Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Gençlik Kolları, Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası’nda “Üniversite Politikaları Çalıştayı” düzenledi.
Üniversite Politikaları Çalıştayı’na CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, CHP PM Üyeleri Sinem Kırçiçek, Ozan Işık ve Volkan Memduh Gültekin ile CHP Milletvekilleri Salih Uzun ve Ümit Özlale katılım sağladı.
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, erken seçim mesajları vererek, yerel yönetimleri staj gibi gördüklerini belirtti.
BURASI SURİYE, IRAK DEĞİL!
Çağatay Güç açıklamasında, “Ülkenin gençlerine, düşüncelerine ihtiyacımız var. Jenerasyonlar arasındaki farklar çok fazlaydı. Şu anda yaş oranı çok düştü. Ben kendimden 5 yaş küçük biriyle bambaşka düşünebiliyorum. O yüzden üniversiteli arkadaşların düşünceleri çok önemli. Bana genç siyasetçi diyorlar, 40 yaşındayım. Ancak 20 yaşındaki arkadaşlarımızın düşünceleri çok farklı. Onlarla birlikte olmak ve enerjilerinden faydalanmak beni mutlu ediyor. 1923’te sıfır ekonomi ile başlayan Cumhuriyet, 1999’da dünya ekonomisinin 16’ncı sırasına yükseldi. Sonrasında krizler yaşandı. AKP hükümeti başa geldi. Özelleştirmelerle beraber, yıllarca ülkenin değerlerini 2008’e kadar satıp sonrasında düşüşe geçen bir ülkede şu an 21’inci ekonomiye kadar geriledik. Umutsuzluk, gelecek kaygısı var. Ancak Türkiye Cumhuriyeti çok güçlü bir ülke. Öyle aile devleti değil. Burayı Suriye, Irak değil” dedi.
ERKEN SEÇİM MESAJLARI
Yerel yönetimleri staj gibi gördüklerini söyleyen Başkan Güç, “Umutsuzluğa kapılmayın. Sizlerin arkasında bizim gibi değerli insanların olduğunu bilin. Kendimizi övmek değil sizleri övmek için söylüyorum. Türkiye çok şanslı bir ülke. Zenginlikler içerisinde bir ülkeyiz. Bu ülkenin kalkınması çok kolay. CHP, Türkiye’nin birinci partisi, geleceğe dair hazırlıklarımızı yapıyoruz. Ekrem İmamoğlu ile başlayan süreç, Özgür Özel’in oylarımızı yükseltmesiyle ilk seçimlerde iktidar olacağız. İktidar için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Yerel yönetimlerimiz gençleri, vatandaşlarımızı, yaşlılarımızı düşünüyor. Şu an kamu iş yapmıyor. Tamamen yerel yönetimlere bırakılmış bir durum var. Bizim yerel yönetimlerimiz olmasa vatandaşa dokunan kurum yok. Devletin kamu kurumları kendini vatandaştan soyutladıkları için onların yapması gereken işi biz üstlendik. Biz yerel yönetimleri staj gibi görüyoruz. İktidara hazırlanıyoruz. 2 sene sonra erken seçim olacaktır. Bizim iktidarımızda gençlerimizin sorunlarını çözeceğiz. Sizler için elimizden gelen her şeyi yapacağız” dedi.
