İzmir’in Çiğli ilçesinde belediye çalışanlarının başlattığı eylem 16. gününe girdi.

Tüm Bel-Sen ve Tüm Yerel Sen üyeleri, aylardır ödenmeyen Sosyal Denge Tazminatları (SDT) nedeniyle iş bıraktı. Sendikalar, “Memurun hakkını yedirmeyiz, emeğin üstünde hiçbir irade tanımayız” mesajını verdi.

Tüm Yerel Sen İzmir 2 Nolu Şube tarafından yapılan açıklamada, Sosyal Denge Tazminatlarının memurun yasal hakkı olduğu vurgulanarak, “Bu ödemelerin yapılmaması açıkça emek gaspıdır. Biz bu kurumların asli unsurlarıyız. Emeğimizin karşılığı olan SDT kimsenin lütfu değildir” denildi.

Tüm Bel-Sen İzmir 2 Nolu Şube ise, belediye yönetiminden somut bir ödeme planı sunulana kadar direnişi sürdüreceklerini belirterek “Bugün hizmet üretmiyoruz, emeğimizin karşılığını alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” açıklamasında bulundu.

Tüm Bel-Sen İzmir 2 Nolu'nun açıklaması şu şekilde:

ÇİĞLİ DİRENİŞİ 16.GÜNÜNDE...

Bugün taleplerimize karşılık verilmediği için Tüm Bel-Sen 2 Nolu Şube olarak Çiğli Belediyesinde hizmet üretmiyor, hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanıyoruz.

Değerli basın emekçileri,
16 gündür Çiğli Belediyesi önünde el ele, kol kola, omuz omuza mücadele verdiğimiz değerli yol arkadaşlarım,

Hepinizi, bu onurlu direnişinizden dolayı Tüm Bel-Sen İzmir 2 Nolu Şube Yürütme Kurulu adına saygıyla selamlıyorum.

Bugün Çiğli Belediyesi önünde yankılanan ses, sadece bir protestonun sesi değildir!
Bu ses, adaletin, onurun ve gasbedilen emeğin sesidir.
Sabrımız tükendiği, alın terimiz hiçe sayıldığı için buradayız.
Bugün hizmet üretmiyoruz!
Bugün hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanıyoruz!

Aylardır süren iyi niyetli bekleyiş artık dayanılmaz bir zulme dönüşmüştür.
Bizler, Çiğli Belediyesi emekçileri, bu kentin kalbiyiz, damarlarıyız, nefesiyiz.
Gündoğumundan gece yarılarına kadar bu kentin düzeni, temizliği ve hizmeti için ter döken biziz.
Ama biz bu kenti yaşatırken, belediye yönetimi bizi yok sayıyor, görmezden geliyor.

“Ödenek yok, bütçe yetersiz” diyorlar.
Bu sözler artık Çiğli Belediyesi emekçilerine inandırıcı gelmiyor!
Bütçe bir tercihtir.
Ve bu tercihte, emekçinin maaşı ve TİS alacağı bütçenin ilk kalemi olmalıdır!
Lüks araçlara, tanıtım kampanyalarına, makam harcamalarına kaynak bulanlar;
emekçinin alın terine sıra gelince mi bütçeyi hatırlıyor?

Bu vicdansızlıktır!
Bu vurdumduymazlıktır!
Bu, emeği yok saymaktır!
Bu, emekçinin onurunu ayaklar altına almaktır!
Ve biz, onurumuzu çiğnetmeyeceğiz!

Biz, sadaka ya da merhamet istemiyoruz.
Biz, bedel ödeyerek, mücadeleyle kazandığımız yasal hakkımızı, TİS alacaklarımızı talep ediyoruz!
Bu hak pazarlık konusu yapılamaz, keyfi olarak ertelenemez!
Belediye yönetimi şunu iyi bilmelidir ki:
TİS alacaklarımız ödenene kadar bu mücadele bitmeyecek!

Çiğli Belediye Yönetimine Son Kez Uyarıyoruz!
“Para yok” bahanesini bırakın!
Emekçinin alacağı tasarruf kalemi değildir.
Tüm gereksiz, şatafatlı harcamalarınızı durdurun.
Kaynakları doğru yere, yani emekçiye yönlendirin!

Biz işimizi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz.
Ama siz de emeğimizin karşılığını günü gününe, alnımızın teri kurumadan ödemek zorundasınız!
Aksi halde kaos üretirsiniz, iş barışını bozarsınız.
Biz emekçiler olmadan bu kenti yönetemezsiniz!

16. Gündür devam eden bu onurlu mücadelemiz somut bir ödeme planı sendikamıza sunuluncaya kadar mücadelemiz devam edecek.
10 Kasım 2025 tarihinde Pazartesi günü saat 12'de direnişimizin 17. Gününde Çiğli Belediyesi önünde direnmiz devam edecek.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur...

Nihat Filiz
Tüm Bel-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı

Tüm Yerel-Sen İzmir 2 Nolu Şube'nin açıklaması şu şekilde:

MEMURUN HAKKINI GASP EDENLERİN KARŞISINDAYIZ!

Bugün burada toplanmamızın nedeni, belediyelerde görev yapan memur arkadaşlarımızın aylardır ödenmeyen Sosyal Denge Tazminatları (SDT) ve yetkisi olmayan kişilere imza attırılması gibi hukuksuz uygulamalardır.

Bizler bu kurumların asli unsurlarıyız! Emeğimizin, alın terimizin karşılığı olan Sosyal Denge Tazminatı, kimsenin lütfu değil memurun hakkıdır!
Bu hakların ödenmemesi açıkça emek gaspıdır.

Dahası, Çiğli Belediyesi'nde imza yetkisi olmayan kişilere imza attırmak, sadece idari bir hatadan ibaret değildir; bu durum hukuka aykırı, sorumluluk doğuran bir fiildir.
Yetkisi olmayan kişilere belge imzalatmak, kurumsal düzeni bozmakla kalmaz, aynı zamanda kamu görevini suistimal anlamına gelir.

Biz Tüm Yerel Sen olarak, her zaman emekten, hukuktan ve adaletten yana olduk.
Bugün de aynı kararlılıkla diyoruz ki:
➡ Memurun hakkını yedirmeyiz!
➡ Emeğin üstünde hiçbir irade tanımayız!
➡ Yetkisi olmayan kişilerin yaptıkları her imzanın hesabını sorarız!

Belediye yönetimlerini uyarıyoruz:
Sorunları geçici çözümlerle değil, dürüstlük ve adaletle çözün.
Memurun hakkını ödemek zorundasınız, bunu yapmamak ne vicdana sığar ne de hukuka!

Biz buradayız, emeğimizin sonuna kadar arkasındayız.
Hak verilmez, alınır!
Ve biz o hakkı alıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz!

Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın emeğin onuru!

Tüm Yerel Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Murat Bekar