Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi, 2020 Yılı Olağan İdari ve Mali Genel Kurul’da konuştu. KPMG raporunun Fikret Orman için fırsat olduğunu söyleyen Çebi, “Al raporu git savun kendini. Bu rapor olmasaydı ‘Fikret Orman paralar nerede’ diye bağırmayı sürdüreceklerdi” ifadelerini kullandı.
Beşiktaş Kulübü’nün Akatlar Spor Salonu’nda gerçekleşen 2020 Yılı Olağan İdari ve Mali Genel Kurulu’nda Başkan Ahmet Nur Çebi, Genel Kurul’a seslendi. Yorgun ve uykusuz olmasına karşın genel kuruldan enerji aldığını söyleyerek sözlerine başlayan Ahmet Nur Çebi, “Teşekkür ediyorum. Burada bulunan herkes, Beşiktaş’a hizmet etmek için 2 gününü harcadı. Eleştiren de eleştirmeyen de hepsi bizim dostumuz, kardeşimiz. Eleştiriler de kıymetlidir. Tatsız hadiseleri unutalım, burası Beşiktaş. Herkesin birbirine sarılması gerekiyor. Birazdan ibra olacak. İbra etmek istemeyenler olacak, buna da saygı duyacağız. Eleştirilerin doğru olanlarını dikkate aldım. Eleştirilerde 2 tane odaklandığım nokta var. Tamer Mert ve Aker Çıtak’ın konuşmaları var. Heyecanlı konuşuyorlar. Ama milleti gaza getirmek için elinizi masaya vurmayı bırakın. Gençsiniz, saygı duyuyorum. Burada elinizi vurarak kongreyi etkilemeyi bırakın. Bu 2 arkadaşımızın beraber hareket ettiği Hürser Tekinoktay var. Ben kendisini çok fazla görmedim. Ben seçim kazandım, karşımda 5 kişi bir araya gelmişlerdi. Herkes gelip tebrik etti, nasıl yardımcı olacağını sordu ama maalesef hoca gelmedi. Aklına gelenleri saydı gitti. Ama dün burada yoktu, bugün de burada yok? Hadi dün Fikret Orman’ı korumak için gelmedin, bugün bana sallayacaksan, 2 arkadaşının yanında sen de gel. Sabah akşam yaz babam yaz. Ben 2 kez covid geçirdim, 1 kez kolum kırıldı, bu işleri kolay sanıyorlar. Bundan sonra hocamızın buraya gelmesini istiyorum. ‘Rapor açıklanmayacak, ibra etmeyeceğiz’ diyorlardı. Raporu açıkladık başka bir şey buluyorlar. Adamın niyeti belli. Yaptığınız her şeyin önce sebebini sorun. Aker Çıtak’ı 3 kez kulübe davet ettim, gelmedi. Çünkü burada malzeme yapacak. Ama sizler buna müsaade etmeyeceksiniz. Ben ibra olurum olmam, ama sizler bu yolun yanış olduğunu öğreteceksiniz. Rapor açıklandı ‘Hiçbir şey yapamazlar’ dediler. Nerden biliyorsunuz yapmayacağımızı. Futbol A.Ş.’nin mali ve idari genel kurulunda ibra etmedik. Niye beklemişiz diye soruyorlar dava için. KPMG raporunu bekledik. Pandemi nedeniyle gecikti bu rapor. Bunu da kabul etmiyorlar çünkü niyet başka. Bu KPMG raporu, Beşiktaş için bir dönüm noktasıdır, hayırlı uğurlu olsun. Yanlış bir şey yapmadık. Biz bu raporu çıkaracağız diye söz verdik. Bu işin geriye dönüşü yok. Eğer biz bu raporda gerekenleri yapmazsak, suçumuzun çok ağır olacağını bilecek kadar kafamız çalışıyor” açıklamasını yaptı.

