İzmir Barosu İşçi Avukatlar Merkezi, işçi avukatların çalışma koşulları ve ücret sorunlarına dikkat çekmek için İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.
İzmir Barosu İşçi Avukatlar Merkezi Sekreteri Av. Ezgi Yağmur Tokatlı, bağımlı istihdam ilişkisiyle çalışan işçi avukatların İş Kanunu, Avukatlık Kanunu ve uluslararası çalışma standartlarına aykırı koşullarla karşı karşıya kaldığını belirtti. Tokatlı, düşük ücretler, eksik bildirilen primler ve özlük haklarından yoksun çalışma koşullarının ekonomik krizle birlikte işçi avukatları mesleklerini sürdüremez noktaya getirdiğini vurguladı.
Tokatlı, avukatlık mesleğinin yalnızca bireysel gelir aracı değil, toplumsal adaletin gerçekleşmesinde kritik bir rol üstlendiğini hatırlatarak, işçi avukatların çalışma koşullarının insan onuruna uygun ve hukuka uygun hale getirilmesi gerektiğini söyledi. İşçi avukatların haklarının mevcut mevzuatla yeterince korunmadığını belirten Tokatlı, barolara denetim yetkisi verilmesi ve disiplin mekanizmasının genişletilmesi gerektiğini kaydetti.
Açıklamada, sorunların kamuoyu gündemine taşınması amacıyla bir imza kampanyası başlatıldığı, somut adımlar atılmaması halinde mücadelelerinin yaygınlaştırılacağı ve Adalet Bakanlığı ile TBMM nezdinde girişimlerde bulunulacağı ifade edildi. Tokatlı, tüm meslektaş ve stajyer avukatları dayanışmaya ve “Hakça Ücret, Mesleki Güvence” imza metnine destek olmaya çağırdı.
BARO BAŞKANI YILMAZ: DUVARA ÇARPIP BİZE DÖNÜYOR
Açıklamada konuşan İzmir Barosu Başkanı Av. Sefa Yılmaz da "Ülkemizin son dönemde geçirdiği çok ağır ekonomik koşullar ve bu koşulların yarattığı sıkıntıların en çok yansıdığı mesleklerden biri belki de en çok yansıyanı avukatlık mesleği. Ve avukatlık mesleğinde de en çok emeği ile çabası ile üretimi ile çalışması ile genç meslektaşlarımız ve bağımlı çalışan işçi avukatlar. Bugün burada meslektaşımız Av. Ezgi Yağmur Tokatlı işçi avukatlar adına yaşanan sorunlar ve bu sorunlarla ilgili bilgileri bizlerle paylaşacaklar. Hep söylüyoruz ülkemizde hukuksuzluk artık her alanda var. Hukuki şiddeti yaşadığımız gibi ekonomik şiddeti de son dönemde inanılmaz boyutlarda yaşıyoruz ve bundan en çok etkilenen de işçi avukatlar. Ekonomik şiddetin özellikle kapitalizmin bu vahşi doğasında bizlere yansımasının ne kadar olumsuz olduğunu anlatmaya kelimeler yetmez. Fiziksel şiddetin sözel şiddetin hukuki şiddetin ve ekonomik şiddetin en çok etkilediği meslek olan avukatlık mesleğinin sorunlar aslında anlatmakla bitmez. Bunlarla ilgili açıklamalarımız birçok defa birçok alanda yaptık. Ama ne yazık ki bu alanda söylenen şeyler sanki bir duvara çarpıp bize döner gibi, sanki söylenmemiş gibi sanki gündeme taşınmamış gibi yok sayılmaya devam ediyor. İşte işçi avukatlar, bağımlı çalışan meslektaşlarla ilgili başlattığımız en azından bu sorunun görünür kılınması, gündeme olmasını sağlamak adına bir imza kampanyası başlattık. Adliyelerin değişik birimlerinde bu imza kampanyasını meslektaşlarımızın imzasına açtık. Buralarda yapacağımız açıklamalar ve aldığımız imzalar ilgili makamlara yeniden bildirilecek.” dedi.
Açıklamanın tamamı şu şekilde:
Bugün kendi haklarımız için buradayız ve bir hak mücadelesi başlatıyoruz.
Ülkemizde bağımlı istihdam ilişkisi içerisinde, işçi avukatlık statüsünde çalışan meslektaşlarımız; İş Kanunu, Avukatlık Kanunu, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin çalışma hakkı ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün belirlediği hükümlere aykırı çalışma koşulları ile karşı karşıya kalmaktadır.
İşçi Avukatlar Merkezi’nin çalışmaları kapsamında, İzmir Barosu tarafından bu soruna ilişkin bir çok forum düzenlendi. Bu forumlarda, işçi avukatların, işveren mestektaşları tarafından mesleğin itibarına yakışmayan düşük ücretlerle, kuruma eksik bildirilen primlerle ve özlük haklarından yoksun çalıştırıldığını; emek - ücret ilişkisindeki sömürünün katlanarak büyüdüğünü bir kez daha gördük.
Bugün geldiğimiz noktada, ülkede ekonomik koşulların iyice kötüleşmesi ile birlikte, işçi avukatların ekonomik koşulları da meslektaşlarımızı mesleklerini ifa edemez noktaya getirmiştir. İşçi avukatlar artık yaşamlarını sürdürebilmek için değil, yalnızca çalışabilmek adına çalışmak zorunda kaldıkları koşulların içine sıkıştıkları açıktır.
Avukatlık mesleği, sadece bireysel bir gelir sağlama aracı değil; toplumsal adaletin gerçekleşmesinde kritik bir rol oynayan kamusal bir meslektir. Avukatlık mesleğinin bu niteliği gereği, meslektaşlarımızın çalışma koşulları ve ücret standartlarının insan onuruna yakışır, adil ve hukuka uygun olması gerekmektedir. Vurgulamak isteriz ki işçi avukatların ücret sorunu, aynı zamanda bir adalet ve savunma sorunudur.
Avukatlık Kanunu ve diğer mevzuattaki düzenlemeler, işçi avukatların hak ettikleri insan onuruna yakışır ücret ve çalışma koşullarına kavuşması için yeterli değildir. Bu nedenle iyi niyetli temennilerin ötesine geçilmeli ve kanunlarda işçi avukatların çalışma koşulları ile ilgili somut adımlar atılmalıdır. Bu doğrultuda; meslektaşlık bilincine uygun olarak barolara denetim yetkisi verilmeli ve disiplin mekanizması genişletilmelidir.
Elbette bu değişikler ancak işçi avukatların sorunlarının kamuoyu gündemine taşınması ile mümkündür. Bilinmesini isteriz ki bu amaçla yapacağımız imza kampanyasına rağmen sorunlarımızı çözümü için somut adımlar atılmadığı takdirde, bu alandaki mücadeleyi yaygınlaştırarak, gerek Adalet Bakanlığı gerek Türkiye Büyük Millet Meclisi nezdinde girişimlerde bulunulacaktır.
Buradan İzmir Barosu olarak tüm meslektaşlarımıza sesleniyoruz. İşçi Avukatların ücret ve çalışma koşullarına ilişkin sorunları; mesleğin onuru ve saygınlığı ile doğrudan ilgilidir. Bu nedenle tüm meslektaş ve stajyer avukatları da dayanışmaya ve İzmir Barosu Baro Odalarında bulunan “Hakça Ücret, Mesleki Güvence” imza metnine taraf olmaya davet ediyoruz.