Kent suçları ve toplumcu belediyecilik…
Kent suçları ve toplumcu belediyecilik…
ALİ RIZA AVCAN
TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK), İstanbul ve Bursa‘daki uygulamalardan sonra, 24 Ekim 2019 tarihinde “toprak üzerinde yapılan her türlü insan yapımı faaliyetin; canlı yaşamı, ekolojik döngüler, kentsel yaşanabilirlik ve sağlıklı bir çevre üzerinde yarattığı veya yaratacağı tahribat ve bozulmanın ortaya çıkmasına neden olarak işlenen suç” olarak tanımlanan İzmir‘deki kent suçları ile ilgili bir haritayı çevrimiçi olarak hazırlamış ve bizlerin de bu haritayı inceleyip bilgilenmesi amacıyla http://kentsuclari.org isimli bir İnternet sayfasını hizmete açmıştı. (1)
O tarihlerde TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK) kapsamındaki meslek odalarında yönetici olarak görev yapmakla birlikte; şimdilerde belediye başkanı, belediye üst yöneticisi ya da belediye meclis üyesi olarak görev yapan mimar Nilüfer Çınarlı Mutlu, çevre mühendisi Helil İnay Kınay, mimar Ahmet Giliz, şehir plancısı Yusuf Ekici, peyzaj mimarı Elvin Sönmez Güler ve şehir plancısı Özlem Şenyol o tarihlerde bu haritanın hazırlanmasına yardımcı oluyor; hatta, yapılan basın toplantılarında bu konularda açıklamalar yapıyorlardı.
Şimdilerde alan adı bloke edildiği için çalışmayan bu İnternet sayfasını açtığımızda o tarih itibariyle işlenmiş 72 kent suçunun kent haritası üzerinde işaretlendiğini görüp bunların neler olduğunu ayrıntılarını öğrenebiliyor, suçu oluşturan uygulamaların içeriğine ve süreçlerine dair bilgilere ulaşabiliyor ve bu bilgiler üzerinden kent içinde gerçekleştirilmiş kent suçlarını rahatlıkla ifşa edebiliyorduk.
Şu an itibariyle bu haritaya ulaşamamakla birlikte o tarihlerde eş zamanlı olarak TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi yönetim kurulu üyesi şehir plancısı Dr. Dalya Hazar ile İzmir Büyükşehir Belediyesi şehir plancısı Zeynep Yıldırım‘ın birlikte yazdıkları “Kent Suçu ya da Kente Karşı Suç: İzmir Örneği” isimli makaleyi okuduğumuzda (2), bu 72 kent suçundan bazılarının Basmane Çukuru, Kültürpark, Ege Palas Oteli, Üçkuyular pazar yeri/İstinye Park AVM, Bahçeşehir Çiçekli Köy Kampüsü, Özdilek AVM ve Oteli, Zorlu Gökdelen Projesi ve imar planı, Folkart İncity, Konak tünelleri, Mahal Bomonti ve Çandarlı Liman Projesi gibi kentin doğasına ve yaşamına müdahale eden kent suçları olduğunu öğreniyorduk.
Ama şimdi ne olduysa oldu, 2019 yılından bu yana bu kentte Rönesans Holding‘in Rönesans Eğitim Vakfı (REV) eliyle yaptığı Neva Yalı, İZKA İnşaat tarafından Yeşildere‘ye yapılan Merkez Yaşam Konak, Alsancak‘ın arka cephesine yapılan onlarca gökdelen, Yamanlar Dağı yamaçlarına yapılan şehir hastanesi ve konut inşaatları, Tınaztepe Üniversitesi tarafından Buca‘da yapılan hukuka aykırı yüksek binalar bu haritaya işlenmiyor ve bu suçlar kamuoyuna ifşa edilmiyor.