“Seni aklayacak rapor hazırladık. Al raporu, git savun kendini”
Futbol A.Ş.’de eski yönetim döneminde yönetim kurulu üyesi olmadığını ifade eden Ahmet Nur Çebi, “Ben geldiğimde yangın yeri olan mali işlerde görevlendirildim. Daha sonra futbolun başına geçmem istendi. Daha sonra da inşaat bitti, çatı bitti, ‘Dön Ahmet abi geri gel, icra kurulu başkanı ol’ denildi. Ne yapalım, Beşiktaş Başkanı emir vermiş. Beşiktaş Başkanı emir verdiyse yapacaksınız. Ben bir ordu komutanıysam, doğuda görev yapıyorsam, bana batıdakinin hesabını soramazsın. Benim bazı şeyleri görme imkanım yoktu. Eski başkanın zamanında tek imza vardı. Ben sadece 3 futbolcunun satışında yardımcı oldum, destek verdim. Cenk Tosun transferinde başkan Güney Afrika’daydı, diğeri Atınç Nukan, diğeri de Ersan Gülüm transferleriydi. Biz Şenol hocayla takımı ayakta tutmaya çalıştım. Ben zaten çıkan rapordan kaçmıyorum ki. Dolayısıyla bu raporda benimle ilgili ne varsa, ben bunu çekeceğim. Ama kulaklarını kapatıyorlar” dedi. Fikret Orman’ın dün yaptığı basın toplantısına da değinen Çebi, “Şimdi gelelim dün yapılan basın toplantısına. Helallik vermeyecekmiş. Ben senden helallik istemiyorum ki. Senin bana teşekkür etmen lazım. Millet ‘Fikret Orman paralar nerede’ derken, seni aklayacak bir rapor çıkardım. Al raporu git savun kendini. Bu bir şanstır sizin için. Biz bunu yapmasak, senelerce sana ‘Paralar nerede’ diyecekler. Eğer haklıysan kullan bu şansı. Bir de ‘Yabancı taraftarlar stada girerken neredeydiniz’ diyor. Herkesin bir görevi var. Ben taraftardan sorumlu yönetici olmadım. Dün genel kurulda bazı arkadaşlarımız ‘Paralar nerede diye biz sorduk’ dedi. Ben kimsenin altını oymadım. Gelelim Şafak kardeşimize. 3-4 tane konu var. Zaten muhataplar kendileri cevap verdiler. Emre Kocadağ söyledi. Eğer bu parayla ilgili varsa bir şey, git muhatabına sor, o sana söylesin dedi. Bu 2 milyon TL, ben bunları hukuk büromda benimle ortak olan arkadaşlarımın hakkı için alındı diyor. Sen biliyorsun, sana verdik. Dağılmış kendisi ama biz dağıtmadık. Toparla kendini. Bu memleketin evladıdır, bugün hata yapmıştır ama yarın belki iyi bir Beşiktaşlı olacaktır” diye konuştu.

“Tapuyu almadan parayı niye ödedin”
Önceki yönetimde icra kuruluna girdiğinde kulübün gündem maddelerinin değiştiğini söyleyen Çebi, “Ben en son icra kuruluna girdiğimde gündemdeki konuları görseniz gülerdiniz. Şu personele ihtiyaç var, buna ihtiyaç var. Statla ilgili hiçbir konu gelmedi. İcra kurulunda alınan dairelerle ilgili barter çekleri vardı. Bugünkü CEO, o dönemde CFO’ydu. O dönemde bu işleri yapan ise CEO’ydu. Barter çekleri batak, bunlarla gidip bir şeyler alalım diyorum. Ama ben sana ‘Tapusunu almadığın yere milyonlarca TL öde’ mi dedim. Onu da ben mi takip edeceğim. Tapuyu almadan parayı niye ödedin? Bununla ilgili dava da açıldı. Bazı şeyler zamanı geldiğinde sizlere arz edilir. Biraz sabır gösterin. Şafak Bey’i mahkemeye verdiğim bir çatı faturası iftira davası vardı. Fatura Fikret Orman imzalı, Gökhan Sarı imzalı. Ama bunu söylemeye hiç gerek kalmamış. ‘Ben bunların olmadığını çok iyi biliyorum ama canı yansın da, benim çektiklerimi anlasın’ dedi. Burası Beşiktaş Kulübü. Mahalle arasında kahvehanede oturmuyoruz. Burada itiraf ettin bunu. Mahkeme ‘Sen başkansın, böyle şeyler konuşulabilir aleyhinde’ diyor. Bunu da sosyal medyada kazanmış gibi yayınladı. Benim, Beşiktaş’ın haklarını korumak gibi bir yükümlülüğüm var. Beni bu görevden kimse alamayacak” ifadelerini kullandı.

