İzmir’de hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Kavak ailesinin hayatını 10 yaşındaki kızları değiştirdi.
İzmir’in Ödemiş ilçesinden ailecek hayvancılık yapan Kavak ailesinin 10 yaşındaki kızları Sümeyra, internette gezerken, bir anda çok heyecanlandığı bir videoya denk geldi. Çocukluğunda beri hayvanların içinde büyüyen ve ailesi gibi üretime ilgisi olan 10 yaşındaki küçük Sümeyra, internette denk geldiği maralfalfa bitkisinin videolarını izleyince, “Bizim çiftliğimize bu lazım” dedi ve ailesini harekete geçirdi. Sümeyra’nın fikrinin üzerine maralfalfa üretimine başlayan Kavak ailesi, 1 yılın sonunda aldıkları sonuca inanamadı.

Maralfalfa yem bitkisinin ilk dikimini ilkbaharda gerçekleştiren Kavak ailesi, ilk seferde 1 dönümde 70 ton hasat yaparak adeta bir rekor kırdı. Aynı zamanda kimyasal gübre ya da ilaç kullanımı gerektirmeyen ve sulamada da tasarruf sağlayan kaba yem bitkisinin üretimine başlamaktan memnun olduklarını dile getiren çiftçi Ali Kavak, “Kızım bana maralfalfa ile ilgili videoları izlettiğinde öncelerde biraz kararsız kalmıştım ama sonra iyi bir araştırma yapıp, dikmeye karar verdim. Nisan ayında diktik, bugün ilk hasadımızı yaptık ve çok memnunuz” dedi.

Kavak ailesinin 10 yaşındaki kızları Sümeyra ise hayvanları çok sevdiğini söyleyerek, “Ben hayvanların sağlığı ve katkısı için bu bitkiyi diktirdim babama, çok memnunum. Hayvanlar maralfalfayı çok güzel yiyorlar. Benim düşüncem hayvanlar her zaman maralfalfa yemeli” diye konuştu.

Çiftçi ve çevre dostu
Türkiye’de hayvan yemi üzerine 30 yılı aşkın çalışmalar yapan ve Uzak Asya’da ‘dev kral otu’ olarak bilinen maralfalfayı ülkeye getiren Turhan Kendirli de çiftçi ve çevre dostu olan yemin keşif hikayesini ve diğer yem bitkilerinden farkını, “Filipinler ve Endonezya seyahatinde böyle devasa bir bitki ile karşılaştım. Hayvan yemi olarak kullandıklarını gördüm ve üzerinde çalışarak, ülkemize getirmeye karar verdim. Uzak Asya’da ıslahtan önceki ham hali ‘dev kral otu’ olarak da bilinen bitkinin, bilim insanları tarafından bir kaç kere ıslah edilerek ortaya çıkardıkları maralfalfanın ülkemize uygun olduğunu gözlemledim. Maralfalfa, Anadolu’nun bütün coğrafyasında yetişebilir. İç Anadolu’da yaz aylarında, sıcak olduğu zamanda tek hasatlık yetişme olabilir. Ege’ye yaklaştığımızda hasat sayısı ikiye çıkabilir. Hava sıcaklığına göre Ödemiş, Adana, Tire ve Antalya gibi bölgelerde 3 ve üzeri hasat yapılabilir. İlk hasatta 70-80 ton olmakla beraber, ikinci hasatta 100 ve üzeri silaj temini yapılabilir. Türkiye’nin birçok bölgesinde 2 yıldır kullanılan bu yem bitkisinden üretici de oldukça memnun. Bugün ise burada ilk defa bu kadar büyük bir arazide dikim gerçekleştirildi. İlk defa bin metrekarelik bir silaj hasadı yapıldı ve bu bin metrekarelik silaj, ilk hasat olmasına rağmen 70 ton bandında ürün verdi. Bu hem çevre hem de çiftçimiz için çok avantajlı bir kazanım” diye anlattı.
Maralfalfa kaba hayvan yem bitkisinin, diğer yem bitkilerinden ayrılan özelliklerini de anlatan Kendirli, “Bu bitkimiz, 20’de 1 oranında toprağı size hediye eder. Çiftçilerimiz, başka ürünlerde 20 bin metrekareden alacağı sonucu, bu üründe bin metrekareden alabilir. Bu da kendisine 17 dönümü hibe eder. Aynı zamanda doğada suyu tüketmeye ve ilaçlı gübrelerle toprakları yok etmeye de engel oluyor. Doğal şartlarda, hayvan gübresiyle yetişen bir bitki. Enerjisi 3 bin 700, protein değeri 18 olan bir bitki. Kendi başına herhangi bir fabrika yemi kullanmadan bir hayvancının yem tedariğini sağlayabilen avantajlı bir ürün” dedi.