İktisat Kongresi tanıtım toplantısından:
"TARKAN'A 1 KURUŞ PARA VERMEDİK"
Biz Tarkan'a hiç para vermedik. Sponsorlar Tarkan'a para verdi. Tarkan da o parayı vakıf ve derneklere girmedi. Tarkan'ın cebine kuruş girmedi, bizim cebimizden de bir şey çıkmadı. Yumurta kırılmadan omlet olmaz. Yolları kırıyoruz. Bu hikaye 1-2 sene sonra bitmiş olacak. Biz Körfez'i yüzülebilir hale getireceğiz. En son Güzelbahçe'de mavi bayraklı plaj açtık. Mavi bayrağı Körfez'in içine getireceğiz, göreceksiniz. Buna Bayraklı dahil. Bunun için önce bu yağmur suyu-pis suyu ayrıştırmamız lazım. Çiğli tesisinin imalatını yapmamız lazım. Çiğli'nin suyu iç körfeze akıyor, onu orta körfeze taşıyoruz. Kısacası bunları yapmak mecburiyetindeyiz. İzmir'in sabrına, tahammülüne ihtiyaç duyuyorum. Bunları yapacağız. Herkesin huzurlu yaşadığı şehri, yollarında çukur çamur olmayan şehri yapıyoruz, yapacağız." Habertürk
Soyer, "Biz Tarkan'a hiç para vermedik. Sponsorlar Tarkan'a para verdi." doğruyu söylüyor! Çünkü cebinden çıkan bir para yok!
Tarkan Konserinin de sponsoru İZFAŞ olduğuna göre; dönemin İzBB başkanı Mustafa Tunç Soyer, Tarkan'a hiç para vermedik demekle; yerden göğe kadar haklı değil mi?
İşte Soyer'in "hiç para vermedik" masalının belgesi:
Ayrıca sevgili okurlar; İZFAŞ, Çemişgezek belediyesinin şirketi değil miydi?
Yalnız, Soyer'in İktisat Kongresi tanıtım toplantısında "sıktıklarını" yeniden burada vermeye kalksak; inanın çekeceğiniz "yuh artık"lar devede kulak kalır diyoruz!
Bakar mısınız şu güzelliğe: "Biz Körfez'i yüzülebilir hale getireceğiz. En son Güzelbahçe'de mavi bayraklı plaj açtık. Mavi bayrağı Körfez'in içine getireceğiz, göreceksiniz. Buna Bayraklı dahil."
Sahi balıklar İzmir Körfezi'nde değil, Kaliforniya Körfezi'nde ölmemişler miydi?
Ne diyor Tunç amca, biraz sabır, Mavi Bayrağı Bayraklı'ya da dikeceğiz! Adam haklı, salon boş, yer müsait... Sık babam sık palavraları!
Gelelim şimdi Sayıştay'ın raporuna...
Öncelikle; İktisat Kongresi düzenlemek, İZDOĞA şirketinin amaç ve faaliyetleri alanına giriyor mu?
Girmiyor!
Bu durum; Soyer ve ekibinin ne denli beceriksiz olduğunu, kural ve yönetmelikleri tanımadıkları göstermiyor mu?
Başka bir deyişle; Sayıştay raporu da 5 yıl İzmir'i babalarının çiftliği gibi yönettiklerinin belgesi değil midir?
Buyurun bu ikilinin (Soyer-Eken) İktisat Kongresine...