“Senin benden helallik alman gerekiyor”
Pandemi nedeniyle 2 senedir genel kurul yapamadıklarını ancak bundan sonra takvime göre hareket etmeyi umduklarını söyleyen Çebi, “Benim kapım hocaya da, Aker beye de açık. Lütfen çağırdığımız zaman gelin. Beşiktaş’ın geleceğiyle ilgili konuşmamız gerekirken, bu konular maalesef kaynadı gitti. İyi olmadı ama bir yerde de iyi oldu. Herkes eteğindeki taşı döktü. Biz Aker Bey ve Tamer Bey’in söylediklerini koruyalım. Şafak Bey de kendini toparlasın. Fikret Bey’e de mesajım var, seninle benim aramda helallik bir konu yok. Sen benden helallik almalısın ama Beşiktaş başkanlığından sonra. Bana neler yaptığını burada anlatmayacağım. Artan kurlar, düşen gelirler gibi konularda Beşiktaş’ın ayakta kalabilmesini sağlamamız için, camia elini cebine atacak. Kimisi tişört alacak, atkı alacak. Birinin getirdiği para da önemli, Yalçın abinin ‘Bu hesaplarda problem var’ demesi de önemli” diyerek devam etti” dedi.

“Biz kovan adam olduk, başkan işe alan adam oldu”
Otopark konusunda kiraya önceki dönemde hiç zam yapılmadığını söyleyen Ahmet Nur Çebi, “Bu kira niye dolar bazında düşmüş biliyor musunuz, kira 3 sene artırılmamış. 3 sene sen oturduğun koltukta kirayı artırmazsan, bugün çırak çıkarsın. Bana icra kuruluna getirdikleri zaman, müthiş bir icra kurulu vardı. Konular geliyor ‘İşten adam çıkar’ diyorlar, arka kapıdan içeri alıyorlar. Biz kovan adamız, başkan işe alan adam. Biz yedik bunları. Bu konu görüşülürken ‘Şafak Bey, bu inşaat yapılıyor burada, dükkanların hangisinin kaç tane arabaya ihtiyacı olduğunu bilmiyoruz. Otoparkçıya burayı kiraya veriyoruz, yarın dükkan sahipleri sıkıntı yapmasın’ dedik. ‘Onlar bizim kardeşimiz ne dersek onu yaparlar’ diyor. ‘O zaman sözleşme yapmayalım, bağış usulü çalışalım’ diyorum, ‘tamam’ diyor. Aradan zaman geçiyor 15 yıllık sözleşme imzalanmış. Bu nedir dediğimiz zaman ‘Benim başkanım Fikret başkandır’ diyor. Sonra da kapıyı vurup çıkıyor” diyerek otopark sürecinden bahsetti.

