ERHAN GÜLENÇ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer'in eşi Neptün Soyer, Ege Üniversitesi Fen Fakültesi mezunu bir matematik öğretmeni... Tunç Soyer siyasete atılınca o da kendisine paralel bir kulvar açma ihtiyacı hissetmiş ve kooperatifçiliğe başlamış...
Şu an İzmir Köy-Koop Birliği'nin başkanlığını yapıyor. Büyükşehir Belediyesi, Köy-Koop üzerinden on milyonlarca liralık alım yapıyor... Başkan Soyer, eşinin bu ticaretten tek kuruş geliri olmadığını söylüyor.
Beyanı böyle... Lafımız yok..
Eğer faaliyetleri ülke ve bölge tarımı için faydalı olacaksa biz de kendisine başarılar dileriz... Gerektiğinde destekleriz de...
OBRUK TEHLİKESİ VARMIŞ!
Ancak, Büyükşehir ve CHP'ye yakın bazı yayın organlarının matematik öğretmeni Neptün Hanım'a adeta bir tarım otoritesi muamelesi yapması ve kendisinin de bu havaya girip tuhaf tuhaf açıklamalar yapması da artık abesle iştigal olmaya başladı...
Neptün Hanım, en son yine bir TV kanalına çıkmış ve sadece tarım uzmanlarına değil jeoloji profesörlerine bile taş çıkarmış!
Neymiş... Kanada'yı örnek görüp oradaki ineklerden alıp çok süt üretmek istersek Konya'daki gibi obruklarla karşılaşırmışız. İzmir de en çok süt üreten ikinci il olmasıyla obruk tehlikesi ile karşı karşıyaymış... Breh breh...
SANKİ İNSAN SU İSRAF ETMİYOR
Obrukların nasıl oluştuğu konusunda Neptün Hanım'ın sözlerinden bağımsız olarak bilgi almak için Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Hasan Sözbilir'i aradım. Obruklar için öncelikle jeolojik yapının buna müsait olması gerektiğini söyleyen Sözbilir, "Obrukların oluşumu jeolojik yapı ve yeraltı suyu seviye değişimlerine bağlıdır.
Yani obruklar asitli sularda çözünebilen kayaların varlığı ve karstik yapı oluşumu ile yeraltı su seviyesi ve iklim etkileşimiyle oluşan jeolojik yapılardır" dedi. Yani bir obruğun oluşması için ineğin su içmesinden önce jeolojik yapının buna müsait olması gerekiyor. Ayrıca inek su içiyor da insan içmiyor mu? İnsan çok daha büyük bir su tüketicisi, hatta en büyük israfçısı...
BİLL GATES'İN SÖZÜ GİBİ
Masum ineklerin içtiği su mu gözümüze batıyor? Hatırlarsanız dünyanın en zenginlerinden Bill Gates de sıkı bir inek muhalifi... O da küresel ısınmadaki payları nedeniyle, ineklerin çıkardığı gazların dünyanın en önemli sorunlarından biri olduğu yönünde laflar edip duruyor...
Hadi diyelim ki, neticede "yer altı su seviyesi" de işin içinde geçtiği için Neptün Hanım'ın obruklarla ilgili sözü bir nebze su kaldırır! Peki Neptün Hanım'ın "Israrla besi hayvancılığı demeye başladığınızda işte o zaman susuzlukla baş etmek zorunda kalıyoruz. Su kolay yerine gelmiyor.
Küçükbaş hayvancılığa yoğunlaşmamız gerekiyor" sözüne ne demeli?
"HİÇ HAYVAN BAKMIŞ MI?"
Sanki Ege ve Türkiye'de büyükbaş hayvancılık yeni keşfedildi. Bu yıllardır yapılan bir iş... Neptün Hanım'ın bu sözünü de yıllardır hayvancılık yapan bir isme sordum... Dediği aynen şu: "Tarım ve hayvancılık entellerin işi değil.
Ayağında çizme olacak. Neptün Hanım, siyaset yapmak istiyor. Hayatında bir kere hayvan bakmış mı?
Hayatında bir kez hayvan sağmış mı? Büyükbaş hayvanlar için yapılan çok büyük yatırımlar var, onlar ne olacak? Kuzu, koyun mera ister.
İnek gibi bakamazsın onu." Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığına "Neptün Hanım'ın filecisi" olduğu iddia edilen Açık Öğretim Fakültesi mezunu bir sosyoloğun atandığını düşünürsek Neptün Hanım'ın bir tarım otoritesi olarak ahkam kesmesini de gayet doğal mı karşılamamız gerekiyor yoksa?