlık sorunlarına neden olabilir” diye konuştu.
“Sıvı alımını destekleyin”
İftar ile oruç açılmasıyla birlikte saat başı 1-2 bardak su tüketilmesi gerektiğini belirten Koçan, “Mutlaka öğünümüzde sıvı alımını destekleyecek sebze-meyve gruplarına yer vermeliyiz. Bunun için öğünde sebze yemeği-salata, ayran, komposto gibi içecekler de bulundurmalıyız, yatana kadar geçen sürede su ve meyve tüketimi ile sıvı alımını desteklemeliyiz” dedi.
Oruç açılırken içilen sıvının mutlaka oda ısısında olmasına dikkat çeken Beykent Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dilem İrkin Koçan, “Boş mideye içilen çok soğuk su mideyi rahatsız edip ağrılara neden olabilir, ilk etapta bir bardak su ile oruç açılıp devam eden sürede 3-4 bardak suyu tüketmeliyiz. Yatana kadar ise 1- 1,5 litre suyu aralıklarla tüketmeliyiz. İçilmesi gereken suyun bir kerede fazlaca içilmesi mide sağlığı açısından uygun değildir” şeklinde konuştu.
“Çok sıcak ve çok soğuk olmamasına dikkat edin”
İftar öğününde tüketilecek çorba-komposto-ayran tarzı içeceklerin de çok sıcak ve çok soğuk olmamasına dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Koçan, “Çok sıcak ve çok soğuk sıvı tüketimi reflü gibi mide sorunları oluşturabilir. Kola gibi asitli içeceklerden hem çok şeker içerdiğinden hem de gazlı oluşu nedeniyle uzak durulmalı, tüketimini sınırlandırmalıyız. Asit içerikleri nedeniyle ciddi mide sorunlarına neden olabilir” dedi.
“Sade olanlarını tercih edin”
Maden suyu tüketiminin gün içinde kaybedilen elektrolit açığının kapatılmasında iyi bir tercih olacağına değinen Koçan, “Sade olanlarını tercih ederek, meyveli olanlarının içeriğindeki şeker alımından kaçınmalıyız. Gün içinde açlığa bağlı düşen kan şekerimizin çabuk toparlanmasını sağlamak için orucumuzu bir miktar su ile açtıktan sonra evde hazırlanmış şekersiz meyvenin kendi şekeriyle yapılmış komposto ile devam edebiliriz, böylece kan şekeri düşmesine bağlı yaşanan yorgunluk halini daha uzaklaştırmış ve toparlanmayı daha çabuk sağlamış oluruz. Öğünle beraber tüketeceğimiz ev yapımı ayran, doygunluk sağlayıp daha çabuk doymamıza ve tokluk hissinin gelişip çok fazla yemek tüketiminden ve kilo almaktan bizi korumasına destek olacaktır” şeklinde konuştu.
Midenizi rahatlatmak için bunları yapın
Hazımsızlık, reflü gibi şikayetlere karşı tavsiyede bulunan Koçan, “Mevcutsa yemekten sonra tüketeceğimiz rezene çayı ile midemizi rahatlatabiliriz. Yine limonata veya maden suyuna ekleyeceğimiz zencefil sindirim şikayetlerini azaltmaya yardımcı olacaktır. Gün içinde kaybettiğimiz mineral ve sıvı açığını yerine koymak için iyi de bir protein kaynağı olan yoğurttan yapacağımız ayran içine birkaç yaprak nane katarak yemek arkası midemizin rahatlamasını sağlayabilir” dedi.