“2 ayağımızı 1 pabuca sokacağız ama çıkış burada”
Geçtiğimiz sezon Bandırma’dan gelen basketbolcuların çok başarılı olduğunu söyleyen Çebi, “Bir tanesini ABD’ye verdik, birini Fenerbahçe’ye, birini Galatasaray’a verdik. Basketbol takımı para kazanıyor, para. Geldiğimiz günden bugüne 1 tane futbolcumuza talip çıkmaz mı ya. Satmadıklarımız var, gençlerimizle yola devam edeceğiz. Ama işe yaramayanlarla olmuyor. Sergen Hoca bize kupaları getirdi, bizim çocuğumuzdur, gurur duyduk. Şimdi Önder hoca var. Ama şimdi bir siyaset yapacağız. Seneye gelir yok ki. Mecburen 2 ayağımızı 1 pabuca sokacağız ama çıkış burada. Mali sorunları çözmeye başlayan bir durum olacak” dedi. Hakemlerle ilgili de konuşan Çebi, “Hakemlerle ilgili Beşiktaşlının canı yanıyor. Tam konuşuyorsunuz, Galatasaraylı ağlamaya başlıyor, adamların yanında susuyorsunuz. Trabzonspor da başladı ağlamaya. Bu arada benim memleketim Trabzon, Trabzon’u çok seviyorum ama Beşiktaş’ı daha çok seviyorum. Buraya gelen herkes bana ne kadar kızsa da, hepsine buraya geldiği için teşekkür ediyorum. Burada saatlerdir oturuyorsunuz. Biz geldiğimizden bu yana paraya ne kasa girdi, ne çıktı. Çok tesadüf, 1.5 milyar TL girmiş, 15 milyar TL çıkmış. Gelir ve giderleri eşit tutacağız dedik, yaptık. Bu takım geçen sene küme düşer dediler, şampiyon yaptık. Şimdi sen niye benim ibra olmamı istemiyorsun? Ben ne yaptım sana? Bu arada pandemide 120 milyon TL seyirci, 80 milyon TL de perakendeden kaybımız vardı. Bunlar da olsaydı 200 milyon TL kar olacaktı. Süleyman Seba’dan sonra bir ilk olacaktı ve bu da bana nasip olacaktı” diyerek sürdürdü.

“Oğuz Çarmıklı ve Fikret Orman tahkim kurulu oluşturmuş”
Fulya konusunda sözlerini sürdürmek için yeniden kürsüye gelen Ahmet Nur Çebi, “Bir Fulya sardılar gidiyorlar. Bu kulübü bugüne kadar tek imzayla temsil eden başkanlar vardı. Başkanın aile avukatı, kulübün avukatıyla beraber, Oğuz Çarmıklı ve Fikret Orman’ın telefonda konuşulmasıyla tahkim kurulu oluşturulmuştur. Fulya neden raporda yok? İnşaat sözleşmesi 2008’de yapılmıştır. Biz 10 yıllık dedik. Dava kaybedildi ama dava kazanıldı da. Bir kısmında Beşiktaş haklı görüldü, bir kısmında karşı taraf haklı görüldü. Tahkim kısa sürede bu işi yapacağı için böyle bir karar alındı. Tahkim diyor ki, Aşçıoğlu’yla yapılan sözleşme ticaridir ve açtığınız davada karşı tarafın hataları bu kadardır, sizin hatalarınız da bu kadardır. Yüzde 67’ye 33 yapılan anlaşmadan kaynaklandığı için 95 milyon Dolar kaybedildiğini söyledim. Beşiktaş’a bunun arsa payı olarak verildiğini ama bunun binalara yansımadığını söyledim. Birileri o dönemde bu numarayı yapmış. Ben elimden geleni yapıyorum. 95 milyon Dolar, sözleşmenin karşılığı olarak gözükmese dahi, sözleşmenin arka sayfalarında ‘Bu durum aslında 48’e 52’dir’ diyor. Hakim de diyor ki, sen arsa payında bunu almışsın ama bina dağılımında durum budur. Mahkemede yapılan destekler var. Samimi söylüyorum çok teşekkür ediyorum yaptıklarınız için. Bununla ilgili inanın yılbaşından sonra ilk divan kurulunda açıklayacağım. Yıldırım Demirören’in verdiği zararların karşılanacağından da emin olun. Ben buradayım, kağıt bende” diyerek sözlerini tamamladı. Çebi’nin konuşmalarının tamamlanmasının ardından 2020 yılı yönetimi, genel kurul tarafından oy çokluğuyla ibra edildi. İbra oylamasının ardından Çebi, “Bu saate kadar beklediniz hakkınızı helal edin. İbra etmeyen arkadaşlarımın da söylediklerini dikkate alacaklarımı bilin. Mayıs ayındaki seçimde görüşeceğiz. Hayırlı uğurlu olsun” açıklamasını yaptı.