Ancak TMSF tarafından satılmak istenen İzmir Elektrik Fabrikası arsasına yapılacak 30 katlı gökdelene, TMMOB İzmir İKK tarafından düzenlenip benim de katıldığım 21 Kasım 2024 tarihli basın açıklamasında, Konak belediye başkanı mimar Nilüfer Çınarlı Mutlu bu gökdelenin yapılmasını mümkün kılacak olan imar planı değişikliğine karşı çıkarak “İsteğimiz, Elektrik Fabrikası’nın restore edilerek kamusal kullanıma açılması. Bu bir miras, bu mirasa bu kentli sahip çıkmak zorunda. Bütün kenti yanımızda olmaya ve bizimle birlikte dayanışmaya davet ediyoruz” çağrısı yapıyor ve bizler de onu destekliyorduk. (3)
Üstüne üstlük İzmir Elektrik Fabrikası‘nın hemen yakınında ruhsatları belediyelerce verilmiş onlarca gökdelenin ve gökdelen inşaatının daha yükseğe çıkmak uğruna göğün en yükseği arş’ına doğru ilerlediği bir ortamda!
Ancak İzmir Elektrik Fabrikası ile ilgili imar planlarının Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı‘nca değiştirilerek o parsele 30 katlı bir gökdelenin yapılmasına karşı çıkan Konak belediye başkanı mimar Nilüfer Çınarlı‘nın, seçim çalışmaları sırasında ziyaret ettiği Basmane Kocakapı mahallesi halkının kendisinden kentsel dönüşüm konusunda yardım istemesi üzerine, eliyle hemen yakındaki Diyarbakırlı müteahhit mimar Azat Yeşil‘e ait 38 katlı ve 380 daireli İZKA gökdelenini işaret ederek “isterseniz size müteahhit de buluruz” dediğini bu olaya tanık olan birbirinden bağımsız üç haber kaynağım sayesinde biliyor ve siyasi arenanın yeni bir aktörü olarak, sırf seçilebilmek uğruna yapılan ittifaklar nedeniyle eski söylediklerinden farklı bir tutum alabileceği ihtimalini düşünerek bu bilgiyi bir köşeye not almıştım.
Ancak aldığım bu notun mürekkebi henüz kurumadan, geçtiğimiz günlerde Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi giriş katındaki danışma biriminden aldığım Konak Belediyesi‘ne ait ait 20 Aralık 2024 tarihli bir gazete/derginin ön ve arka yüzlerini görüp ön yüzde söylenenlerle arka yüzdeki göklerin arş katını zorlayan İZKA gökdelenini görünce, bu kaygımda ne kadar haklı olduğumu bir kez daha anladım.
Efendim, yaşadığım şaşkınlığın ayrıntılarını sizlere anlatmaya çalışayım….
Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi‘nin giriş katındaki danışma biriminden aldığım bu sekiz sayfalık dergi/gazete, “İZKONAK, İz Dergi Özel Sayı” başlığını ve 20 Aralık 2024 tarihini taşıyordu. Anlaşıldığı kadarıyla Tunç Soyer döneminde pek bir makbul olup İzmir‘deki bazı inşaat şirketlerinden destek alıp ödüller dağıtan İz Gazete, geçtiğimiz dönem mimar Abdül Batur‘a yaptığı gibi yeni belediye başkanını allayıp pulladığı bir dergiyi, tabii ki o tam sayfalık reklam için İZKA İnşaat‘tan aldığı ücretle “0” maliyetli hale getirerek belediyeye teslim ediyor ve belediye de bu gazeteyi reklam amacıyla ücretsiz dağıtıyordu.
Belediyenin ve belediye başkanının reklamını yapmak amacıyla hazırlanıp pazarlandığı anlaşılan bu derginin manşetine, belediye başkanı mimar Nilüfer Çınarlı Mutlu‘nun gülümseyen büyük bir fotoğrafıyla yine büyük harflerle yazılmış “Toplumcu Belediyecilik Konak’tan yükseliyor” başlığı yerleştirilerek manşetten daha küçük bir bölümde bir kaç sözcük ile belediye başkanının 8 ayda yaptıkları özetlemeye çalışıyor, bu bölümün hemen altında da İzmir‘deki tüm gökdelenlerin uygulama projelerini yaptığı için “Bayan Gökdelen” lakabı ile tanınıp bilinen ve yakın zamanda BASİFED başkanı olması nedeniyle mimar Nilüfer Çınarlı Mutlu ile birlikte Konak Belediyesi Personel İstihdam Ofisi‘nin açılış kurdelesini kesen mimar Semiha Güneş‘le birlikte çekilmiş bir fotoğraf yer alıyordu.