RADİKAL GRUPLAR UYARISI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, gençlere “radikalleşmeyin” uyarısı yaparak, “Cumartesi sabahı buraya gelmek bir fedakârlık. Ben 58 yaşındayım. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. O günlerde biz de bir şeylere itiraz ediyor, bir şeyler değişsin diye mücadele ediyorduk. Bu salondan ülkemizin siyasetine önemli katkılar verecek insanlar çıkacak. Bu duyarlılığı göstermeniz, gelecekte de bir şeyler başaracağınızı göstermektedir. Ben gelirken ne konuşabilirim diye düşündüm. Biz gençlere ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda elimizden geldiğince destek vermeye çalışıyoruz. Ancak bugün sizlere İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin faaliyetlerini anlatmak istemiyorum. Bulunduğum pozisyonda gördüğüm gerçeklerden bahsetmek istiyorum. Üniversite çalıştayı yapılırken eğitim kalitesinden bahsetmemiz gerekir. Biraz önce sizlerin de duyduğu konuşmalarda ağırlıklı olarak öğrencilerin barınma, ekonomik sorunlar ve ifade özgürlüğü konuları ele alındı. Bunları bir gerçek olarak sizler yaşıyorsunuz. Şunu fark etmenizi istiyorum: Burada konuşurken sorunları saptamanın ötesine geçen şeyler düşünmelisiniz. Bizler her şeyi yapamıyoruz ancak ne olursa olsun doğruyu anlatmamız ve savunmamız gerekiyor. Siyaset, şikâyet etmekten çok çözüm üretmektir. Bugün sizler neler yapılarak çözümler üretileceğini raporlamalısınız. Çözüm üreten kişiler olmalısınız. Üniversitelerde radikal siyasi görüşler etrafında gençleri toplamaya çalışıyorlar. Bunlara kapılmayın. Dünyada hiçbir radikal görüş etrafında geniş toplum kesimleri toplanmamıştır. Sadece kavga duygusu hissedilir, ardından çözümsüz ve sancılı bir süreç yaşanır. Siz ve arkadaşlarınız radikal görüşler etrafında değil, daha kapsayıcı siyasi yapılarda kendinizi konumlandırmalısınız. Ne zaman adaletsizlik ve ekonomik problemler artarsa radikaller güçlenir. Radikallerin güçlenmesinin bu ülkeye bir katkısı yoktur. Herkesi ortak paydada birleştiren bir siyasete ihtiyacımız var. Düşünürken ve konuşurken arkadaşlarınıza radikalleşmeyi değil, dünyayı mevcut hâliyle görüp çözümler üreten siyasi anlayışı seçin. Bizi yöneten hükümet, üniversitelerin eğitim kalitesine yeterince önem vermiyor. Gençlik ve Spor Politika Belgesi 2012 yılında hazırlanmış. Yasaya göre bu belgenin dört yılda bir yenilenmesi gerekirken, 2012’den bu yana yenilenmedi. Bütçeden Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ayrılan pay 2021 yılında bütçenin yüzde 1,7’siydi. ‘Gençlere değer veren bir hükümet bu payı artırır’ dersiniz ama o günden bugüne azalarak devam etti. 2024 yılında yüzde 1,5 civarında bir pay ayrılmış durumda. Bu rakamlar, bir şeyi düzeltmeye dair niyetin ne olduğunu gösteriyor. Ortaya çıkan tabloda ne eğitimde ne istihdamda yer alan ev genci oranı yüzde 23’e yükseldi. Gençlerin yüzde 70’inden fazlası yurt dışına gitmek istiyor. Türkiye’de iyi bir gelecek olduğuna inanmıyorlar. Üniversite diploması artık işe yaramaz hâle geldi” dedi.
FAKİR AİLELERİN ÇOCUKLARI SINIF ATLAYAMIYOR!
Başkan Tugay açıklamasının devamında, “Sizler eğitimli gençlersiniz. Liyakattan bahsediyoruz, toplumun öne çıkan isimlerinin liyakatli olmasından söz ediyoruz. Ancak içinde yaşadığımız tablo o kadar kötü ki, yoksul insanlar hayatları boyunca liyakat istediğimiz pozisyonlara ulaşamıyor. Ne kadar çalışsalar da belli bir sınıfın ötesine geçemiyorlar. Bu korkunç bir durum. Ben bir öğretmen çocuğuyum, sonra doktor oldum. Bizim zamanımızda çalışarak, meslek sahibi olarak sınıf atlamak mümkündü. Bugün bu neredeyse imkânsız. Artık doktor ya da mühendis olarak yaşayamıyorsunuz. Sahip olduğunuz becerilerden yabancı dile, deneyimlerden CV’ye yazdıklarınıza kadar her şey, paranızın olup olmadığına bakıyor. Türkiye Cumhuriyeti bunu değiştirmezse kendi evlatlarını feda etmiş olacak. Gençlerini daha işin başında dışarı itmiş olacak. Çalışmaya hazır, iyi niyetli yüz binlerce genç, yalnızca yoksul ailelerden geldikleri için dışlanmış olacak. Bunu fark edin. Bu devleti yönetenlerden bu adaletsizliğin bitmesini isteyin ve bunun için çaba gösterin. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak biz bunu kabullenmiyor ve itiraz ediyoruz. Bunun karşısına koyacağımız bir politikayı yakında başlatacağız. Bazen bir arka mahallede, yanında ablasını ya da ağabeyini görmek isteyen bir çocuğun yanında durmanızı isteyebiliriz. Vazgeçerseniz yenilirsiniz. Vazgeçmemek, doğruyu savunmaktır. Sadece şikâyet etmek yetmez; çözüm de üretmeliyiz. Kavgadan çok yapıcı tutumdan yana olun” dedi.
