Bir kozmetik firması tarafından düzenlenen söyleşiye katılan başkan Özbek, hayatı, iş dünyasına girişi ve Galatasaray Kulübü ile ilgili açıklamalarda bulundu.

"Şampiyonlukla ilgili bir tereddütümüz yok. Tamamen buna odaklı çalışıyoruz. Pazar akşamki (Beşiktaş derbisi) gibi yol kazaları olabilir." diyen Özbek, "Bu sporun içinde var. Çok iyi bir kadromuz, iyi bir teknik ekibimiz var. Başka takımlara da kaybettik. Bundan etkilenmiyoruz. Şampiyonluğun en büyük adayı Galatasaray." ifadelerini kullandı.

Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, Süper Lig'in 37. haftasında Fenerbahçe'yi ağırlayacakları derbiyle ilgili, "Galatasaray-Fenerbahçe derbisine büyük bir önem atfetmiyoruz. Sıradan lig maçlarından bir tanesini oynayacağız. Benim kanaatime göre şampiyonluk düğümü o maça kadar çözülmüş olacak. Ortamı çok da germeye gerek yok. Zaten Türkiye gergin bir ortamdan geçiyor. Tüm çabamız bu gerginliği artırmamak, Türk toplumunu kutuplaştırmamak için. En büyük talebimiz bu. Herkesle iyi geçinmeyi, barışık olmayı hedefliyoruz. Gerginliğin kimseye fayda getireceğini düşünmüyorum." diye konuştu.

"Herkes Galatasaray ile uğraşıyor"
Başkan Özbek, futbolda rekabet ettikleri herkesin koalisyon halinde kendileriyle uğraştığını ileri sürdü.

Ligin 30. haftasındaki Corendon Alanyaspor maçında ilk tercih olarak oyuna alınmamasını sorun ederek bundan sonraki müsabakalarda forma giymek istemeyen ancak sonrasında özür dilemesiyle affedilen Bafetimbi Gomis'in durumuna da değinen Özbek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Herkes Galatasaray ile uğraşıyor. Mücadele ettiğimiz rakiplerimizin hepsi, şu anda bir koalisyon halinde Galatasaray'a çelme takmak için çabalıyor. Gomis konusu aile içindeki bir olay. Gomis'in bir maçta sakatlığı vardı, oynamadı. Hemen rakiplerimiz olayı köpürttü, basın da buna destek verdi. Aile içinde olabilecek normal olayların dışında bir şey yok. Gomis bizim sembol oyuncumuz, Galatasaray'ın aslanıdır. Böyle de kalacaktır. Onunla ilgili uzun vadede Galatasaray'a nasıl hizmet edeceğini düşünüyoruz. Bunun bir sorun olarak yansımasından şikayetçiyiz. Sıkıntılar olabilir, kızabilirsiniz ama aile olmanın getirdiği özelliklerle bunlar en kısa sürede çözüme ulaştırılır. Biz de onu yaptık."

Kulüp başkanlarının TFF'ye ziyaretleri
Dursun Özbek, kulüp başkan ve yöneticilerinin sürekli Türkiye Futbol Federasyonuna (TFF) gitmesinden rahatsız olduğunu, bunu sormak için kendisinin de Riva'ya gittiğini dile getirdi.

Kulüp başkanlarının Kulüpler Birliği Vakfı toplantıları aracılığıyla TFF ile görüşme imkanı olduğunu hatırlatan başkan Özbek, şunları kaydetti:

"Rekabetin saha içinde kalması gerek. Futbolun gelişmesi, sevilmesi ve büyümesi için çaba sarf ediyoruz. Sorunlarımızın ortak olduğunu düşünüyorum. Galatasaray'ın sorunu ile Fenerbahçe'nin Beşiktaş'ın ve Trabzonspor'un sorunları arasında fark yok. Süper Lig veya hakemlerle ilgili bir sorun varsa zaten bu ortak. Kulüpler Birliği Vakfında bir araya geliyoruz, sorunlarımızı camia içinde çözmeye çalışıyoruz. Federasyonla ilişkinin bu seviyede olması lazım. Ne zaman münferiden gitmeye başlarsanız, yorumu farklılaşıyor. Ali (Koç) Bey gitti, arkasından ben gittim, sonra başkası gidecek. O zaman çözüm üretmenin zorluğu ortaya çıkıyor. Bunun çok sık tekrarlanması izahatta güçlük getiriyor. Ben gittim ve Sayın TFF Başkanı'na, 'Ne konuşuyorsunuz?' diye sordum. Futbolun problemleri varsa bütün takımların problemi olduğunu, bunun ortak bir toplantıda çözülmesi gerektiğini söyledim. Münferiden neyi çözmeye çalıştıklarını sordum."

"Tüm maçlarımızı kazanıp lig sonunda şampiyonluğa ulaşacağız"
Özbek, Süper Lig'de kalan tüm maçlarını kazanarak şampiyon olacaklarını ileri sürdü.