Buraya kadar her şey beklendiği gibiydi ve olağanüstü bir durumun yokluğu nedeniyle benim bu gazete/dergi üzerinden çıkaracağım yeni bir haber yok gibiydi. Ancak eski zamanlarda spor haberlerini okumak için yaptığımıza benzer şekilde gazeteyi çevirip arkasına baktığımızda, ön sayfada yazılı olan yükselen toplumcu belediyecilik ifadesine nazire yaparcasına; daha doğrusu onu çürütürcesine İZKA İnşaat‘ın Konak ilçesinde, Yeşildere vadisinde yaptığı gökdelenin yükselip işyerleriyle dairelerinin satıldığını duyuran bir ilanla karşılaşıyorduk. Hem de yanından yakınından geçen ya da uzaktan görüp fark eden herkesin, “bu, burada ne arıyor?” diye sorular sorduğu, bu yaparken de bunun bir kent suçu olduğunu vurguladığı Diyarbakırlı müteahhit mimar Azar Yeşil‘e ait İZKA gökdelenini görüyorduk.
“Bu ne alaka şimdi” ya da “bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” dercesine; hatta, “Konak’tan yükseldiği söylenen toplumcu belediyecilik, Yeşildere’den yükselen bu gökdelen mi acaba?” diye sormaktan kendimizi alamıyorduk…
Üstüne üstlük sol görüşün en radikalinden en ılımlısına uzanan bir yelpazedeki mimar, mühendis ve şehir plancılarını kendi çevresine toplamış, bir zamanlar ya da şimdilerde gözünü kestirdiği bazı gökdelenlere, özellikle tarihi kent merkezinde yapılmak istenenlere karşı çıkıp bazılarına; özellikle de içinde bulunduğu doğal çevre ile yerleşim dokusunu dikkate almayan İZKA gökdelenine karşı çıkmayan, onun için basın açıklaması yapmayan; aksine onun kendi belediye gazetesi/dergisi eliyle reklamının yapılmasına izin veren mimar ve TMMOB yöneticisi bir belediye başkanı bizlere ne mesaj vermek istiyor, acaba bu durumdan gözünden mi kaçtı ya da basın danışmanları bunun farkında değil mi? diye düşünmekten kendimizi alamıyorduk.
Bildiğim kadarıyla, İZKA İnşaat‘ın “Merkez Yaşam Konak” adını verdiği bu gökdelen, tapunun İzmir İli, Konak İlçesi, Kocakapı mahallesi 11153 ada, 1 parselinde kayıtlı 7.401,17 metrekarelik arsa üzerinde. Söz konusu arsa, daha önceleri İzmir ve Ege Bölgesi‘ndeki küçük esnaf ve bakkallara mal tedarik etmek amacıyla Bursa Büyükşehir Belediyesi‘nin hissedar olduğu BESAŞ şirketine aitti ve burada Besaş‘ın toptan gıda satış merkezi bulunmaktaydı. Bu deponun uzun yıllardır kullanılmayıp harabe haline gelmesi üzerine, % 40 oranındaki hisseyle Gültekinler Grup İnşaat San. ve Tic. A.Ş., % 50 oranındaki hisseyle İZKA Gayrimenkul İnşaat A.Ş. ve % 10 oranındaki hisseyle VBZ İnşaat ve Tic. Ltd. Şti.‘nin satın aldığı arsa 2020 yılında mahkeme kararı ile İZKA Gayrimenkul İnşaat A.Ş.‘e satılmış ve buradaki yapının yüksekliği Konak Belediyesi tarafından düzenlenip İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nce onaylanan 2021 tarihli imar planı değişikliği ile düşürülmekle birlikte; kat yüksekliğini düşürüyormuş gibi gözüken bu imar planı değişikliği, TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın açtığı dava sonucunda İzmir 1. İdari Mahkemesi’nin kararı ile bozulmuş ve bu mahkeme kararı istinaf mahkemesine taşındığı için mahkemenin ne karar verdiği/vereceği; ayrıca, mahkeme süreçleri devam ederken inşaata devam edilip edilmediği gibi konular da bilinmiyor…
Anlayacağınız İzmir‘deki herkesin gözü önünde yeni bir kent suçu işlenmiş ve bu suçla ilgili sabıka kaydı 2019 tarihli İzmir Kent Suçları Haritası‘na işlenmemiş durumda…
İşte o nedenle, 20 Aralık 2024’den bu yana geçen sürede Konak Belediyesi‘nden yaptıkları bu gaf konusunda bir açıklama, bir düzeltme gelir diye bekledik; ama boşuna!