HEDEF GENÇLİĞİN İKTİDARI
CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın konuşmasında, “Bugün burada olmamızın sebebi gençlerin var olduğu alanlarda derinleşen sorunlarımız. Bu sorunlara karşı örgütlü mücadele örmeye geldik. Çalıştayımız bu sorumluluğun bir ürünüdür. Gençler bugün kuşatma altındadır. Barınmadan tutun eğitim, beslenme, güvenli yaşam gibi tüm alanlarda acı bir tablo ile karşı karşıyayız. Gençler geçim derdine düşerek eğitim hakkından vazgeçiyor. Gençler bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle gözaltına alınıyor. Niteliksiz eğitimle, baskıyla bu neslin umutları tüketilmek isteniyor. Bugün 3 bin TL’ye yükselttik diye gurur duydukları KYK bursu ile bir tane çeyrek altın alınamıyor. Hepimizin cebindeki delik giderek büyüyor. Haklarımız engelleniyor. Bu düzene razı olmamızı bekliyorlar. Yemekhane zamlarına itiraz edenleri gözaltına alalım, tweet atsın gözaltına alalım diyorlar. Susan bir gençlik yaratmak istiyorlar. Bizim gençliğimiz her zaman sesini yükseltti. Bizler mücadeleyi büyüteceğiz, bu vatan yedi düvele karşı gençlerin önderliğinde tüm dünyaya örnek oldu. Biz onların evlatlarıyız. Bizim 100 yıllık bir sorumluluğumuz var. CHP olarak KYK burs teklifimizi açıkladık. En az 10 bin TL, en az bir çeyrek altın. Son 6 yıldır, Kasım ayının ilk haftasında açıklanan burs hâlâ açıklanmadı. Buradan da soruyorum Bakana, bunun sebebi beceriksizlik mi yoksa burs rakamından dolayı utanıyor musunuz? Hiç mi gençlerin derdini konuşmuyorsunuz? Bugün gençlere reva gördüğünüz 100 lira ile bir kahve bile içemezsiniz. İfade özgürlüğüne ağır bir baskı var. Öğrenci toplulukları engellemeler içerisinde. Kampüslerde hakkını arayan öğrenciler polis barikatıyla karşı karşıya kalıyor. Biz bugün çalıştayımızda bu tabloya karşı asıl bir hat kuracağımızı konuşacağız. Gençler hakkını alana kadar mücadelemiz devam etmeli. Bu sorunu üstlenmezsek daha kötü bir eserî gelecek arkadaşlarımıza bırakacağız. CHP olarak gençliğin iktidarını kurmayı hedefliyoruz” ifadelerine yer verdi.
CHP İzmir Gençlik Kolları Başkanı Ruhsar Selis Çelik, “İzmir, demokrasinin, dayanışmanın kentidir. Bu kentte üniversite gençliği barınamıyor, geçinemiyor. Geleceğimi kurabilecek miyim sorusunu kendisine soruyor. Bu tablo, gençliği görmeyen bir anlayışın sonucu. Biz bu anlayışa itiraz ediyoruz. Burada söylenecek her söz bu salonda sınırlı kalmayacak. Gençlik kollarımızın politikalarını doğrudan etkileyecek. Bu çalıştay bir yakınma değil, çözüm üretme yeri olacak. İzmir’den yükselen ses Türkiye’nin dört bir yanına umut olarak yayılacak. Umudumuz güçlü çünkü örgütlüyüz. Bu ülkenin yarını gençliği yok sayanların elinde şekillenmeyecek. Gençlik susmaz, geri çekilmez, ülkenin geleceğinden elini çekmez” dedi.