Türkiye'nin çeşitli yerlerinde yaralı bulunan deniz kaplumbağaları, Ortaca ilçesindeki Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'ndeki tedavilerinin ardından doğaya bırakılıyor
Merkezin Başkanı ve Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Yakup Kaska: "Türkiye'nin her yerinden 600'e yakın kaplumbağa geldi. Bunlardan 360'ı başarılı bir şekilde doğal ortamına gönderildi. 15 kaplumbağanın tedavisi devam ediyor"
Muğla'da 16 yıl önce kurulan Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nde (DEKAMER), şimdiye kadar yaklaşık 360 kaplumbağa tedavi edilerek doğaya salındı.
Akdeniz'in en önemli caretta caretta yuvalama alanlarından biri olan Ortaca ilçesindeki İztuzu Sahili'nin yakınında yer alan merkezde, kurulduğu 2008'den bu yana Türkiye'nin çeşitli yerlerinde yaralı bulunan deniz kaplumbağalarının tedavileri yapılıyor.
DEKAMER Başkanı ve Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Yakup Kaska, AA muhabirine, ağa takılma, misinaya dolanma, olta yutma, sürat motoru çarpması, pervane kesmesi gibi yaralanmalar nedeniyle getirilen yaralı kaplumbağalara cerrahi müdahalede bulunduklarını söyledi.
Kaplumbağanın merkezden taburcu edilmesinin iki şartı bulunduğunu belirten Kaska, bunlardan birincisinin kendi kendine beslenmesi, ikincisinin ise derin tanklarda suyun altında yatarak kalması olduğunu kaydetti.
Hastane ortamında kaplumbağaların tedavilerinin yapılarak doğal ortamına bırakıldığını anlatan Kaska, "Türkiye'nin her yerinden 16 yıldır 600'e yakın kaplumbağa geldi. Bunlardan 360 civarındaki kaplumbağamız başarılı bir şekilde doğal ortamına gönderildi. 15 kaplumbağanın tedavisi devam ediyor. Tabii ki ölümler de oluyor. Biz elimizden geldiğince buradaki kaplumbağaları yaşatmaya çalışıyoruz. Onların doğal ortamına gönderilme sevincini hep beraber yaşıyoruz." dedi.
Akdeniz'deki göç yolculukları takip ediliyor
Kaska, balıkçıların bilgilendirilmesinden, otel ve tesislerin kumsalındaki yuvaların korunmasına kadar eğitim ve bilgilendirme çalışmaları yaptıklarını ifade etti.
Kaplumbağaların kabuklarına yapıştırdıkları teknolojik cihazlarla Akdeniz'deki göç yolculuğunu takip ettiklerini anlatan Kaska, "Kaplumbağaların nerede nasıl beslenip günün hangi saatlerinde suyun altına girip çıktığını, ne kadar sıklıkla nefes aldığını öğreniyoruz. Kumsalın yanında denizlerin de hangi noktalarının önemli olduğunu tespit ediyoruz. Bütün Akdeniz'deki deniz kaplumbağalarının korunması için ulusal ve uluslararası işbirliği yaparak çalışma yürütüyoruz." diye konuştu.
"Müzeyi 60 bin kişi ziyaret ediyor"
Yakup Kaska, 2009'da Deniz Kaplumbağaları Müzesi'ni kurduklarını, her yıl müzedeki materyallere yenilerinin eklendiğini belirtti.
Müzede deniz kaplumbağasının yumurtadan çıkıp suya ulaşması ve yetişkinliğe kadarki sürecin anlatıldığını aktaran Kaska, şöyle devam etti:
"Çeşitli nedenlerle telef olan kaplumbağaların iskeletlerinin sergilendiği müzede, tehlikeye dikkati çekmek için kaplumbağalara zarar veren olta, misina, zıpkın, gemi pervaneleri, ağlar da yer alıyor. Deniz Kaplumbağaları Müzesi'ni Almanya, Hollanda ve İngiltere başta olmak üzere farklı ülkelerden turistler ziyaret ederek Türkçe ve İngilizce bilgi alıyor. Müzeyi her yıl 60 bin kişi ziyaret ediyor. Bunun yüzde 70'ini yabancılar oluşturuyor. Müzemiz merkezimizin en önemli tanıtım alanlarından biri. Ziyaretçiler hem canlı kaplumbağaları görüyor hem de yaşadıkları süreçleri takip ediyor."
Kaska, müze sayesinde nesli tükenme tehdidi altındaki caretta carettalar konusunda farkındalık oluşturduklarını sözlerine ekledi.