İzmir'in Güzelbahçe ilçesi Türkiye'deki 11 "Rant Cenneti" arasında yer alıyor... 

Malumunuz; İzmir'in "en baba" çevreci Belediye Başkanı Mustafa İnce...

En baba çevreci belediye başkan yardımcısı da Güzelbahçe'de... Mustafa Günay...

İzmir'in en baba çevre derneği de Güzelbahçe'de... GÜLDER... (Çevreci Belediye Başkanı TAK diye hedef gösteriyor, GÜLDER'ciler de orada ŞAK diye bitiveriyorlar!)

İzmir'de inşaat rantına dayalı büyüyen, gelişen en sistemli belediyesi de Güzelbahçe...

Temsil, Güzelbahçe belediyesinin borçları dağ gibi büyürken, yönetenlerin hazinesi de ters yönde büyüyüp onlarca trolün banka hesaplarında birikiyor!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na (KK) Güzelbahçe'de olup bitenleri istediğiniz kadar anlatın, belgelerini önüne koyunuz, kılını kıpırdatamazsınız! Adamın fıtratında böylesine şeyle bulunmuyor, onunkisi sadece dilinde hak, hukuk, adalet, yetim hakkı...

KK'yı Grup Başkanbvekili olduğu günlerde Türkiye nasıl tanımıştı? "Yolsuzlukların üzerine giden adam" diye... Siz hiç duydunuz mu bugüne kadar KK'nın 10 kuruşluk yolsuzluk dosyasını ortaya çıkarıp, kamu yararına sonuçlandırdığını?

Bırakın yolsuzlukları üzerine gitmesini; Abuzittin Kesekağıdı mı yolsuzluk yapanların korkulu rüyası TCK 235'te indirime gidilmesi teklifini TBMM'ye taşıdı? TCK 235, budandıktan sonra bakalım hangi CHP'liler cezaevine girmekten kurtarılmıştır? Temsil, KK bu TCK 235 operasyonunu gerçekleştirmemiş olsaydı, CHP'nin Gürsel'leri siyaset sahnesinde olabilirler miydi?

KK, bugünde sözüm ona Antep Çalıştay'ında kükremiş: "İhale peşinde koşan milletvekili istemiyoruz!"

Yanlış söylemiş olabilir mi? 

Çalıştay sonunda "İhale peşinde koşmayacak olanlar milletvekilliği listelerine konulmayacaktır" gibisinden bir açıklama gelir mi?

Afyon Çalıştay'ın öznesi neydi? "Yerel Yönetimlerde liyakate dayalı yapılanma" değil miydi? Çalıştay sonrası ne oldu? CHP'li belediyelerde liyakat patlaması yaşanmadı mı? Oğlunu şirket müdürü yapandan, kızını şirket yönetimine koyana... Medya, yaza yaza 1 yada bitirebildi mi liyakate dayalı sistemin nasıl çalıştığını?

Tekrar Güzelbahçe'ye dönersek; değişen hiç bir şey yok! Sisteme dahil bir müteahhit misiniz? İstediğiniz yere istediğiniz BETONU kondurabilirsiniz! Yeter ki mevcut sisteme ayak uydurabilesiniz! Gerisi teferruat!

Palamut meşesi mi? Kes gitsin... Kondur betonu!

Menengiç (Çitlenbik) ağacı mı? Kes gitsin... Kondur betonu!  

Kavak ağacı mı? Kes gitsin... Kondur betonu!

Bunlara kim mi dokunur?

Tabii ki DEVLET!

Ne zaman mı?

Bir bilsem!

Bildiğimiz şu ki; çoktan dokunulmuş olacakları!

Ters mi düz mü takarlar orasını bilemiyoruz ama; sütçü zili ha çaldı ha çalacak gibi.....! 

Ne diyordu KK Grup toplantısı konuşmasında "Feriştahı gelse yolumuzdan döndüremezler" gerçi bu sözünün de feri 24 saati bulmadan söndü de! Nasıl mı; söndüğü mü? Bize değil, M. Akif Hamzaçebi denilen MV'ye soracaksınız! 

Güzelbahçe'deki vurgun, talan düzeni ve sistemi de feriştahları tarafından devam etmiyor mu?

GÜLDER mi dediniz?

Onlar 3 yıldır zeytin ağacına çıkan sincap arıyorlar! Ağaç katliamını mı? Göremezler! Sıkar biraz; görsünler de, konuşsunlar da görelim...