Göçmenlerin yaşadığı dramın simgesi Alan bebeğin ölümünün 6. yılı
Göçmenlerin yaşadığı dramın simgesi Alan bebeğin ölümünün 6. yılı
Muğla'nın Bodrum ilçesinde kıyıya vuran minik bedeniyle göçmenlerin yaşadığı dramın sembolü haline gelen Alan bebeğin ölümünün üzerinden 6 yıl geçti
Üzücü olayın ardından basına ve kamuoyuna adı "Aylan bebek" olarak yansıyan Suriyeli çocuğun acısı, yüreklerdeki tazeliğini koruyor
Anma etkinliğinde sahili çiçeklerle süsleyen katılımcılar, çocuğun bedeninin kıyıya vurduğu şekilde kumsala uzandı
Ailesiyle Suriye'deki savaştan kaçıp daha iyi bir yaşam umuduyla çıktıkları yolculukta teknenin batması sonucu hayatını kaybeden 3 yaşındaki Alan bebek, ölümünün altıncı yılında, cansız bedeninin bulunduğu Muğla'nın Bodrum ilçesindeki sahilde anıldı.
Bodrum'da 14 kişinin bulunduğu fiber teknenin 2 Eylül 2015'te batması sonucu Suriyeli Alan bebeğin de arasında olduğu 5 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayda, minik Alan'ın cansız bedeni Akyarlar Mahallesi'ndeki Fenerburnu Sahili'ne vurdu.
Kıyıya vuran cansız bedeniyle dünyayı derinden sarsan Alan bebeğin ölümünün üzerinden 6 yıl geçse de acısı yüreklerdeki tazeliğini koruyor.
Üzücü olayın ardından basına ve kamuoyuna adı "Aylan bebek" olarak yansıyan Alan bebek, her yıl 2 Eylül'de Fenerburnu Sahili'nde anılıyor.
Anma etkinliğine, Bodrum'da çekimleri yapılan "Aylan Baby" isimli filmin yönetmeni Ömer Sarıkaya, filmin bazı oyuncuları ile yerli ve yabancı tatilciler katıldı.
Sahile begonvil çiçekleriyle "Aylan Baby" yazıldı. Aralarında çocukların da bulunduğu grup, aynı Alan bebeğin cansız bedeninin sahile vurduğu gibi kıyıya uzanarak, mültecilerin yaşadığı drama dikkat çekmeye çalıştı.
Yönetmen Sarıkaya, AA muhabirine, 2015'te kıyıya vuran cansız bedeniyle tüm dünyayı derinden sarsan Alan bebeğin ölümünün üzerinden altı yılın geçtiğini söyledi.
O günden bu yana değişen hiçbir şeyin olmadığını belirten Sarıkaya, "Bu bana göre Birleşmiş Milletlerin utancıdır. O günden bu yana binlerce belki de on binlerce Alan bebekler bu denizlerde maalesef hayatını kaybetti. Umarız ki dünya bir daha buna göz yummaz ve böyle bir şey yaşanmaz." dedi.
Sarıkaya, yaşananların bir insanlık utancı olduğunu ve dünya bu utancı görsün diye anma etkinliğini düzenlediklerini dile getirdi.
"Alan bebek insanların yüreğini yaktı ve sembol oldu"
Bu tür olayların herkesin başına gelebileceğini ve insanlığın artık uyanması gerektiğini anlatan Sarıkaya, şöyle devam etti:
"İyi ki Türkiye Cumhuriyeti var, iyi ki insanlığın merhameti ülkemiz var. Dünyanın hiçbir ülkesi ülkemiz kadar merhametli ve şefkatli değil. Keşke bütün dünya ve Avrupa ülkeleri de Türkiye gibi olsaydı, böyle olaylar asla olmazdı. Alan bebeği bugün ölümünün 6. yılında anmak için ve insanların unutmaması için burada toplandık. Tıpkı Alan bebek gibi kırmızı tişörtüyle insanları buraya getirdik. Alan bebek insanların yüreğini yaktı ve sembol oldu. Dünyanın da bu olayı unutmaması gerekir. 'Aylan Baby' filmimiz hazır ama salgından dolayı yayınlanamadı. Salgın biter bitmez Allah'ın izniyle tüm dünya sinemalarında yer bulacaktır."
Anma etkinliğine eşi ve çocuğuyla katılan İran asıllı ABD vatandaşı Sam Divdad ise Bodrum'a ailesiyle tatil için geldiğini ve anma etkinliğine katılmak istediğini ifade etti.
Yaşanan olaydan dolayı üzüntü duyduklarını anlatan Divdad, "Umuyorum ki gelecekte insanlar birlikte olurlar ve barış içinde yaşarlar. Böyle bir trajedinin bir daha yaşanmamasını diliyorum." dedi.
Fereshteh Divdad da Suriyeli Alan bebeğin ölümüne çok üzüldüğünü ve etkilendiğini belirterek, bir daha böyle olayların yaşanmamasını temenni etti.
"Çocuğu olanlar bunu daha çok hissediyor"
Etkinlikte yer alan iş insanı Sedat Parlar, Alan bebeğin ölümünün insanların kalbini sızlattığını söyledi.
Parlar, "Çocuğu olanlar bunu daha çok hissediyor. Bir bebeğin dalgalarla sahile vurması çok üzücü bir şey. İnsanın içini karartan bir olay. Bunu yaşamak kötü." ifadesini kullandı.
İlçe sakinlerinden Kemal Sarıkaya ise Alan bebeğin kıyıya vurduğu üzücü olayı dün gibi hatırladığını anlattı.
Bütün dünyanın bu dramı unutmaması gerektiğini belirten Sarıkaya, "Biz de her yıl çocuklarımla bu sahile anmaya geliyoruz. Orta Doğu'daki savaşların bitmesini istiyoruz. Ben de bir babayım, onun için buradayım. Türkiye gibi diğer ülkelerin de mülteci kabulünü ve yardımlaşmayı yapmasını bekliyorum." diye konuştu.
Bodrum'da 2 Eylül 2015'te Yunanistan'a geçmek isterken bindikleri teknenin batması sonucu Suriyeli 3 yaşındaki Alan Kurdi'nin yanı sıra ağabeyi ve annesinin de aralarında bulunduğu 5 kişi yaşamını yitirmişti. Alan bebeğin sahile vuran cansız bedeninin görüntüleri, Suriye'deki savaşın korkunç yüzünü bir kez daha ortaya koymuş, uluslararası toplumun da mülteci sorununa dikkatini çekmişti.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.