Anlaşılan o ki, yapıp eyleyen bir belediye başkanı olmak yerine polis eşliğinde yıkıp yok eden bir belediye başkanı olmayı amaçlayan uygulamalardan vazgeçilmesi, Basmane‘deki kaçak fırın inşaatına, seçim sonrasında ruhsat alıp çalışmaya başlayan Çorakapı Camisi yanındaki otele ve mimar Abdül Batur döneminde Pazaryeri mahallesi muhtarının Pazaryeri Camisi bitişiğinde, belediye pikaplarını kullanarak yaptırdığına tanık olduğum kendisine ait kaçak binaya ve halen devam etmekte olan kaçak, ruhsatsız yapım, onarım faaliyetlerine müdahale edilmesi, toplumsal amaçlarla bağışlanan Basmane Nebahat Tabak Semtevi‘nin halka açılması gibi değişik konularda yaptığım dostça uyarı ve önerilere bugüne kadar tepki verilmemesi nedeniyle, bu kez de Konak Belediyesi-İz Gazete-İZKA İnşaat zinciri üzerinden karşımıza çıkan ve belediye başkanının bugüne kadar yapıp eylediği her şeye zarar veren olumsuz manzaradan söz ederek gündeme getirdiğim bu olaya da tepki verilmeyeceğini umuyorum.
Bir tesadüf neticesinde gözümüze çarpıp aslında “Konak’ta yükselişte olan toplumcu belediyecilikle” hiç ilgisi olmayan; aksine, “ama hiç paramız yok” söylemi ile başlayıp kentteki rantı her biri ayrı bir “kent suçu” olan gökdelenler ve “gökdelenci bayanlar” eliyle arttırma düşünce ve uygulamasıyla zarar veren bu tür “sponsor gökdelenci firma-işbitirici gazetecilik” anlayışının ürünü basit kurnazlıklara son verilmesi, bu tür çalışmalarda yerel basın eliyle belediye yönetiminin önüne açılan tuzaklara dikkat edilmesi; ayrıca, TMMOB İzmir İKK tarafından 2019 yılında hazırlanan İzmir Kent Suçları Haritası uygulamasına, tüm İzmir‘i; özellikle de Yeşildere‘deki İZKA gökdelenini kapsayacak şekilde devam edilmesi dileğiyle…
(1) https://www.tmmob.org.tr/icerik/izmir-ikk-izmir-kent-suclari-haritasini-kamuoyuyla-paylasti
(2) Hazar, D., Yıldırım, Z., Kent Suçu ya da Kente Karşı Suç: İzmir Örneği, İdealkent Dergisi, Sayı 30, Cilt 11, 2020, s.747-776, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/889844
(3) https://www.konak.bel.tr/haber/baskan-mutludan-elektrik-fabrikasi-icin-ortak-mucadele-cagrisi-3433
Not: Avcan'ın yazısı Kent Stratejileri Merkezi'nden (Facebook) alınmıştır.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.