"Bir mor ve ötesi Müzikali: ARAF" müzikalinin galası yapıldı
BKM'nin hazırladığı, proje tasarımı ve yönetmenliğini Ömer Fırat Köker'in üstlendiği "Bir mor ve ötesi Müzikali: ARAF", Maximum Uniq Hall'de gerçekleştirilen gala ile sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Reha Özcan, Canan Ergüder, Beyti Engin, Baran Bölükbaşı ve Şifanur Gül'ün başrolünde yer aldığı müzikalde, "mor ve ötesi" müzik grubunun şarkıları, orkestra eşliğinde sahnelendi
Türkiye'deki müzikal örneklerine yeni bir soluk ve bakış açısı getirmeyi amaçlayan gösteri, izleyicileri bir zaman tünelinde yolculuğa çıkarmayı hedefliyor.
Shakespeare'in "Hamlet" eserinin, "mor ve ötesi" müzik grubunun şarklarıyla birleştiği müzikalde, Cem Güler, Yunus Emre Terzioğlu, Ece Yaşar, Ayşe Buse Özgel, Ayşegül Aslan Öcal, Bahar Elden, Bartu Ayaz, Beril Korkmaz, Ezgi Acıoğlu, İlteriş Berat Bakırhan, Yağmur Elif Seber ve Zeynep Çötelioğlu da rol aldı.
Ekip, gösterim öncesi basın mensuplarının karşısına çıkarak, müzikale ilişkin yöneltilen soruları yanıtladı.
Gala gecesine katılan "mor ve ötesi" grubunun solisti Harun Tekin, Hamlet'in böyle bir uyarlamasının Türkiye'de ilk olduğunu belirterek, "Sahnede biz yokuz, bizim şarkılarımız var. Birbirinden değerli oyuncular Hamlet’in klasikleşmiş metnini, bizim şarkılarımızla birlikte müzikal formunda hayata geçiriyor. Çok etkileyici bir koro var. Kendi şarkılarımızı böyle görmekten çok mutlu olduk. Dinleyicilerin de şaşıracağı şarkılar var müzikalde. Biz çok etkilendik. Umarım seyirciler de beğenir." diye konuştu.
"Muhteşem bir mücadele"
Oyuncu Reha Özcan, müzikalin içerisinde zamanın çok çabuk aktığını kaydederek, "Kostümü değiştirip zamanın içine giriyoruz ve diyalogları geliştiriyoruz. Bu anlamda biraz yorucu ama çok keyifli. Hamlet'i Araf haline getirip, 'mor ve ötesi' şarkıları söylüyoruz. Bu bir başkaldırı aslında. Tiyatral ve bütünsel anlamda tüm karşı duruşları seviyorum. Her şeyi parçalamayı da seviyorum. Bu anlamda mor ve ötesi şarkılarıyla bir zaman akışı çıkarmak benim için muhteşem bir mücadele. Çok çalışkan, sevgi dolu, yetenekli insanlarla bir aradayım. Her gün yeni bir şey öğreniyorum." dedi.
Canan Ergüder, en başından beri projenin içinde olduğunu söyleyerek, "Çok heyecan verici buldum fikri. Bence çok dahice bir fikirdi. Sahneye nasıl konulacak, kimler oynayacak? Uzun süren bir prosedür oldu. Sonucunda da muhteşem bir ekiple çalışma fırsatımız oldu. Çok eğlenceli, bambaşka aranjelerle seyircilerin karşısına çıkıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Baran Bölükbaşı, bir müzik tutkunu olarak, projede olduğu için çok şanslı ve mutlu hissettiğini belirterek, "Aynı zamanda böyle bir ekiple denk gelebilmenin de mutluluğu içerisindeyim. İlk sahnem ve tiyatrom. Müzik ve tiyatro gibi bu kadar 'benden' olan bir işin içinde olduğum için de şanslıyım." diye konuştu.
"Yaklaşık 4 ay çok büyük bir ekiple prova yaptık"
Beyti Engin de seyircilerden gelen tepkilerin genelde olumlu olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Hepimiz için mutlu edici bir şey çünkü çok fazla emek var. Yaklaşık 4 ay çok büyük bir ekiple prova yaptık. İçinde müziğin böyle yoğun olduğu bir oyunu, kalabalık bir ekiple sahneye çıkarmak bizim için hem muhteşem hem yorucu. Bu ekiple olmasaydı daha yorucu hale gelebilirdi. Bu yüzden bütün çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Onlar sayesinde bu hikayeyi rahatça anlatabiliyoruz."
Şifanur Gül ise gösterinin çok güzel geçtiğini, heyecanlı ve yorgun olduklarını aktararak, "Benim ilk oyunum. Her şey harika gidiyor. İyi ki yapmışım diyorum. Müthiş insanlarla çalışıyorum. O yüzden çok mutluyum." ifadelerini kullandı.
Uyarlamasını Ayça Seymen, Ömer Fırat Köker ve Seda Güney'in yaptığı müzikalin, müzik direktörlüğünü Kaan Arslan, sahne tasarımını Barış Dinçel, kostüm tasarımını Deniz Bilgili, ışık tasarımını İsmail Sağır, saç ve makyaj tasarımını Murat Polat, hareket tasarımı ve koreografiyi ise Utku Demirkaya üstleniyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.