15 Temmuz darbe girişiminde, Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 sanık hakkında verilen hükmün gerekçesi açıklandı
15 Temmuz darbe girişiminde, Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 sanık hakkında verilen hükmün gerekçesi açıklandı
15 Temmuz darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullanılan Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 sanık hakkında verilen hükmün gerekçesi açıklandı.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan gerekçeli karar, davanın taraflarına tebliğ edildi.
Kararın "FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün sivil yöneticilerinin eylemleri" başlıklı bölümünde, örgütün Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) mahrem askeri yapılanmasındaki yönetici ve örgüt üyelerinden sorumlu ve genel örgüt yöneticisi olan sanıklar Harun Biniş, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Adil Öksüz'ün, suç tarihi öncesinde darbe teşebbüsünün planlanması, teşebbüse katılacak TSK mahrem askeri yapılanması içindeki örgüt yönetici ve üyelerinin belirlenmesi ve görevlerinin saptanmasını sağladıkları vurgulandı.
Sivil yöneticilerin, darbe teşebbüsü sırasında askerle birlikte örgüt mensubu tüm sanıkların eylemlerini, teşebbüsün komuta karargahı olarak önceden belirlenen Akıncı 4. Ana Jet Üssü'nden anlık inisiyatif kullanarak verdikleri emir ve talimatlarla yönettikleri belirtilen gerekçede, darbe teşebbüsü sırasında iletişim araçlarıyla ABD'de bulunan örgüt elebaşı Fetullah Gülen ve yanındaki yöneticilerle anlık irtibat kurup, örgüt liderini bilgilendirip, aldıkları emir ve talimatları, üste bulunanlara ilettikleri kaydedildi.
Gerekçeli kararda, sivil imamların, iç içe giren örgüt hiyerarşisi içerisinde askeri emir komuta silsilesiyle, emir ve talimatların Ankara ve diğer illerde darbeye katılan askeri birliklere ulaşmasını sağladıkları belirtildi.
'Milli olmayan, gayri meşru bir iktidar oluşturmayı amaçladılar'
Sivil yöneticilerden Hakan Çiçek'in diğer yönetici sanıklarla elebaşı Gülen arasında irtibatı sağladığı, diğer darbe yöneticileriyle birlikte Akıncı, diğer hava üsleri ve askeri birliklerden savaş uçakları ve helikopterlerini darbe için yönlendirdikleri ifade edilen gerekçeli kararda, şu değerlendirmede bulunuldu:
"Çekinmeden kendi devleti ve halkına karşı kanuna, ahlaka, adaba, evrensel hukuk kurallarına aykırı şekilde savaş uçakları ve helikopterleri kaldırıp TBMM'yi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki köprülü kavşağı, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü binasını, Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığını, Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığını, Gölbaşı ilçesinde bulunan TURKSAT tesislerini bombalattıkları, helikopter ile Milli İstihbarat Teşkilatını taradıkları, TRT'de yasadışı bildiri okuttukları, Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinden yasa dışı bildiri yayınladıkları ve silahlı kuvvetlerin haberleşme sistemleri üzerinde yasa dışı atama ve görevden alma işlemleri gerçekleştirdikleri belirlenmiştir.
İstanbul'da Boğaziçi köprüsünü kontrol altına aldıkları, sivil ve üst düzey komutanlardan oluşan 23 kişiyi zorla alıkoydukları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast girişiminde bulundukları, darbeyi engellemeye çalışan sivil vatandaşlara örgüt üyelerinin ordunun gelişmiş silahlarıyla ateş ettikleri, darbeye teşebbüs faaliyetinin sonunda ise 4'ü asker, 63'ü polis olmak üzere 250 vatandaşımızı öldürerek şehit ettikleri, 23'ü asker, 154'ü polis olmak üzere 2 bin 735 vatandaşımızı da yaraladıkları, kamu binaları ve sivil şahıslara ait ev, işyeri, araç, bina, yol ve tesislerde çok büyük maddi zarar oluşturdukları ve üzerlerine atılı dava konusu tüm suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli kesin ve inandırıcı deliller bulunmuştur."
Sanıkların, FETÖ'nün kuruluşundan beri amaçladığı anayasal düzeni değiştirme hedefi doğrultusunda hareket ettiği belirtilen gerekçede, FETÖ'nün anayasal düzeni değiştirerek örgüt ideolojisine uygun, sözde cemaat zümresine dayanan, milli olmayan, gayri meşru bir iktidar oluşturmayı amaçladığı vurgulandı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.