Kademeli normalleşme ve dünyayı etkisi altına alan mutant virüs nedeniyle vaka sayılarında artış yaşandığına vurgu yapan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, elde edilen verilere göre her 10 pozitif testten 7’sinin mutant virüs olduğunu ifade etti.
Medicana International İzmir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, “Eskiden 1 kişi 2 kişiyi hasta edebiliyordu, mutant virüs çok daha bulaşıcı olduğu için 1 kişi 4 kişiyi hasta edebiliyor. Endişelenmemiz gereken konu şu, bulaşıcılık nedeniyle toplumda viral yük artıyor. Yük arttığı için bir süre sonra aşının koruyuculuğu ortadan kalkacak. Kasım ve Aralık aylarını mumla arayacağımız bir döneme giriyoruz” dedi.
Tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan korona virüsle mücadelede 1 sene geride kalırken, Mart ayıyla birlikte uygulanan kısıtlamalar, kademeli olarak gevşetilmeye başlandı. Ancak uzmanlar, virüsün mutasyona uğraması nedeniyle tehlikenin çok daha büyüdüğüne dikkat çekti.
10 pozitiften 7'si mutant
Medicana International İzmir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, mutant virüs oranının her geçen gün arttığına değinerek, “Türkiye genelinde durum nedir bilemiyoruz ama bizim elde ettiğimiz veriler Covid-10 pozitif çıkan her 10 kişiden 7’sinin mutantlı virüs olduğunu ortaya koyuyor. Hasta kişilere baktığımızda eski virüs ve mutant virüs arasında klinik bir fark olduğunu söylemek mümkün değil. İkisi de benzer semptomlarla benzer seyrediyor. Endişelenmemiz gereken konu şu, eskiden 1 hasta 2 kişiyi hasta ederken, şimdi 1 kişi 4 kişiyi hasta edebiliyor. Yani bulaşıcılığı çok daha fazla. Böyle giderse Nisan ayında Kasım ve Aralık aylarındaki vaka sayılarını mumla arayacağız” dedi.
Aşı bizi ne kadar koruyacak?
Mutant virüsün bulaşıcılığı nedeniyle toplumda viral yükün arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Sakarya, “Virüs miktarındaki artışı viral yük olarak tanımlayabiliriz. Yük arttığı için de bir süre sonra aşının koruyuculuğu ortadan kalkacak. Burada bir oran var. Toplumun yüzde 70’i aşılı ve bağışıksa geri kalan ve aşılanmayan yüzde 30’u koruyor. Çünkü virüs yoğunluğu bu kişileri hasta edecek miktara ulaşamıyor ama toplumun yüzde 30’u aşılı yüzde 70’i aşısızsa, aşılı yüzde 30’luk kısım da tekrar hasta olmaya başlıyor” diye konuştu. Aşının kişiyi ne kadar koruyacağı konusunda tam bir sonuç olmadığını ancak aşının 6-8 ay koruyuculuğunun olacağını, bellek hücrelerinin bu koruyuculuğu bir süre daha sürdüreceği yönünde teorik bilgiler olduğunu belirten Prof. Dr. Sakarya, “Eğer virüsü yok edemezsek, her sene grip aşısı gibi Covid-19 aşı olacağız gibi görünüyor” şeklinde konuştu.
İspanyol gribinden 100 milyon kişi ölmüştü
Pandemilerde ölüm oranlarının çok yüksek olabildiğini belirten Prof. Dr. Sakarya, “Kimsenin ciddiye almadığı grip nedeniyle dünyada yılda 200-600 bin arası kişi hayatını kaybediyor. Covid-19 nedeniyle şu ana kadar 3 milyona yakın kişi hayatını kaybetti. İspanyol gribi sebebiyle çok net bilinmese de 100 milyona yakın kişinin hayatını kaybettiği kabul ediliyor. Ne yazık ki teknolojinin gelişmesi ya da temizlik malzemelerine ulaşımın daha kolay olması virüsün yayılım hızını düşürmüyor. Virüsün yaşamak istediği ortam şu an içinde bulunduğumuz ortam. Eskiden insanlar müstakil evlerde yaşardı, seyahat genelde tek başlarına olurdu. Düşünsenize 1000 kişi aynı sitenin içerisinde yaşıyor şimdi. 100 kişi aynı ulaşım aracının içerisinde seyahat ediyor. Pandemi için şu an yaşadığımız yaşam şekli çok korkunç bir yaşam şekli. Herkesin alınması gereken önlemleri tam olarak alması ve en katı şekilde uygulaması gerekli” diye konuştu.