Sarı-kırmızılı taraftarların Nef Stadı'ndaki desteğine değinen Özbek, "Galatasaray taraftarı başka bir şey. Bu sezon yaklaşık 50 bin kişiye oynuyoruz. Böyle bir desteğin başka kulüpte olduğunu zannetmiyorum. Bugüne kadar verdikleri ve bundan sonra verecekleri destekten dolayı teşekkür ediyorum. Sporcusu, taraftarı, yönetimi el ele verdiğinde, Galatasaray'da başarı kaçınılmaz. Odaklandığımız şey, oynayacağımız 5 maçın tamamını kazanmak. Deplasman karnemiz iyi. Deplasman ya da iç saha ayrımımız yok. Beş maç oynayacağız. Tüm maçlarımızı kazanıp, lig sonunda şampiyonluğa ulaşacağız. Şampiyon belli, ikici ve üçüncü kimin olacağı tartışması var." şeklinde görüş belirtti.

"Bizim misyonumuzda Avrupa'daki rakiplerimizle yenmek var"
Dursun Özbek, misyonlarının Avrupa'daki kulüpleri yenmek olduğunu, rakiplerinin ise böyle bir söylemde bulunmadığını kaydetti.

Başkan Özbek, Galatasaray'ın 17 farklı branşta faaliyet gösterdiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Galatasaray bir spor kulübüdür. 17 branşta, 2 bine yakın sporcumuz var. Bunları yetiştiriyoruz. Üzerimize düşenleri büyük bir özveriyle yapıyoruz. Galatasaray, olimpik sporları Türkiye'ye getiren kulüp. Bizim bir misyonumuz ve vizyonumuz var. Bizim misyonumuzda Avrupa'daki rakiplerimizle rekabet etmek ve onları yenmek var. Diğer kulüplerin böyle bir misyonu ve söylemi yok. Sporda kalıcı başarıyı sağlayabilmek için finansal yapıyı düzeltmemiz gerek. Şu andaki planlamamız, yaptığımız projelerle önümüzdeki 25 yılın nakit akışını sağlamak. Sportif faaliyetlerdeki başarı için çalışıyoruz."

"Herkesin kendi işine bakması lazım"
Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, rakiplerin gündeminin sürekli Galatasaray olduğunu öne sürerek, "Herkesin kendi işine bakması lazım." dedi.

Bu sezon futbolda yaptıkları harcamaların geçmiş yıllara göre düşük olduğunu aktaran Özbek, "2014'te başkan yardımcısıydım. Rahmetli Duygun Yarsuvat döneminde futbol şubesine Ali Dürüst ve Abdurrahim Albayrak bakıyordu. Kulübün mali yapısı ve insan kaynakları bana bağlıydı. 2015'te başkan olduktan sonra 3 transfer dönemi yaşadım. Galatasaray'ın en kabul edilebilir transfer harcamasını bu sezon yaptık. Geçen sezonki maaşlarla aynı seviyedeyiz. Şu anda 30 milyon avro civarında. Buraya 90 milyon avrolardan geldik. Bonservis bedeli satış ve alış farkına bakıldığında, maliyet yaklaşık 20 milyon avro. 2017'de transferleri yaptım. Bu transferin hepsi iyi miktarlarla satıldı. Bugün aldığımız oyuncuların hepsinin Avrupa seviyesinde talebi var. Galatasaray'da bu işi iyi yönettiğiniz zaman zarar etmek mümkün değil." şeklinde konuştu.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç'un geçmişte harcamalarıyla ilgili Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur'a, "Ne para harcadın." demesini hatırlatan Özbek, "Herkesin kendi işine bakması lazım. Rakip takımlar, 3 saatlik toplantılarında 2,5 saat Galatasaray'ı konuşuyorlar. Kendi işinize bakın kardeşim. Galatasaray ile ne işiniz var? Biz sahada rekabet edelim. Böyle bir koalisyon var. Kendi işleriyle hiçbir alakaları yok, sabah Galatasaray, akşam Galatasaray uğraşıyorlar. Bilmiyorlar ki bunlar daha fazla kenetliyor ve daha kuvvetli mücadele etmesini sağlıyor. Türk futbol tarihinin en başarılı takımı Galatasaray. Bunun sebebi de camianın böyle durumlarda kenetlenmesi." değerlendirmesinde bulundu.

Dursun Özbek, kulüp başkanlığındaki en büyük hayalinin Türkiye Bankalar Birliği ile imzalanan yapılandırma anlaşmasından çıkmak olduğunu dile getirerek, "Ne yapıp edip onlara olan 2 milyar 200 milyon liralık borcu ödeyip, yapılandırma sözleşmesinden çıkacağız. Bu hedefe yürüyoruz. Yaptığımız tüm projelerde bu var." şeklinde konuştu.

Söyleşiyi sarı-kırmızılı kulübün başkan yardımcısı Niyazi Yelkencioğlu ve 1905 Galatasaraylı Yönetici ve İş İnsanları Derneği Başkanı İbrahim Hatipoğlu da izledi.

Aksan Kozmetik Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Kutanoğlu, Süper Lig'in 32. haftasındaki Beşiktaş derbisinin kaybedilmesiyle ilgili, "Bence Beşiktaş'a ikincilik şansı, Fenerbahçe'ye üçüncülük ihtimali doğdu." yorumunu yaptı.

Organizasyon, Dursun Özbek'e plaket takdim edilmesiyle sona erdi.