"BULGU 20: Giderlerin Kuruluşun Faaliyeti ile Doğrudan İlişkili Olmaması ve Finansal Durumuna Uygun Olmaması" başlığı:
Şirketin faaliyet alanı ve ticari hedefleri ile ilişkili olmayan, mali durumu ile orantısız harcamalarda bulunduğu görülmüştür. 26.09.2022 tarih ve 50 sayılı yönetim kurulu kararı ile “Şirket esas sözleşmesi “Şirketin Maksat ve Mevzuu 7, Maddesi: Şirket Tarım, Turizm, tanıtım, kültür sanat vb, faaliyetler yoluyla yerel ekonominin gelişimini destekleyen her türlü faaliyette bulunur ve yatırımlar yapar.” maddesi gereğince, İkinci Yüzyılın iktisat Kongresi ve hazırlık toplantıları için gerçekleştirilecek organizasyon ve faaliyetlerle ilgili paydaş kuruluşlara hizmet tedarik edilmesine, harcama yapılmasına, sözleşmeler imzalanmasına, reklam alınmasına, reklam verilmesine ve organizasyon için gerekli diğer tüm faaliyetlerde bulunulmasına” karar verilmiştir. 15-21.03.2023 tarihleri arasında Şirket tarafından gerçekleştirilen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi için yapılan harcamalar incelendiğinde, Şirket tarafından 2022 ve 2023 yıllarında söz konusu kongre için toplam 29.569.252,32 TL tutarında harcama yapıldığı, sponsorlardan 22.450.000,00 TL gelir elde edildiği, sponsorluk gelirlerinin detayı incelendiğinde bu gelirlerin 8.700.000,00 TL’sinin İzmir Büyükşehir Belediyesinin doğrudan ya da dolaylı olarak hissedarı olduğu şirketler tarafından İZDOĞA A.Ş.’ye ödenen tutarlar olduğu görülmüştür. İlgili kongre için yapılan harcamaların detayına ilişkin tabloya aşağıda yer verilmiştir
Yukarıda yer alan giderler incelendiğinde, temsil ağırlama, katılımcı, reklam, seyahat, yemek giderleri gibi çeşitli başlıklar altında 29.569.252,32 TL harcama yapıldığı görülmüştür. Söz konusu kongre için ise çeşitli şirketlerden 22.450.000,00 TL sponsorluk geliri elde edilmiş olup, gelir ve gider dengesine bakıldığında 7.119.252,35 TL tutarında olumsuz fark bulunmaktadır.
Şirket 6102 sayılı Kanun kapsamında faaliyetlerini yürüten, asıl amacı kar elde ederek ortaklarına kardan pay vermek olan ve işlemlerini bu amaç doğrultusunda gerçekleştiren ticari bir kuruluştur. Dolayısıyla ticari amaçlarla kurulmuş olan İZDOĞA A.Ş.’nin Şirket esas sözleşmesinde yer verilen, tarım, turizm, tanıtım, kültür, sanat gibi faaliyetler yoluyla yerel ekonominin gelişimini desteklemesi düzenlemesinin Şirketin kuruluş amacı ile bağdaşmadığı düşünülmektedir. Diğer bir ifadeyle Şirketin yerel ekonominin gelişimini destekleme gibi görevinin olamayacağı düşünülmektedir. Belediyeler, mahalli müşterek ihtiyaçları karşılamak üzere kurulmuş olan kamu tüzel kişileridir. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 14’üncü maddesine göre, kültür, sanat alanındaki hizmetleri yapma veya yaptırma görevi belediyelerin görev ve sorumluk alanlarında bulunmaktadır."
Sayıştay müfettişleri, kibarca İZDOĞA'nın ne türden faaliyetlerde bulunup bulunmayacağını belirterek, Güven Eken'i uyarırken, dönemin İzBB başkanı olan Soyer'e de belediyelerin görev ve sorumluluklarını hatırlatıyor!
Türkçesi, "arkadaş sen bu İktisat Kongresi işini yüzüne gözüne bulaştırmışsın", "daha sen belediyelerin görev ve sorumluluklarını dahi bilmiyorsun", "gel bu 7.119.252,35 TL'lik zararın hesabını ver" demiyor mu?
Ha... Biliyorsunuz, Mustafa Tunç Soyer'in 10 yıllık Seferihisar'da da belediyecilik faaliyetlerinde bulunmuş bir hali mevcut!
Soyer'in bir de böylesine 10 yıllık Seferihisar faaliyet repertuvarı bulunmamış olsaydı...
Vay ki vay... Düşün artık güzel İzmir'imizin başına gelecekleri!
Devam edeceğiz...
Güven Eken öyle güzel yönetmiş ki İZDOĞA'yı... Sayıştay raporu üzerinden yaptığı ihalelerin belgelerini de yayınlayarak analiz haberlerimizde bulacaksınız...